21/10/2020 | Yazar: Aslı Alpar
Ekim ayının üçüncü haftasında yazılı basında LGBTİ+’lara yönelik ayrımcı söylemi kaosGL.org okurları için derledik.
Ekim ayının üçüncü haftasında (14-21 Ekim) gazetelerde LGBTİ+’lara yönelik ayrımcı ve nefret söylemini kaosGL.org okurları için derledik.
Başlayalım!
14 Ekim, Yeni Akit
“Muhafazakâr kesimin tepkine aile İçi şiddeti önleyemediği gibi, kadın cinayetlerinin artmasına, LGBT-İ gibi sapkın akımların kilerine kulak veren Polonya yönetimi semirmesine ve geleneksel aile yapısının bozulmasına yol açmıştı.”
14 Ekim, Yeni Mesaj
“Geleneksel aile kavramına son vermek, eşcinsel ilişkileri ve evlilikleri cesaretlendirmekle suçlanan sözleşmenin metninde değişiklikler talep eden ülkelerin sayısı da artıyor.”
14 Ekim, Bursa Olay Gazetesi
“Geleneksel aile kavramına son vermek, eşcinsel ilişkileri ve evlilikleri cesaretlendirmekle suçlanan sözleşmenin metninde değişiklikler talep eden ülkelere Polonya da katıldı.”
15 Ekim, Yeni Akit
“Mahkeme, 20 Şubat 2018'de eşcinsel sapkın ilişkide bulunan askerlerin TSK'dan atılmasını öngören kanun hükmünü Anayasaya aykırı bulmadı.”
15 Ekim, Yeni Asya
“Geleneksel aile kavramına son vermek, eşcinsel ilişkileri ve evlilikleri cesaretlendirmekle suçlanan sözleşmenin metninde değişiklikler talep eden ülkelerin sayısı da artıyor.”
17 Ekim, Gazete Milas
“Haremtan koyuna da gündüz vakti çınlçıplak denize giren ve uçuk kaçık partiler düzenleyerek transseksüel ilişkiye giren erkek grubunun haberi geçtiğimiz günlerde basında yer buldu. Koya sabah saatlerinde gelen erkeklerin Haremtan Koyu'nda akşama kadar çınlçıplak yüzdükleri ve ilişkiye girdiklerini gören yerli ve yabana turistlerin şikayeti üzerine, çirkin görüntülerle ilgili Bodrum Cumhuriyet Başsavcılığınca çalışma yapılmış ve iki kişi gözaltına alınmıştı.”
16 Ekim, Yeni Akit
“Türkiye Aile Meclisi Başkanı Adem Çevik, İstanbul Sözleşmesi'nin şiddeti önleme noktasında hiçbir sorunu çözmediği gibi cinnet ve cinayet vakalarını tırmandırdığını ve eşcinsel sapkınlığı meşrulaştırarak nesilleri tehlikeye attığını belirterek şunları dile getirdi.”
16 Ekim, Türkiye
“Anayasa Mahkemesi Üyesi Prof. Dr. Engin Yıldırım'ın geçmişinin vukuatlarla dolu olduğu ortaya çıktı. Yıldırım'ın 2013 yılında "Anayasa'da Cinsel Yönelim ve Cinsiyet Kimliği Eşitliği" konulu panelde "19 ve 20. yüzyıl özellikle kadınların ve temel insan haklarının kazandıkları zaman dilimleridir. 21. yüzyılın da LGBT bireylerin haklarını kazanacağı yüzyıl olacağına inanıyorum" dediği belirlendi. Yıldırım'ın sözle de kalmayıp kararlanma da sapkınlara adeta hamilik yaptığı ortaya çıktı.”
16 Ekim, Pusula Konya
Emrullah Nergiz: “Lakin LGBT denilen pisliğin şehrin merkezinde bu derece aleni bir şekilde ortaya çıkması mide bulandırıcı.”
19 Ekim, Doğru Haber, Diriliş Postası, Türkiye
“Kadıköy iskele Meydanı'nda toplanan platform üyeleri, "Süresiz nafaka zulümdür, çocuk icrası insanlık suçudur" yazılı pankart ve "Çocuklar babasız kalmasın", "LGBT'ye hayır", "Süresiz nafaka sosyal devlet anlayışına aykırıdır" yazılı dövizler açarak, saygı duruşunda bulundu ve istiklal Marşı'nı okudu.”
19 Ekim, Yeni Konya
İbrahim Arıcı: “Mutlaka muhalif olmalısınız. Sadece hükümete değil. Hükümetin icraatlarına ve hükümete yakın ne kadar görüş, fikir varsa hepsine. Adalet, özgürlük, barış, yaşam, doğa, kadın hakları, hayvan hakları, eşcinsel hakları önemli. Onları mutlaka savunmalısınız.”
19 Ekim, Türkiye
Fatih Selek: “Dilipak da fahişe kelimesini aslında kadınlara değil, LGBT bireylere yönelik yazdığını ifade etmişti. Cemiyet LGBT’li”ler için söyleneni kabullenememiş.”
20 Ekim, Doğru Haber
Sait Şahin: “Birincisi, bireyler evliliği ve aile kurmayı tercih etmiyor. Bunun yerine evlilik dışı ilişki veya daha vahim olanı, eşcinsel ilişkiyi tercih ediyor. Fıtrata uygun evlilik ve aile yerine bu tercihte, kapitalist ve modern hayatın oluşturduğu bireysel anlayış ve yaşam tarzı ile, sınırsız liberal özgürlük anlayışının etkisi var.”
21 Ekim, Yeni Akit
Abdurrahman Dilipak: “Hem siz kim oluyorsunuz ki! Siz bir "Gender"siniz artık. Cinsiyetiniz bile belli değil. Alnınıza vurmuşlar mührü, "biyolojik cinsiyet" o Allah'ın "sizi bir erkek ve dişiden yarattım" sözü geçmişte kaldı. "İstanbul sözleşmesi" ile o ayet neshedildiği için (Haşa) siz kendinizi eğer "erkek" ya da "kadın" hissediyorsanız, o sadece bir "cinsel tercih" ve "cinsel yönelim"dirsizin için, isterseniz değiştirebilirsiniz! Siz şimdilik kendinizin erkekya da kadın olduğunuza inanabilirsiniz.”
21 Ekim, Doğru Haber
“Entellerimize düşen görev; Ateistlik, Homoseksüellik, Biseksüellik, Trans seksüellik, füzeler, yıldız savaşları hakkında yazı yazarak vakit geçirmek olacaktır. Bütün bu pislikleri üreten ilahlarının gücünü lehte ve aleyhte olarak gündemde tutmak olacaktır bütün görevleri.”
Etiketler: medya
