15/01/2020 | Yazar: Ali Erol

Ocak’ın ikinci haftasından homofobik nefret “köşe”lerini DikGazete, Yurt ve Habervakti yazarlarından seçtik…

“Amaç ahlâksızlığın ve sapıklığın yaygınlaştırılması” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Homofobik nefret söylemiyle bendini aşıp “köşe”lerine sığmayan gazete yazılarını sizler için okumaya devam ediyoruz.

Ocak ayının ikinci haftasından cinsiyetçi ve homofobik nefret “köşe”lerini DikGazete, Yurt ve Habervakti yazarlarından seçtik.

DikGazete, Yağmur Mirzayeva: “2000 nesli neden bu derece eşcinsel”

DikGazete’den Yağmur Mirzayeva, “Hocalarımız artık değiştirsinler gündemlerini!” başlıklı “köşe” yazısına, “Devlet erkânı İstanbul sözleşmesini iptal edip, bu sisteme tevbe etmezse Vallahi bu iyi günlerimiz.” uyarısıyla başlıyor.

DikGazete yazarı, “siyonist-yahudi” den “deprem”e bağladığı “köşe” yazısında, araya “eşcinsel”i katmadan ırkçı nefret komplosu eksik kalır kuralını tabii ki ihmal etmiyor: “Mamalardaki soya sebebiyle, kız bebeklerin östrojen seviyesinin adet gören kadınla aynı olduğunu; erkek bebeklerin östrojen seviyesinin kadınlarla aynı seviyeye ulaştığını ve dolayısıyla 2000 neslinin neden bu derece eşcinsel olduğunu…”

“Parkinson, antidepresan ve bir çok ilacın yan etki olarak "kişilik bozukluğu"na sebep olduğunu ve haliyle bir insanın çok kolay eşcinsel, zinakâr, isyan eden bir tipe dönüşebileceğini… Yeni neslin 43 taneden 1 tanesi otizmli, 3 taneden 1'i hiperaktif, yarıdan fazlası eşcinsel..”

DikGazete yazarı Yağmur Mirzayeva’nın, “Erkeklerin bir çoğu “LGBT” denilen akıma kapıldı” gibi komplo kolajlarıyla harmanladığı “köşe” yazılarında ırkçı, cinsiyetçi ve homofobik nefret nakaratlarını sistematik hale getirdiği anlaşılıyor.

Yurt, Ahmet Akgül: “Amaç ahlâksızlığın ve sapıklığın yaygınlaştırılması”

Yurt gazetesinden Ahmet Akgül, “IMF’nin Dolaylı Kıskacı ve Michael Rubin’in Şantajı” başlıklı “köşe” yazısında, kırk kere “siyonist yahudi” saydırırken tabii ki bekleneceği gibi “LGBT”yi de o sıraya eklemeyi ihmal etmiyor: “Ankara’daki ABD Büyükelçiliğine asılan LGBT armasındaki yeşil rengin ABD bayrağı ile yan yana gelmesi ise Octopus Arms çatısı altındaki yeşil renk ile temsil edilen gladyo departmanının harekete geçeceği anlamını taşımaktaydı.”

Kendisini “siyasetbilimci & düşünür” olarak tanıtan Yurt gazetesi “köşe” yazarı, geçerken kendi “ahlak”ını da tasvir ediyor: “Ankara’daki ABD Büyükelçiliği duvarına LGBT yazılı pankartın asılmasının sebebinin “Orlando katliamının yıldönümü” olduğu açıklanmıştı. Ama bu bir kamuflajdı. Böylesi saldırılar ve katliamlar elbette insanlık dışıydı. Ama maalesef bunlar sadece bir istismar aracıydı, amaç her türlü ahlâksızlığın ve sapıklığın yaygınlaştırılmasıydı. Bu katliam, Terör Örgütü IŞİD tarafından üstlenilse de, aslında saldırıyı gerçekleştiren şahsın, dünya çapında faaliyet gösteren ABD’li bir özel güvenlik şirketinin mensubu olduğu ortaya çıkmıştı. Yani bu katliamı CIA ve MOSSAD yaptırmıştı!” 

Habervakti, Mehmet Emin Sofuoğlu: “Batı tarafından organize edilen lgbt, feministler…”

Habervakti.com sitesinden Mehmet Emin Sofuoğlu, “Başaramayacaklar” başlıklı “köşe” yazısında, “Dünyada Türkiye'den başka uluslararası hukuka bağlı bir ülke kalmadı.” diyor. Gerisini de tarif ediyor: “Her devlet, çıkarlarına göre at koşturuyor. Çünkü, Türkiye, büyük devlet nasıl olur, onu gösteriyor.. Türkiye hariç, hepsi vahşi kabile devletleri?!” 

“Dışarıda büyük bir mücadeleye hazırlanıyoruz.” diyen Habervakti.com “köşe” yazarının cümlesinin devamını tahmin etmek zor olmuyor: “Her zamanki gibi içeriyi karıştırmak istiyorlar. Asla prim vermeyin!”

Salla gitsin “köşe” dolsun söylemi ile “iç düşman” saymaya başlayan Habervakti.com yazarı, “içeri”yi listelerken “lgbt”yi de unutmuyor: “Artık en büyük kozları, dağdaki teröristler değil, batı tarafından organize edilen lgbt, feministler ve bazı kadın platformları! Sokakları karıştırmak için emir aldılar..”

Not: Bu haberde, alıntıların yazım hatalarına dokunulmuyor; olduğu gibi alınıyor.


Etiketler: insan hakları, medya, nefret suçları
2024