20/03/2020 | Yazar: Kaos GL

Türkiye’de yaşayan LGBTİ+ mültecilerin katkılarıyla “Gökkuşağı Sınır Tanımaz” temalı özel bir sayı yayımlayan Kaos GL Dergi’de Mika, Bahri, Medrik ve Dayan anlatıyor.

“Umuyorum spor Türkiye’de yaşadığımız tüm zorluklara rağmen moralimizi yükseltecek” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Türkiye’de yaşayan LGBTİ+ mültecilerin katkılarıyla “Gökkuşağı Sınır Tanımaz” temalı özel bir sayı yayımlayan Kaos GL Dergi’de Mika, Bahri, Medrik ve Dayan sporculuk deneyimlerini anlatıyor.

Türkiye ve İran’daki sporculuk deneyimlerinizden biraz bahsetmek ister misiniz?

Mika: Merhaba, daha önce basketbol oynuyordum. İran’da insanlar beni Mika diye bilir.

Basketbol oynamaya ortaokuldayken başladım. Profesyonel olarak basketbol oynamaya ise meslek okulundayken başladım ve X adlı kendi şehrimin takımına girmeyi başardım. Açıkça söylemek gerekirse mali olarak bir antrenörü ve profesyonel olarak oynamayı karşılayacak gücüm yoktu dolayısıyla ben de basketbolu kendi kendime öğrenmeye karar verdim. Ortaokuldan sonra dört yıl oynadım. Bir gün kent parkında antrenman yaparken beni alandaki en iyi antrenörlerden biriyle tanıştıran bir adamla tanıştım ve X kulübüne girmeyi başardım ama daha önce dediğim gibi mali gücüm kulübü karşılayamaya yetmezdi ve beni destekleyecek kimse de yoktu.

Cinsel yönelimim nedeniyle ailem beni desteklemiyordu. Bu nedenle istediğim gibi işimi yapamadım. Antrenörle çalışan ve kulübe girmeyi başaran bazı insanlar olsa da ben bunu kendi kendime yapabildim ve iyi oynadım, antrenörler beni kabul etti. Öncesinde yüzücüydüm ama karşılaştığım sorunlar nedeniyle bırakmıştım ve bu nedenle bu konuya dair pek konuşmak istemiyorum. Hayallerimi gerçekleştirmek için İran’ı terk ettim, en azından sevdiğim sporlarla ilgili hayallerimi.

Şimdi Türkiye’de bir takım oluşturmak için diğer mültecilerle bir araya geliyoruz, top almak için para topladık. Bize oynamamız için bir saha verildi. Umuyorum spor Türkiye’de yaşadığımız tüm zorluklara rağmen moralimizi yükseltecek. Umuyorum hayallerini gerçekleştirmek isteyen herkes başarılı olur ve ne istiyorlarsa ona kavuşurlar.

Bahri: Ben Bahri, 28 yaşındayım ve 2000 yılından beri kadınlar basketbol kulübünde oynuyordum. Saçım kısa olduğu için ve erkeksi görünümüm nedeniyle sorunlarla karşılaştım. 2006’da X Kulübündeyken X Süper Ligi’ne girdim. En iyi kadın gardlardan biriydim ve saçlarım kısmen beyazdı. 1989 doğumluyum, erkeksi görünen ve ruhu bedeniyle uyumlu olmayan ve aslında bir ruhta iki beden taşıyan birinin karşılaşacağı sorunlara dair pek bilgi sahibi değildim. Beni trans birey olarak kabul etmedikleri için -ki benim için bu bir onurdur- basketboldan atıldım. Sonrasında bir arkadaşım kadınlar rugbysinde oynamaya başlamama yardımcı oldu.

Kore Turnuvası’na katıldım, ayrıca Laos’ta Singapur’da ve Puna’da oynadım, en iyi transitler ve scrapler arasındaydım. İranlı antrenörümün kocası, bana karşı çok insafsızdı ve trans geçiş ameliyatı olduğumu öğrendi. O günlerde mastektomi ile memelerim alınmıştı ama sporu sevdiğim için memelerimi göstermek için içine çorap soktuğum bir bluz giyerdim. Bu nedenle kulüpten atıldım ve kadın kulüplerine gitmekten ve kadın stili ile oynamaktan mahrum edilmiş bir şekilde ismim kara listeye alındı. Ne yazık ki kendimi spordan uzaklaştırdım. Daha sonrasında ameliyatım için para biriktirmem gerektiğinden İran’da çalışmak zorunda kaldım.

Buraya geldim ama yine maddi destek, koşu giysilerim ve hatta bir top olmadığı için bir sahaya gidip futbol ya da basketbol oynayamadık.

Türkiye’ye ilk geldiğimde KAOS GL futbol oynamamız için bir saha sağlayarak bize bir iyilik yaptı. O maçta hakem gey biriydi: Halil İbrahim Dinçdağ. Bizim için harikaydı ve mükemmel zaman geçirdik. Orada oynadık. Sadece o gün bütün acılarımız yok oldu. Beni duyan herkese ve bizim gibi insanlara şunu söylemek istiyorum: biz sporu gerçekten seviyoruz, spor bizim hem bedenlerimiz hem de ruhlarımız ve her şey için iyi, yani spor bizim bedensel gücümüzü göstermemiz için bir avantaj. Ve hepinize teşekkür etmek istiyorum, KAOS GL’den arkadaşlarıma. Umarım sesim yardımcı olabilecek, LGBTİ’ler olarak bize iyilikleri dokunabilecek ilgili kişilere ulaşır.

Bence LGBTİ’ler olarak hepimiz, bedenlerimizi rahatlatmak için basit bir donanımla bir parkta en sevdiğimiz sporu yapabiliriz. Fakat biz burada yaşıyoruz ve bu koşullar altındayken beslenmememiz yeterli değil, gerekli vitaminleri de alamıyoruz. Bizler burada birkaç LGBTİ para toplayıp bir araya geldiğimizde basketbol oynamak için top aldık. Umarım diğerleri de birbirlerine destek olur ve mükemmel bir gün geçirebilirler.

umuyorum-spor-turkiye-de-yasadigimiz-tum-zorluklara-ragmen-moralimizi-yukseltecek-1

Medrik: Ben Medrik, 26 yaşındayım ve İranlıyım. Benim asıl sporum ya da sanatım dans. İran’da bazı sorunlarla karşılaştım, bu nedenle bir parkta çalıştım. Aslında çalıştığım parkta polisle defalarca karşı karşıya geldim ve polis tarafından dövüldüm. Dans etmek için bir yer kiraladık ama ne yazık ki “fuhuşa için yer temin etme” adı altında hakkımızda soruşturma açıldı. Bizi soruşturmak ve hapse atmak için hakkımızda yalandan bir dava açtılar. Bu benim sanatım ve Türkiye’ye bunun için geldim. Buna rağmen, sanatımı sürdürmeye çalıştım. Kulüplere ve İstanbul’daki benzer yerlere gittim, beni maddi olarak destekleyen biri olmadığı için kulüplerde iş bulmak zorunda kaldım ve bazı yerlerde sanatımı icra etmeme izin verdiler. Neyse ki, dans edebildim.

Bir kulüp için çalışan bir dansçıysanız ya da sanatçıysanız, özellikle de gey kulüplere gittiğinizde, bütün personelin gözü sizde olur, sizi arzularlar ve istedikleri için de orada çalışmanıza izin verirler. Eğer karnını doyurmak için para kazanmak istiyorsan onların iltimasını kazanmak zorundasın ki senden hoşlansın, seni istesinler. Neyse ki ben harcamalarımı bu şekilde karşılamaya çalıştım ama yine de sorunlar yaşadım. En büyük sorunum şuydu: kulüpteki patronlar daha fazla iş yapmamı istediler ve ben de isteklerini yerine getiremedim ve hem işten hem de İstanbul’dan ayrılmaya zorlandım. İstanbul’dan ayrılıp İstanbul’a yakın kendi kentime gitmek zorunda bırakıldım. Orada (kendi kentimde) herkes bir gey kulüpte dansçı olduğumu biliyordu ve bu nedenle her mekanda bir ay çalıştıktan sonra hikayemi öğrenmiş oluyorlar ve beni işten kovuyorlardı. Bir keresinde ev arkadaşlarımdan biri, istemediğim bir şeyi yaptırmak istediği için beni dövdü ve burnumu kırdı. Bir keresinde de Türk adamlarla kavga ettim. Bunların hepsini polise bildirdim ama ciddiye almadılar ve yaşadığım uydu kenti değiştirmek için başvurdum. 

Bugün başka bir şehirdeyim. Arkadaşlarla basketbol oynamak ve altı ya da yedi aydan sonra bir gün eğlenmek benim için harika. Birlikte güzel zaman geçirebiliyoruz. En sevdiğim spor olmasa da en azından eğleniyoruz. Teşekkür ederim.

Dayan: Merhaba, ben Dayan. Trans erkeğim. Yüzmeye ilkokulda başladım ve devam ettim. Ulusal turnuvalara katıldım ve ödüller aldım ama bir süre sonra sorunlar nedeniyle kadınlarla birlikte idman yapamaz ve hatta görünümüm değiştiği için kadınların yakınında bile duramaz oldum.

Kısa saç stiline sahiptim ve bu nedenle sürekli hakkımda şikayetçi olunuyordu. Daha sonra dalış takımına girdim ve İtalya’dan iki yıldızlı dalış sertifikası almayı başardım ancak bu sertifikayı kendi ülkemde hiç kullanamadım ve asla profesyonel olarak çalışamadım. Sorunlarımı burada anlatmama imkân verdiğiniz için teşekkür ederim ve umarım sesim duyulur. Arkadaşlarıma içten teşekkürler.

Türkiye’ye geldiğimden bu yana sporla daha ilgiliyim ve başıma iyi şeylerin geleceği yönünde beklentim var, operasyonları rahatlıkla geçirebilirim ve diğerleri gibi sporumu profesyonel olarak yapabilirim ve kendi kariyerimi ilerletebilirim.

“Gökkuşağı Sınır Tanımaz” özel sayısına ArapçaFarsça ve İngilizce burada yer alan linklerden erişebilirsiniz. 


Etiketler: insan hakları, mülteci, spor
nefret