10/01/2011 | Yazar: Osman Bulugil

Son 20 yılda futboldaki gelişmelerin, stoperlerin görev anlayışları üzerinde önemli etkileri oldu.

Son 20 yılda futboldaki gelişmelerin, stoperlerin görev anlayışları üzerinde önemli etkileri oldu. Günümüzde kulüpler geriden oyun kurabilen ve daha iyi tekniğe sahip stoperleri tercih ediyor. Takımların genelde dörtlü defans oynaması, stoperlerin en azından birinin geriden oyun kurma becerisine sahip olmasını gerektiriyor. İki kesici stoperle oynamak oyun kurma yükünü tamamen orta saha oyuncularına bırakmak anlamına geliyor. Bu da çıkarken top kaptırma riskinizi artırıyor. Çünkü geriden oyunu iyi başlatamadığınızda pres yapan rakiplere karşı çok zorlanırsınız. Bu açıdan dörtlü defans oynayan takımların stoperlerinden biri, geriden oyun kurabilen, dikine paslar atabilen ve baskı altında topu kaybetmeme özelliklerine sahip olması gerekiyor.
 
Türkiye’de takımlara bakarsak çoğunlukla çıkarken kaybedilen toplardan dolayı gol yediklerini görürüz. Geriden oyun kurabilen stoper sayısı çok az ve bu özelliğe sahip oyuncular da büyük takımlarda oynuyor. Bu tip stoperleri transfer etmek neredeyse imkansız. Kulüplerin kendi altyapılarından bu tip stoper yetiştirmeleri en doğrusu olacaktır. Geriden oyun kurabilen oyuncular arsında bugün en önde gelen oyuncu Pique.
 
2000’li yıllarda Galatasaray’ın başarılarında en önemli rollerden birine sahip olan Popescu da geriden oyun kurabilme, dikine skor yaratan paslar atabilme özelliklerine sahipti. Popescu’nun bu özelliği sayesinde Galatasaray orta sahada Okan, Emre, Suat üçlüsüyle ileride rahatça pres yapabiliyordu. Orta sahanın ortasında oynayan Suat oyun kurmak için geriye gelmek zorunda kalmıyor, bu görevi Popescu rahatça yapabiliyordu. Popescu’nun geriden attığı pasları forvet hattı kaybetse bile Okan, Emre, Suat hemen baskı yapıp topu rahatça kazanabiliyorlardı. Kesici stoper görevini de Bülent üsleniyordu. Bu yönüyle Galatasaray ideal stoper modeline sahipti ve bu, başarılarda önemli rol oynadı.

Günümüz futbolunda birçok takım defans hattını neredeyse orta saha çizgisine kadar çıkarıyor. Bu anlayış geriden oyun kurabilmenin yanında stoperler arasında kalite farkını ortaya koyan özelliklerden olan hız ve hızlanma özelliklerini öne çıkarıyor. Bu açıdan en azından bir stoperinizin hızlı olması gerekiyor. Yavaş stopere sahipseniz ve defans hattını ileriye çıkarıyorsanız hızlı ve ters kademeye girebilen beklere sahip olmanız gerekiyor.
 
Türkiye’de de takımların en önemli sorunları arasında iyi stopere sahip olmamaları yer alıyor. Bu durum milli takımda da ortaya çıkıyor. Bülent-Alpay ikilisinden bu yana milli takımda stoper sorunu devam ediyor. Milli takımda yavaş stoperlere sahip olduğumuz için defans bloğu her ileri çıktığında rakibin hızlı oyuncuları kalemizde tehlike yaratabiliyor.
 
Özellikle ülkemizde hızlı, geriden oyun kurabilen stoper henüz yetişmedi. Burada en büyük görev altyapılara düşüyor. Stoper oynayan oyuncuları hız, teknik ve oyun zekası anlamında iyi eğitmeleri gerekiyor. Bir alternatif de farklı mevki oyuncularından uygun özellikte olan oyuncuları stoper mevkisinde kullanmak olabilir.


Etiketler: yaşam, spor
İstihdam