10/03/2022 | Yazar: Aras Güngör
Çankaya Belediyesi’nin Eşitlik ve Farkındalık Ayı programı kapsamında “HPV’nin Farkında Mıyız?” söyleşisi 17 Mayıs Derneği’nden Anjelik Kelavgil ve Dr. Filiz Ak’ın konuşmalarıyla gerçekleşti.
Çankaya Belediyesi’nin Eşitlik ve Farkındalık Ayı programı kapsamında “HPV’nin Farkında Mıyız?” söyleşisi bugün (10 Mart) gerçekleşti.
Etkinliğin açılışını Çankaya Belediyesi Kadın ve Aile Müdürlüğü Eşitlik Biriminden Gülen Uzun yaptı. 17 Mayıs Derneği’nden Anjelik Kelavgil’in aktarımından sonra, Dr.Filiz Ak’ın sunumu gerçekleşti. Etkinliğe Cumhuriyet Halk Partisi Çankaya İlçe Kadın Kolları Başkanı Nimet Özkan da katıldı.
Etkinliğin başında Anjelik Kelavgil, son 1 yıl içerisinde yapılan HPV’ye dair aktivizm ve kampanyaları aktardı. Anjelik aktarımında HPV’ye dair örgütlerin neler yaptığını, meclisteki kanun teklifleri ve soru önergeleri ile konuya dair en son Eczacılar Odası’nın taleplerini aktardığı belirtti. Kelavgil, HPV’ye dair çalışmaların kadın ve LGBTİ+ cinselliği ile feminizmi de beraberinde getirmesi ile iktidar tarafından karşı duruşların olduğu vurgulandı. Ardından Dr. Filiz Ak’ın sunumuna geçildi.
Sunumunda HPV’nin ne olduğu, vücuda nasıl girdiği ve nasıl bir başkasına aktarıldığını, vücutta nasıl belirtiler olabileceğini, HPV’nin en çok neleri çağrıştırdığını değinen Ak, dünyada en sık bulaşan enfeksiyon olan HPV’nin çoğu zaman semptom göstermeyebileceğinin de altına çizerek taramanın önemini vurguladı. HPV’nin son 30 yılda bir epidemi haline geldiği, kadınlarda artan rahim ağzı kanseri ile erkeklerde de yutak kanserinin arttığı ve çeşitli virüs tiplerinin çeşitli kanserlere yol açabileceği aktarıldı.
Tarama ve aşı programları lezbiyen ve bi+ kadınlar, erkekler ve LGBTİ+’lar açısından kapsayıcı mı?
Türkiye’deki tarama programlarının sadece cis-hetero kadınlar üzerinden kurgulandığının altını çizen Dr. Ak, HPV’yi kapsayıcı anlatarak koruma yöntemlerini de bilmek/aktarmak gerektiğini, özellikle HIV+ olan ve erkeklerle seks yapan erkekler arasında anal kanser görülme sıklığı kadınlardaki rahim kanserinden daha fazla olduğunu belirtti. Bu noktada büyük risk karşında kapsayıcı olmak önemi vurgulandı. Lezbiyen ve biseksüel kadınların ise tarama programlarına erişemeyebileceği ve bunun nedenlerinin ise kapsayıcı olmayan programlar, lezbiyen ilişkilerde bir risk olmadığı inanışı, sağlığa erişim sorunları olabileceği belirtildi.
Ardından HPV’ye dair korunma yöntemlerini aktaran Ak, HPV aşısının ulusal aşı programlarında yer alması gerektiğinin altını çizerek, aşının sadece kız çocukları için değil tüm ergenlere yönelik uygulanması gerektiğini belirtti. Türkiye’de erişimde olan dörtlü aşıların yüksek fiyatlarının olduğu, aşı bulmanın zorlaştığı ve ilk doz sonrası dozlara erişimde eczacı ile sorunlar olabileceği aktarıldı. Hem rahim ağzı hem de yutak kanseri açısından aşının koruyuculuğunun ortaya koyulduğunun altı çizildi. Aşı konusunda ABD merkezli CDC’nin 11-12 yaş arasındaki ergenler ile gençler için 26 yaşa kadar yapılabileceğini önerdiği, belirtildikten sonra aşının erken yaşta yapılarak korumanın sağlanması gerektiği belirtildi. Tarama ve aşı programlarının genel olarak lezbiyen ve bi+ kadınlar, erkekler ve LGBTİ+’lar açısından kapsayıcı olmadığını belirten Ak, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ne olursa olsun 9-26 yaş arası herkesin aşı programlarına dahil edilmesinin altını çizdi.
Erken yaşta aşılamanın önemi
Bir başka korunma yolu olarak bilinen kondom kullanmanın her zaman gerçekçi olmadığı ve bu noktada kişilere önerilen tek partnerli olma halinin de virüsün yaygınlığı ve kaynağın belli olmadığı durumlarda gerçeklik ile eş düşmediğini belirten Dr. Ak, HPV’nin bu kadar yoğun görüldüğü bir durumda kimsenin kimseye hesap vermesi gerekmediğini ancak partnerlerin birbirlerini dışlamadan/ötelemeden dürüst olmasının virüsten korunma noktasında önemli olduğunun altını çizdi.
Son olarak ise düzenli tarama ile ilgili olarak, trans erkeklerde rahmin bulunduğu durumlarda sağlık hakkına erişim önündeki engellerin kaldırılması ve tarama programlarına erişmeleri sağlanmaları gerektiğini söyleyen Ak, trans kadınlarda ise cinsel organına dair geçiş süreci yaşanıyorsa, yeni yapılan dokuda da eski organdan gelen bir risk olabileceğini belirtti.
Özet olarak, HPV’ye dair farkındalığın olması ve erken yaşta aşılamanın peşine düşmemiz gerektiğini belirten Dr. Ak, bu konudaki savunuculuğun amacının cinselliği yasaklamak ve kısıtlamak değil, kendimizi korumak ve önlemler alarak kendimizi ve toplumu bilgilendirmek olmalı olduğunun altını çizdi.
Etiketler: insan hakları, kadın, yaşam, kent hakkı, sağlık, sağlık hakkı
