12/07/2007 | Yazar: Kaos GL

“Bir ünlü sanatçı, özel yaşamında bu kadar mı kötü örnek olur çocuklara.

“Bir ünlü sanatçı, özel yaşamında bu kadar mı kötü örnek olur çocuklara. Durmadan çocuğu yaşındaki gençleri bulup bulup evlenir, rezilliğini çıkarır sanatın da, sanatçının da... Üstelik popstar gibi bir ülkeye kültür savuran kaliteli bir programı da berbat ederek... Gelinin adına bakın: ‘Bülent Hanım...’” Hürriyet gazetesi yazarlarından Bekir Coşkun, Bülent Ersoy’un evliliğini kendi üslubunca değerlendiriyor.

BEN hiç "Bülent" adında "gelin" duymamıştım.

Ama insanoğlu zamanla alışıyor "Bülent Hanım" demeye de, "Gelinlik Bülent’e yakıştı" demeye de.

İnsanoğlunun "alışma" yeteneğidir bu.

"Osman Hanım" da olabilirdi.

Ya da "Gelin Hüseyin isteyince, kaynana Cemal gelinliği Paris’ten sipariş etti, teyze Timur ise pırlantalı bilezik taktı" gibi cümlelere alışabilirdik eğer gerekseydi.

Nasıl ki depreme alıştık, tartışmaları dinlemiyoruz bile...

Nasıl ki darbelere alıştık, asker konuşunca bayılıyoruz...

Nasıl ki yolsuzluklara-hırsızlıklara alıştık, artık ilginç gelmiyor...

Nasıl ki şehit asker tabutlarına alıştık, iç sayfalarda yer alıyor yaban güvercinlerinin vurulmaları...

*

İnsan alışıyor...

Gelinin adı "Bülent", damat da doğal olarak erkek...

Damat da "Fatma Bey" olsaydı...

Alışırdınız.

Nitekim Hürriyet’in internet sayfasına gelen mesajlara baktım, çoğu okur "Mutluluklar" dilerken, çocuk isteyenler dahi vardı.

Alışmak böyledir.

Bir ünlü sanatçı, özel yaşamında bu kadar mı kötü örnek olur çocuklara. Durmadan çocuğu yaşındaki gençleri bulup bulup evlenir, rezilliğini çıkarır sanatın da, sanatçının da...

Üstelik popstar gibi bir ülkeye kültür savuran kaliteli bir programı da berbat ederek...

Gelinin adına bakın:

"Bülent Hanım..."

*

Nelere alışmıyor ki insan?..

Kaybettiklerimizin yokluğuna alışırız.

Özlemlere alışırız...

Yalnızlığa alışırız...

Yoksulluğa alışırız...

Yoksulluğa alıştıkları için, bakın milyonların sesi çıkmıyor açlık sınırında yaşamaya da, sürüm sürüm sürünmeye de...

Kültür bir bakıma; alışılacak şeyler ile alışılmayacak şeyleri ayırt etme yeteneğidir.

Bence dincilere de dinci yönetimlere de alıştılar, seçim sonuçları açıklandığında elbette göreceksiniz.

"Bülent Hanım"a alışmadık mı?..

Alıştık...

Kaynak: Hürriyet, 10 Temmuz 2007

*Konuyla ilgili haberler:

[[Alışmak mı, alışkanlıklarınızdan vazgeçememek mi?]] - Umut Güner

[[Yazınız insanlık suçudur]] – Pınar İlkkaracan

[[Bekir Coşkun'a alışmayacağız]]

[['Bülent Gelin'e de demokrasi gerek!]] - Rahşan Gülşan


Etiketler: medya
İstihdam