21/11/2023 | Yazar: Sa Bahattin
Araştırmacılar “Türkiye'de LGBTİ+ karşıtı nefret söyleminin hem nitelik hem de miktar açısından dikkate değer seviyede olduğu”nu ifade ediyor.
Görsel: Bryce Durbin-Techcrunch
“Bize kasıtlı olarak zarar veren veya zarar vereceğini düşündüğümüz ya da bize karşı saldırgan bir tutum sergileyen insanlardan hoşlanmayız. Bu hoşnutsuzluk kolayca nefrete dönüşebilir. […] canımızı sıkan kişi önemsiz biriyse, onu yalnızca hafife alır veya hor görürüz. Öte yandan söz konusu kişi mutlak güç sahibi ise nefretimiz dehşete dönüşür. Gaddar efendisini düşünen bir köle veya kana susamış kötücül bir Tanrıyı düşünen bir yabanıl böyle hisseder.”
Charles Darwin, İnsanda ve Hayvanlarda Duyguların İfade Edilmesi, Onuncu Bölüm: Nefret ve Kızgınlık. ALFA|Bilim, 3. Baskı, Çeviren: Bahar Kılıç
Başlıyorum
Bazılarınızın biliyor olabileceği gibi geçtiğimiz hafta yazdığım bir yazı, sosyal medyada büyük bir eleştiriye maruz kaldı. Günlük hayatta ‘linçlenme, linç yeme’ gibi tabirlerle ifade ettiğimiz bu olayı ben ilk kez yaşamış oldum. Benim için bu linçlenme olayı iki ayrı gerçekle eş zamanlılık gösteriyordu.
Sıralıyorum
Birincisi, o sıralarda yukarıda (epigraf olarak) alıntıladığım bir kitabı okuyordum ve tam da o gün ‘Nefret ve Kızgınlık’ bölümüne başlayacaktım. İkincisi ise, yazıyı hazırlamadan birkaç gün önce, bilimsel (özellikle sağlık alanında) makalelerin tarandığı Pubmed’de (LGBTI+ ve Turkeyanahtar kelimelerini arattığımda) karşıma çıkan bir çalışma hayli ilgimi çekmişti ve bu çalışmayı sizlerle paylaşmak istiyordum.
Paylaşıyorum
Şimdi izninizle yaşadığım o ‘endişe verici’ sürece çok fazla odaklanmadan, birçoğumuzun kimliği dolayısıyla maruz bırakıldığı, “Twitter üzerinden nefret söylemi” temalı bu çalışmayı sizlere özetlemek istiyorum.
Arel ve Fenerbahçe Üniversiteleri’nden bilim insanları ile bağımsız bir araştırmacıdan oluşan ekibin sunduğu bir araştırma bu. Makalenin başlığını, ChatGPT’nin de yardımıyla “Türkiye'de Twitter üzerindeki LGBTİ+ karşıtı nefret söylemlerin nitel ve yapay zeka tabanlı duygu analizi” şeklinde çevirdim.
Özetliyorum
Çalışma; Boğaziçi Üniversitesi’nde Melih Bulu’ya karşı yapılan protestolar sırasındaki (23 Ocak-21 Şubat 2021 tarihleri arası) bir aylık dönemde, Twitter’da, LGBTI+’lar üzerine atılan tweet’lere odaklanıyor. Makalede üniversitenin ve rektörün adı böyle açıkça verilmiyor, ancak konuyu bilenler olarak biz neyden bahsettiklerini hemen anlıyoruz.
Veriler
Sunulan verilere göre; Türkiye'de, belirtilen bir aylık dönemde, "LGBT" terimini içeren 228 bin 733* tweet paylaşılmış. Bunlardan 78 bin 162'si, toplamda 1 milyon 166 bin 318 kişi tarafından beğenilmiş ve 148 bin 992 kez retweetlenmiş. Toplam sayılar incelenen gün sayısına bölündüğünde: LGBT ile ilgili günlük ortalama 2 bin 675 tweet’in paylaşıldığı; bireysel paylaşımcı sayısının 2 bin 673 olduğu ve bu tweet'lerin ortalama 16** kez beğenildiği ve 2** kez de retweetlendiği hesaplanmış.
Duygu Analizi
Yapılan duygu analizine göreyse; ülkemizdeki LGBT ile ilgili tweet'lerin ezici çoğunluğu (%69.5'i) negatifken, dörtte birinden az bir kısmı (%23.3'ü) nötr ve en küçük kısmıysa (%7.2'si) pozitifmiş.
Temalar
Söz konusu tweet’ler içerik bakımından analiz edildiğindeyse şu yedi tema öne çıkmış: LGBTİ+ Kulübü; Terör ve Terör Örgütü Üyeliği; Sapkınlık, Hastalık, Ahlaksızlık; Tarih İçinde Varlık; Dini Referanslar; Hakaretler; ve Aşağılama.
Sonuca gelirsek
Araştırmacılar bu analizlere bakarak “Türkiye'de LGBTİ+ karşıtı nefret söyleminin hem nitelik hem de miktar açısından dikkate değer seviyede olduğu”nu ifade etmişler. Ve eklemişler: “LGBTİ+ bireyler, aşırı zihinsel sıkıntı ve bozukluk riski altında olduklarından, sosyal medyada stresi hafifleten ve zihinsel sağlığa katkıda bulunan faktörleri anlamak önemlidir.”
Çalışmanın orijinal haline buradan ulaşabilirsiniz.
Yorum
Benim söyleyeceğim şey ise sosyal medyada nefretin çok kolay yayılabileceği ve bu konuda dikkatli olunması gerektiği. Özellikle; ‘nefrete maruz kalan kişinin yazılan şeyleri salt bir cümle olarak değerlendirmeyip bunun fiziksel olasılıklarına dayalı endişe de hissedebileceği’ mutlaka göz önünde bulundurulmalıdır, diye düşünüyorum.
Böyle durumlarda, ülkemizdeki LGBTİ+ dostu kişi ya da toplulukların doğru yönlendirme yapması ve saldırıya maruz kalan kişilere güvence vermesi de önemli görünüyor.
Hepinize esenlik, sabır ve hoşgörü dolu günler dilerim.
Dayanışmayla,
*Okuyuculara kolaylık olması için verilerdeki standart sapmaları göstermedim.
** 15.66 olan değeri 16 olarak, 1.93 olan değeri de 2 şeklinde yuvarladım.
*** KaosGL.org Gökkuşağı Forumu’nda yayınlanan yazı ve çizimlerden yazarları ve çizerleri sorumludur. Yazının ya da çizginin KaosGL.org’ta yayınlanmış olması köşe yazılarındaki veya çizimlerdeki görüşlerin KaosGL.org’un görüşlerini yansıttığı anlamına gelmemektedir.
Etiketler: insan hakları, medya, nefret suçları