10/01/2023 | Yazar: Yıldız Tar
Trans kadın Çiğdem’e saldırıp baygın halde ormanlık alana atan Ertan Karaca’ya on beş yıl hapis cezası verildi. Tedavisi devam eden Çiğdem’in ise evi mühürlendi. Yaralanan kadın bir de evsiz kalmış oldu.
Fotoğraf: Fatoş Sarıkaya / csgorselarsiv.org
Trans kadın Çiğdem, 25 Şubat 2022’de, sabah 9.44’te İzmir Gaziemir’deki bir ormanlık alanda baygın şekilde bulundu. Ağır şekilde darp edilmişti. Altı gün boyunca yoğun bakımda kaldı. Vücudunun birçok yerinde kırıklar vardı. Yoğun bakımdan çıktığında yaşadıklarını hatırlamıyordu.
Polis ekipleri, olay anı görüntülerine ulaştı. Ertan Karaca isimli erkeğin sabah 9.16 sıralarında Çiğdem’i arabadan atarak ormanlık bölgeye bıraktığı ortaya çıktı. Ertan Karaca, yakalanarak gözaltına alındı. Araçta yapılan incelemede sürgü basamağı üzerinde iki farklı yerde kan izleri, bagaj tarafında saç kalıntıları olduğu belirlendi.
Ertan Karaca, polis sorgusunda kanıtlara rağmen Çiğdem’i darp etmediğini Mahkemedeki ifadesinde “sadece iki tokat attığını” öne sürdü. Ertan Karaca, 26 Şubat’ta tutuklandı ve hakkında kasten öldürmeye teşebbüsten iddianame düzenlendi. Genç LGBTİ+ Derneği, hukuki süreci başından sonuna takip etti.
Yaralanan trans kadın bir de evsiz kaldı!
Saldırıdan hemen sonra, Mart ayında Çiğdem’in evi hakkında Konak Kaymakamlığı’nın “Fuhuşla Mücadele Tüzüğü” hükümlerine göre üç ay mühürleme kararı alındı. Gerekçe, polisin tuttuğu tutanaklardı.
Konak Kaymakamlığı görevlileri, Çiğdem’in Avukatı Mahmut Şeren’le görüşerek sağlık durumu nedeniyle kararı bir süre bekletti. O arada Av. Şeren, kararın iptali için idare mahkemesinde dava açtı.
İzmir 5. İdare Mahkemesi 20 Ekim 2022’de davayı reddetti. Bunun üzerine, sağlık durumu hâlâ normale dönmemiş, tedavisi devam eden Çiğdem’in evi mühürlendi. Yaralı kadın bir de evsiz kalmış oldu.
Av. Şeren, mahkemenin bu kararını KaosGL.org’a şöyle değerlendirdi:
“Mahkeme, davanın başında müvekkilin dava masraflarını karşılayabilecek maddi imkanı bulunmadığından adli yardım talebini kabul etmişti. Ancak dosyanın esasına ilişkin karar alırken müvekkilin gidebileceği başka bir evin olmadığını, taşınma masraflarını karşılayabilecek maddi gücünün dahi olmadığını ve maruz bırakıldığı nefret saldırı nedeniyle sağlık durumunu görmezden geldi. Böylece barınma hakkı ihlal edilirken, yaşam hakkı dahi riske atılmış oldu. Karara karşı istinaf kanun yoluna başvurduk, İzmir Bölge İdare Mahkemesinin kararını bekliyoruz. Fakat karar olumlu olsa bile iş işten geçmiş olacak, müvekkil zaten bir aydır komşusunun yanına taşınmış durumda.”
Faile on beş yıl hapis cezası verildi
Öte yandan 27 Aralık 2022’de İzmir 11. Ağır Ceza Mahkemesi’nde görülen duruşmada karar açıklandı. Çiğdem’in avukatları Sena Yazıbağlı ve Mahmut Şeren, sanığın kasten öldürmeye teşebbüsten cezalandırılmasını talep etti. Savcı da mütalaasında Çiğdem’in vücudunda ağır kırıklar olduğunu, sanığın darp ettikten sonra Çiğdem’i ormanlık alana attığını dikkate alarak kasten öldürmeye teşebbüs ettiğini vurguladı.
Av. Sena Yazıbağlı, olayın tamamen öldürmeye yönelik olduğunu söyledi ve ekledi:
“Sanık, eylemlerini gerçekleştirdikten sonra katılanı terk ederek öleceğini göz önüne almıştır, ölmemiş olması eylemin teşebbüs aşamasında kaldığını göstermektedir, klasik savunma taktiği olarak "erkekliğime laf edildi, bundan dolayı yaptım" şeklindeki beyanlara itibar edilmemelidir, bu nedenle sanık hakkında tahrik hükümleri uygulanmamalıdır, bu olay tamamen bir nefret suçudur.”
Mahkeme, Ertan Karaca’nın kasten öldürmeye teşebbüsten on beş yıl hapisle cezalandırılmasına hükmetti. Sanığın iyi hal ve haksız tahrik indirimi taleplerini “atılı suçun kadına karşı işlenmiş olması, toplumda yarattığı infial gibi nedenleri” göz önünde tutarak reddetti ve hükmü üst sınırdan kurdu.
Etiketler: insan hakları, kadın, nefret suçları, çalışma hayatı, barınma
