22/01/2024 | Yazar: Kaos GL

“Toplumsal Cinsiyet Karşıtı Anlatıları Bozmak için Yeni İttifaklar Arayışı” raporu yayında!

“Rapor, anti-gender hareketlerin kimlerin hayatına şiddet olarak döndüğü hakkında” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Sosyal Politika, Cinsiyet Kimliği ve Cinsel Yönelim Çalışmaları Derneği (SPoD) ev sahipliğinde ve Havle Kadın Derneği, Pozitif Dayanışma, Demokrasi, Barış ve Alternatif Politikalar Derneği partnerliğinde devam etmekte olan Toplumsal Cinsiyet Karşıtı Anlatıları Bozmak için Yeni İttifaklar Arayışı projesinin ilk sene faaliyetleri tamamlandı. Projenin bir yılı sonunda hazırlanan rapor, 13 Ocak’ta Taksim Tünel’de gerçekleştirilen lansman etkinliği ile duyuruldu.

Feminist ve LGBTİ+ topluluk ve dernekleri, farklı sivil toplum kuruluşları, üniversitelerin kadın araştırmaları merkezleri, insan hakları savunucuları, akademisyenlerin katıldığı lansmanın açılış konuşmasını SPoD Genel Koordinatörü Oğulcan Yediveren yaptı:

“Son yıllarda bizim hikayemizi istedikleri baştan yazma gücüne sahip bir grubun saldırılarıyla karşı karşıyayız. Bu proje bizim için ‘Bu hikayenin baş kahramanı biziz ve kendi hikayelerimizin kontrolünü elimize alıyoruz!’ demenin bir yoluydu.”

Ardından söz alan Havle Kadın Derneği’nden Edibe Üner; “anti-gender” olarak yaklaşılan anlatıların aslında yalnızca toplumsal cinsiyet eşitliği veya LGBTİ+ hakları alanında değil, birçok farklı alandaki politikalara ve söylemlere yön veren daha büyük bir ideolojinin yalnızca bir kolu olduğunu, dolayısıyla bu projede yer almanın hem anti-gender hareketlerin nasıl çalıştığını anlamaya hem de bu hareketlerin parçası olarak incelenen din, toplumsal cinsiyet ve cinsellik ekseninde üretilen asılsız söylemlerin nasıl tespit edilebileceğini kavramaya yardımcı olduğunu vurguladı.

Pozitif Dayanışma’dan Ali Aliyev projenin kazandırdığı içgörüleri paylaşırken “Farklı gibi gözüken 4 örgütün bir araya toplumsal cinsiyet karşıtı anlatılar üzerinde ortaklaşması, aslında ne kadar da benzeşen deneyimlerimizin olduğunu tekrardan bizlere hatırlatmış oldu. Bu ittifak süreci beraber öğrenmek ve gelişmek açısından, bununla beraber toplumsal cinsiyet karşıtı anlatılara yönelik örgütlü mücadele açısından oldukça değerliydi. Özellikle HIV’in, toplumsal cinsiyet kesişiminde konuşulması; yıllardır sıkıştırıldığı medikal bağlamdan kopmasına, farklı başlıklar altında ve farklı alanlarda HIV’i tartışmamıza olanak tanıdı” ifadelerini kullandı.

rapor-anti-gender-hareketlerin-kimlerin-hayatina-siddet-olarak-dondugu-hakkinda-1

Demokrasi, Barış ve Alternatif Politikalar Derneği; Demokrasi, Barış ve Alternatif Politikalar Derneği’nden Nayuk N. Mayuk, çalışmada yer almanın toplumsal barışı inşa etmek için bir strateji olduğunun altını çizdi:

“Toplumsal cinsiyet karşıtı anlatılar, şiddet üreten araçlardan birisi ve hayatlarımızın her yerine sirayet ediyor. Proje, bu zararlı anlatıların yarattığı etkileri tespit etmemize, neye karşı mücadele ettiğimizi anlamamıza ve strateji geliştirmemize yardımcı oldu. Kendi anlatılarımızı üretmek, yaygınlaştırmak ve birbirimizin hikayelerine tanıklık etmek için olasılıkları da çoğaltmış oluyoruz. Toplumsal barışı inşa etmenin çoklu yollarını araştırıyor ve deneyimlemek için alan yaratıyoruz.”

İttifak bileşenlerinin ardından sözü alan SPoD Proje Koordinatörü Berfin Atlı, “ittifak”ın en geçerli ve güncel tanımlarına bakıldığında anlaşma, uzlaşma, oy birliği gibi kavramların göze çarptığına dikkat çekti ve anti-gender hareketlerin Türkiye’deki tezahürlerine değindi:

“Bu sene de aileyi ortadan kaldırmakla, biyolojik farkları silmekle, kültürel soykırımla, demografiyi değiştirmekle, çocukları cinselleştirmekle, bilimsel olmamakla ve daha fazlasıyla suçlandık. Seçimlerde ve hatta insanlığı eşitlediği varsayılan doğal afetlerde gözden çıkarıldık. Kıyamet senaryolarının bekçisi, başa gelen bütün felaketlerin sebebi olduk. Bu projede deneyimlediğimiz ittifak olma hali; aynı hizaya geldiğimiz ve o hizada bütün farklılıklarımızı, özgün yanlarımızı yitirdiğimiz ya da en azından bunları erittiğimiz bir şey olmadığı gibi; bir reçete de değildi.”

“Rapor, bütün bunlarla ilgili. Bu oyunların kimlerin hayatına şiddet olarak döndüğü hakkında. Bu suçlamalarla kendisini yapılandıran ve küresel olarak anti-gender olarak isimlendirilen hareketleri ve aktörleri odağına alıyor. Bu bloğun ne tür hikayeler, söylemler, anlatılar ördüğünü ve bunlardan nasıl etkilendiğimizi anlamayı deniyor. Aynı zamanda bu hareketlerin bizleri nasıl yaratıcılaştırdığı, gelişmek zorunda bıraktığı ve ne tür manevralar, taklalar attırdığı hakkında.”

Atlı, raporu değerlendirmesi için sözü Prof. Dr. Begüm Özden Fırat’a bıraktı. Fırat, yeni sağ toplumsal hareketleri ve anlatıları anlamaya ve konumlandırmaya çalışan bu tür çalışmaların, bilgi üretimi ve dağıtımı anlamında önemini vurguladı. Ayrıca farklı örgütlenmelerimiz arasında yapılacak ittifakların bu tür projelerin sadece bir çıktı olarak değil; yarattığı birliktelik, dayanışma ve güçlenme ihtimalleri açısından da önemli olduğunu belirtti. Soru-cevap bölümü ve kokteylin ardından lansman etkinliği sona erdi.

Toplumsal Cinsiyet Karşıtı Anlatıları Bozmak için Yeni İttifaklar Arayışı hakkında

Toplumsal Cinsiyet Karşıtı Anlatıları Bozmak için Yeni İttifaklar Arayışı projesinde dernekler toplumsal cinsiyet karşıtlığını; küresel, yapısal ve yerel tezahürleri olan bir hareket olarak, tarihsel boyutları ve Türkiye’deki karşılıkları ile beraber inceledi. Rapor bu bağlamda kendi arasında ittifak deneyimini paylaşan dört kurumun bunu yaygınlaştırma çabasına, tecrübelerine ve duygularına odaklanıyor. Buna ek olarak dilsel şiddetin anlatısal boyutunu nasıl ele aldıklarına, farklı alanlardan getirdikleri örneklere, tematik toplantılara, okuma çemberlerine, sunumlara, farklı sivil toplum çalışanları ve aktivistlerle yapılan derinlemesine mülakatlara, 40’a yakın farklı sivil toplum kurumunun katılımı ile gerçekleştirilen çalıştayın sonuçlarına, grup çalışmalarına ve SWOT analizi bulgularına dikkat çekiyor. Aynı zamanda raporda seçim süreci sonrası aktivistlerin düşünce ve duygu dünyalarına ışık tutuluyor; nefret söylemi içeren gazete haberlerine, örgütlerin birbirlerine yaptıkları ve kendi çalışma sahalarından süzdükleri örneklere ve gözlemledikleri ayrımcı retoriklere, siyasi parti temsilcilerinin seçim dönemi propagandalarına, yaygın sosyal medya gönderilerine de işaret ediliyor.

Toplumsal cinsiyet karşıtı aktörler karşısında bir ittifak denemesine girişen SPoD, Havle Kadın Derneği, Pozitif Dayanışma ve DEMOS; farklı sektörler, içerik üreticileri, sanatçılar, yazarlar, akademisyenler, gazeteciler, medya ve basın mensupları arasında köprü kurmanın elzem olduğunu, bu bakımdan bir araya gelişlerini projelerin üstünde bir birliktelik hali ve farklılaşan tecrübelerin ördüğü bir dayanışma hali olarak da görüyor.

Raporun tamamını buradan inceleyebilirsiniz.


Etiketler: insan hakları, kadın, yaşam, mülteci, aile, siyaset, hiv
İstihdam