Bihter, Behlül'ü de Katya'yı da öpebilmeli

Başlık, Lambdaistanbul üyelerinin transeksüellere ve gey'lere karşı işlenen nefret cinayetlerinin son bulması için geçtiğimiz cumartesi düzenledikleri gösteri yürüyüşünde açılan bir pankarttan alıntı... 'Bihter, Behlül'ü de Katya'yı da öpebilmeli'... Popüler kültürden beslenen, zekice bir slogan... Bireylerin cinsel tercihlerini özgürce yaşama haklarının olduğuna inandığım için bence de Bihter, Katya'yı da öpebilmeli. Öpebilmeli! Peki, ya öpse? Bihter, Behlül'e inat Katya'nın dudaklarına yapışıp ilan-ı aşkta bulunsa... Milyonlarca izleyici de bunu izlese... Toplumumuzda "Türkiye henüz buna hazır değil" diyenlerin ya da bu harekete kökten karşı çıkacakların sayısının çoğunlukta olduğu kesin. Ancak Bihter'in Katya'yı öpmesine hoşgörüyle yaklaşacakların yüzdesi de önemli... Yüzde 1 olsa bile önemli. Hadi daha net anlatayım... Hani iktidardaki partiler için "Toplumdaki her kesimin hakkını savunmalı, belirli bir kesimin sözcülüğünü yapmamalı" denir... Her ne kadar unutulsa da, kulağa hoş gelen, mantıklı bir söylemdir bu. Eşcinseller, transeksüeller vs... İktidardaki partiler bu kesimlerin de özgürlüğünü savunmak zorundadır. İnsanları laik, anti-laik, Kemalist, solcu diye sınıflara, kutuplara bölüyoruz. Aslında bir insan önce gey'dir sonra solcudur. Önce lezbiyendir sonra anti-laik... Bilmem anlatabildim mi derdimi? Kaos GL yazdı... Türkiye'de son iki ayda, Denizli, Afyonkarahisar, Antalya ve İstanbul'da üç gey ve iki transseksüel öldürüldü. Ankara'da bir transseksüel ve Diyarbakır'da bir gey bıçaklı saldırılar sonucu yaralanırken yine Diyarbakır'da bir transseksüel linç edilmek istendi. Linç etmek! Ne yapacaklardı? Vahşi Batı'daki gibi bir ağaçta sallandıracaklar mıydı, ya da başını taşla mı ezeceklerdi? Sırf doğasının ona emrettiği cinsel tercihi yaşamak istediği için... Sırf cinsel tercihi farklı olduğu için! Evet, Bihter, Katya'yı da öpebilmeli... Gelecekte bir gün, Türkiye'de çok izlenen bir dizide, Bihter, Katya'yı öptüğünde çok şey değişebilir.
 

Ben bu yazıyı yazarken Kırmızı Şemsiye Seks İşçileri İnisiyatifi adlı grup, Ankara'da gösteri yürüyüşü yapmak üzereydi... Hem 3 Mart Uluslararası Seks İşçileri Hakları Günü'nü kutlayacaklardı hem de taleplerini açıklayacaklardı. Talepleri arasında; seks işçiliğinin de bir iş, bir meslek olarak kabulü ve belli standartlara kavuşturulması, tüm vatandaşların yararlandığı sosyal güvenlik haklarından yararlanmak, örgütlenme özgürlüğü yer alıyor. En önemli talepleri ise sendikalaşmak... "Herkes sendikalı da bir siz eksiktiniz" demeyin... BİA ve Kaos GL'nin internetteki sitelerinde açıkladıkları rakamlara göre; Türkiye'de 15 bin kadın kayıtlı olarak seks sektöründe çalışıyor. Kadın, erkek, transseksüel, çocuk ve mültecilerle birlikte kayıt dışı rakamlar 100 bine ulaşıyor. Ankara, İstanbul ve İzmir'de 30 bine yakın kadın vesika alabilmek ve genelevde çalışabilmek amacıyla sıra bekliyor... Keşke böyle bir sektör olmasa, kadınlar kaçırılmasa... Ama tarih boyunca bu insanlık ayıbı hep yaşandı. Ve madem böyle bir sektör var, devlet bu işi kayıt altına alıyor o zaman seks işçilerinin sorunları da çözülmeli. Çok fazla sorun var. Tek bir örnek vereyim: Türkiye'de seks işçilerine tecavüz, ceza indirimine giriyor. Durum bu kadar vahim yani! NOT: Bu yürüyüşle ilgili ayrıntılı bilgileri Kaos GL ve BİA'nın internet sitelerinden takip edebilirsiniz.

 

[[http://www.sabah.com.tr/Gunaydin/Yazarlar/sb-mevlut_tezel/2010/03/04/bihter_behlulu_de_katyayi_da_opebilmeli|sabah.com.tr]]