15/02/2011 | Yazar: Özgür Güçlü

Şebnem Ferah’tı, Cihan Okan’dı, Sıla’ydı, Tarkan’dı derken bir yıl daha bitti.

Şebnem Ferah’tı, Cihan Okan’dı, Sıla’ydı, Tarkan’dı derken bir yıl daha bitti. Özellikle Tarkan’a çok bel bağlamıştım, yine hüsran… Bekletti, bekletti, sonra sekiz şarkıyla çocuk kandıracak. 

Neyse! Geçtiğimiz bir hafta herşeyi bir yana bırakıp, bir yıl boyunca dinlediğim onlarca albüme, yüzlerce şarkıya şöyle bir göz attım. Baktım, bir sanatçı ve albümü diğerlerinin arasından kolaylıkla sıyrılıyor: Sertab Erener – Rengarenk.
 
Müzikal yükün epeyini Soner Kabadayı taşıyor sırtında. Albümden önce, single olarak çıkan “Bu Böyle”, “Açık Adres” ve “Koparılan Çiçekler”, zaten gümbür gümbür gelen kalitenin müjdecileriydi. Bir de bunların üzerine “Ego” eklenince Soner-Sertab 2010’un durdurulmaz ikilisi oluveriyorlar. Kimisi bu şarkıların üstüne üç-dört remix ekler, önümüze sürüverirdi. Sertab’ın albümü ise çaka çaka dolu. Boş yok!!!
 
“Slumdog Millionaire” filmindeki “Ringa Ringa”nın ana melodisi üzerine Nil’in sözleriyle kotarılmış “Rengarenk” tam anlamıyla bir cümbüş.  Muhteşem bir açılış parçası.Yazdan beri kaç kere dinledim, hala bıkmadım.
 
Albümdeki diğer iki “aranjman”dan ise “Bir Damla Gözlerimde” cuk oturmuş Sertab’ın sesine (Fransız orijinalinden daha iyi bence, bkz. Si seulement je pouvais lui manquer). “Asla” biraz daha sönük ama sözler güzel. Bu iki şarkının sözlerini yazan Pinhani grubundan Sinan Kaynakçı bir de kendi bestesini eklemiş ki kazana, of! “Bir Varmışım Bir Yokmuşum” masal kıvamında. Sakin sakin anlatıyor bize sevemeyen birinin aşk acısını.
 
Sertab ve Demir 2009da “Painted On Water” adlı sıradışı bir projeye imza attılar. Türk Halk Müziği türkülerini caz esinlenmeleri ve İngilizce sözlerle yeni kitlelere dinletebilme istekleri, Amerika’da eyalet eyalet TV istasyonlarını gezerek projeyi tanıtma adına gösterdikleri çaba gerçekten takdire değer. Sanırım bu çalışma sırasında türkülerimiz iliklerine işlemiş olsa gerek, ben “Bir Çaresi Bulunur” ve “Avare”de Anadolu kokusu aldım. Özellikle “Avare” buram buram “1000 Faced Man - Kaşık Havası”…
 
Tülay Özer’in adeta imzası haline gelmiş Hakkı Bulut klasiği “İkimiz Bir Fidanız”ı alıp söylemek her babayiğidin harcı değil. Sertab’a çok yakışmış. Bu “cover” ı bize asıl satansa muhteşem bir düzenleme. Mustafa Ceceli mi yapmış bilemedim ama kim düzenlediyse eline sağlık.
 
Bir de tabi “İstanbul” var. İstanbul’a ilk kez gelenlerin, İstanbul’u hiç bilmeyenlerin, İstanbul’dan vazgeçemeyenlerin dinlemesi gereken şehir rehberi tadında bir şarkı. Ud, ziller, inanılmaz sürükleyici bir ritm. Sertab’ın tekerleme güzelliğinde yorumu. Bir de “Üsküdar’a Gider İken”den esintiler… Dinlemeye doyum olmuyor.
 
Acaba Sertab bir gitaristle oturma odama gelse bir şarkı söylese nasıl olurdu acaba diye merak ediyor iseniz, Sertab ona da cevap vermiş bu albümde. Yalın, duru, tek gitar, tek ses “Ayrılık ve Biz” sizin ilacınız.
 
Pek çok sanatçının bir mihenk taşı albümü vardır diskografisinde, her yaptığı ona karşı ölçülür. Mihenk, 1996 albümü “Sertab Gibi”dir Sertab’ın kariyeri için, aşılması zor bir çıtadır. 2010'da pop müziğimizin koloratür sopranosu bizlere “Rengarenk”le kanıtlamıştır ki: Kendi koymuştur bu çıtayı, isterse zıplayıverir üzerinden. 

Etiketler: kültür sanat
nefret