25/02/2021 | Yazar: Kaos GL

SPoD’un Pandemi Sürecinde LGBTİ+'ların Sosyal Hizmetlere Erişimi Araştırması Raporu’nun anahtar bulguları LGBTİ+’ların pandemi sürecinde sosyal hizmetlere erişim açısından büyük engellerle karşılaştığını gösteriyor.

Pandemi Sürecinde LGBTİ+'ların Sosyal Hizmetlere Erişimi Araştırması Raporu: Anahtar bulgular Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Dünyanın birçok ülkesinde, LGBTİ+’ların eğitim, sağlık, iş yaşamı gibi alanlara katılımlarının desteklenmesi ve temel vatandaşlık haklarının korunmasına yönelik çalışmalar yürütülmesine rağmen; vatandaşların fiziksel, zihinsel ve sosyal refahını öncelemeyi amaçlaması gereken çalışmalar, ülkemizde dezavantajlı gruplar içerisinde yer alan LGBTİ+’lar özelinde yetersiz kalıyor. LGBTİ+’lar, genel popülasyondaki temel insan haklarına erişimdeki sorunlarına ek olarak, cinsiyet kimlikleri ve cinsel yönelimlerinden dolayı ayrımcılıklarla ve engellerle karşılaşıyor.

Sosyal Politika Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPoD), kapsamlı veri toplama ve analiz çalışmalarının ardından raporlaştırarak son halini verdiği Pandemi Sürecinde LGBTİ+'ların Sosyal Hizmetlere Erişimi Araştırması verilerini yayınladı. Dernek, bu araştırma ile birlikte, LGBTİ+’ların sosyal hizmetlere ihtiyaç duyma ve bu süreçte kamu kurum ve kuruluşları, yerel yönetimler ve sivil toplum örgütleri tarafından sağlanan sosyal hizmetlere erişebilme deneyimleri ortaya koymayı hedefliyor. Araştırma, LGBTİ+’ların özel olarak pandemi ve daha genelde de tüm toplumsal krizlerden nasıl etkilendiği ve bu etkiyi azaltmak için sorumlu kurumların nasıl refleksler geliştirdiği konusunda bilgi verip, LGBTİ+ kapsayıcı şekilde iyileştirmelerin de savunuculuğu için önemli bir araç niteliği taşıyor.

Araştırmanın anahtar bulguları

Pandemi Sürecinde LGBTİ+'ların Sosyal Hizmetlere Erişimi Araştırması Raporu’nun anahtar bulguları LGBTİ+’ların pandemi sürecinde sosyal hizmetlere erişim açısından büyük engellerle karşılaştığını gösteriyor.

Rapora göre araştırmaya dâhil edilen LGBTİ+’ların büyük bir çoğunluğu pandemi sürecinde:

Barınma hizmeti ile ilgili bir bilgilerinin olmadığını, bahsi geçen hizmetlere erişimde cinsel yönelim ya da cinsiyet kimliklerinden dolayı ayrımcılığa maruz bırakılabileceklerini düşündüklerini, ailelerinin ya da arkadaşlarının yanına gitmek durumunda kaldıklarını,

Pandemi sürecinde sosyal yardımlara erişim konusunda, nereye hangi şekilde başvuru yapabilecekleri hakkında bilgilerinin olmadığını, bahsi geçen yardımlara erişim noktasında cinsel yönelim ya da cinsiyet kimliklerinden dolayı ayrımcılığa maruz bırakılabileceklerini, ilgili kurum ya da kuruluşların olumsuz tutum ve davranışlarının olabileceğini düşündüklerini, arkadaşlarından yardım aldıklarını,

Psiko-sosyal destek hizmetlerine erişim konusunda, hangi kurum ve kuruluşlara başvuru yapabilecekleri hakkında bilgilerinin olmadığını, bahsi geçen hizmetlere erişim noktasında cinsel yönelim ya da cinsiyet kimliklerinden dolayı ayrımcılığa maruz bırakılabileceklerini, gizliliğin sağlanması noktasında endişeli olduklarını, ilgili kurum ya da kuruluşların olumsuz tutum ve davranışlarının olabileceğini, arkadaşlarından yardım aldıklarını ve bahsi geçen hizmetlerin ücretsiz olmadığını belirttiler.

LGBTİ+’lar pandemi sürecine dair neler düşünüyor?

Rapora göre araştırmaya dâhil edilen LGBTİ+’ların büyük bir çoğunluğu; pandemi ile ilgili yürütülen süreçlere, vatandaşların ve sivil toplum örgütlerinin dâhil edilmediğini ve katılımcı yöntemler izlenmediğini,

Pandemi sürecinde dezavantajlı gruplara yönelik (kadınlar, çocuklar, engelliler, yaşlılar, LGBTİ+’lar, HIV ile yaşayan bireyler, mülteciler) koruyucu ve önleyici tedbirlerin alınmadığını,

Kurum ve kuruluşların LGBTİ+ kapsayıcı hizmetler sunmadığını,

LGBTİ+’ların, özel ihtiyaçlarına ilişkin, broşürler, videolar, yayınlar vd. aracılığıyla bilgilendirilmediklerini,

LGBTİ+’ların özel ihtiyaçlarına yönelik çalışmaların kurum ve kuruluşlar tarafından gerçekleştirilmediğini,

Hizmetler ve sosyal yardımlar ile ilgili herhangi bir sorunla (yanıt alınamaması, ayrımcılık yaşanması vd.) karşılaşıldığında başvurulabilecek yerler olmadığını düşünüyor.

Araştırmaya dâhil edilen ve şiddete maruz bırakıldığını belirtip herhangi bir kamu kurum ve kuruluşuna başvuruda bulun(a)mayan LGBTİ+’lar, tehdit edildiklerini, korktuklarını, tekrar şiddete maruz bırakılabileceklerini, cezasızlığın hakim olduğunu, kamu kurum ve kuruluşlarının kendilerine yönelik nefret söylemi ürettiğini, bahsi geçen destek mekanizmalarına erişim noktasında cinsel yönelim ya da cinsiyet kimliklerinden dolayı ayrımcılığa maruz kalabileceklerini, ilgili kurum ya da kuruluşların olumsuz tutum ve davranışlarının olabileceğini belirttiler.

Ayrıca katılımcılar tarafından, bu kurum ve kuruluşlarda özellikle transfobinin yaygın olduğu, şiddete dair delillerin gizlendiği, şiddete maruz bırakılan kişilerin yanlış/eksik bilgilendirildiği ve bu kişilere inanılmadığı aktarıldı. Bunun yanı sıra, eve zorunlu bir dönüşü gerektirebilen pandemi süreci, LGBTİ+’ların aile yanında bile kendilerini güvende hissetmediklerini gösteriyor.

Pandemi Sürecinde LGBTİ+'ların Sosyal Hizmetlere Erişimi Araştırması Raporu’nun tamamını buradan inceleyebilirsiniz.


Etiketler: barınma, sosyal hizmet, sağlık
İstihdam