24/12/2019 | Yazar: Tuna Semir Akpınar
Gençlere yüklenen anlamlardan ziyade gençlerin kendi gündem edindikleri anlamlar üzerinden tanım yapmak, yüklenen görevlerden ziyade üstlendikleri sorumluluklar üzerinden değerlendirmek ve betimlemek reeli görmek anlamına gelmektedir.
Gençlik kavramı ele alınış şekli ve çalışma üretme yönünden pek çok disiplinin gündemi ve çalışma alanı olmuştur. Türkiye’de ve Dünya’da üzerine en çok söz söylenen konulardan biri haline gelen kavram, psikolojik, kültürel ve sosyolojik yönü olmasının yanı sıra biyolojik ayağı sebebiyle başka çalışma alanlarının da derinlik noktası olarak görülmüştür (genç LGBTİ’ler, genç kadınlar, genç mülteciler vb.). Gençliği tanımlamayı ve üzerine çalışmayı gündem edinen disiplinlerin özellikle sosyal bilimlerde ve eğitim bilimlerinde yüksek oranda oluşunun yanı sıra politik söylemlerde kavramın kendisinin ana akım olması nedeniyle gençlik üzerine homojen bir tanım yapmak mümkün olmamıştır. Türkiye’de yapılan akademik çalışmaların incelemesi de bu durumu nesnel olarak ortaya koymaktadır
Gençlik kavramının, kültürel psikolojik, sosyolojik, biyolojik, ekonomik ve politik bağlamlardan yola çıkarak her başlık altında ayrı ayrı düşünülmesi ve her çalışma başlangıcında tüm bu başlıklarlar altında ayrı ayrı incelenmesi gerekmektedir
Gençlik tanımları incelendiğinde; en esnek yaklaşımların Malekoff ve Curtain tarafından yapıldığı görülmektedir (Malekoff, 2004 akt; Adıgüzel, 2013). Buradaki esneklikten kastedilen genci çok yönlü ele alarak, yukarıda sayılan gençlik tanımının alt dallarında kendi geliştirme ve ilerleme sağlaması, bağımsızlık kazanmasının yanı sıra sosyal işlevselliğe sahip olması şeklinde nitelendirilmiştir.
İncelenen ve eleştirilen tanımların yanı sıra nispeten daha kapsamlı tanımlar ve hepsinin toplamından yola çıkarak bir gençlik tanımında neler olması gerektiğinden ziyade neler olmaması ve gerekli bir tanım yaparken nelere dikkat edilmesi gerektiğini çıkarmak daha mümkünatlı ve sağlıklıdır. Bu durumun sağlayıcısı ölçütü olarak, yapılan gençlik çalışmalarında yürütülen multidisipliner faaliyetler gösterilebilir. Konu bazında çalışma ve çözüm üretmede tek bir yöntem ya da disiplin ile hareket edilmezken, tanımlamada da aynı yaklaşım sergilenmesi bir gereklilik olarak açıkça görülmektedir.
Gençleri ve gençlik kavramını belli bir yaş skalası içinde değerlendirmek hatalı bir yaklaşımdır. Burada yaş aralığını kapsayıcı olmak adına olabildiğince geniş tutmak da pek çok grubu tek bir kriter içinde ele alınmasına dönüşme potansiyeli nedeniyle riskler barındırmaktadır.
Yaş unsurunun yanında, daha öncelikli olarak “kültürel görecelik’’ göz önünde bulundurulmalıdır. Her grubun realitesinin farkına varılmalı, bu bağlamda tanımlanmalı ve çalışılması gerekmektedir. Spesifik özellikleri olarak grupların; sosyo-kültürel değerleri, gündemleri, sorunları üzerinden gençlik gruplarını tematik olarak tanımlamak ve çalışmaları bu şekilde üretebilmek en az yanılma payına sahip kavramsala ulaşabilmek için önemlidir. Burada bahsedilen esas nokta tek büyük toplamda değil özelinde gençliği tanımlak olması gerektiğidir. Heterojen bir yapı olduğunun kabulü, kapsamlı bir ele alış gerekliliğiyle beraber zorlu bir çalışma vaad ediyor olsa da doğru ve tam tanım açısından anahtar niteliği taşımaktadır.
Beklentisel bir yaklaşım içersinde olmamak ve gençleri görev odaklı bir şekilde ele almamak önemli unsurlardan bir diğeridir. Tarih boyunca pek çok devlet politikasında bunun aksi yönde gençlik tanımları ve politikaları olduğu görülmüştür
En nihayetinde kendi tanımını kendisini yapıyor olabilmesi, bu tanımı destekleyici çalışmaları gerçekleştirebilmesi için talep ettiği ölçüde güçlendirilmesi; yapılacak olan çalışmaların nihayetinde dönemi için en mutlak bilgiyi verme potansiyeli taşımaktadır.
İnsanlar, gençler ve dolayısıyla gençlik kavramı değişen ve dönüşen bir kavramdır. Stabil ve standart olarak kalmasını beklemek bir hayaldir. Bu nedenle yapılan çalışmalar ve anlamlandırmalar sürekli olarak incelenmeli ve her aşamasında değişen trendler, altkültürler ve yapılar incelenmelidir. Mevcut dönüşümler iyi analiz edilmeli ve değişime karşı ayak diretilmemelidir.
*Bu yazı ilk olarak Kaos GL dergisinin “Gençlik” dosya konulu 168. sayısında yayınlanmıştır. Dergiye; online aboneler dergi websitesinden ulaşabilir. Dergiyi internetten satın almak için ise Notabene Yayınları ile iletişime geçebilirsiniz.
**KaosGL.org Gökkuşağı Forumu’nda yayınlanan yazılardan yazarları sorumludur. Yazının KaosGL.org’ta yayınlanmış olması köşe yazılarındaki görüşlerin KaosGL.org’un görüşlerini yansıttığı anlamına gelmemektedir.
Kaynakça
Adıgüzel, İ. B. (2013). Erasmus Programına Katılan Gençlerin Türkiye'deki ve Gittikleri Ülkelerdeki Gençlere ve Gençlik Hizmetlerine İlişkin Görüşleri.
Baran, A. G. (2013, Ocak). Genç ve Gençlik: Sosyolojik Bakış. Gençlik Araştırmaları Dergisi, 1(1).
Bouthoul, G. (1997). Le Phénomène Guerre. (A. T. Kışlalı, Çev.) Ankara: İmge Kitapevi.
Certel, E. (2010). Gençlik ve Sosyal Gelişim: Gençlik Örgütlerine Katılan Gençlerle Bir Araştırma. s. 3.
Lüküslü, D. (2009). Türkiye'de ''Gençlik Miti'' 1980 Sonrası Türkiye Gençliği. İstanbul: İletişim Yayınları.
Malekoff, A. (2004). Strengths Based Group Work with Children and Adolescents.
Simon, F. (1984). The Sociology of Youth Lancashire: Causway Books.
Yaman, Ö. M. (2013, Eylül). Türkiye'de Gençlik Çalışmalarına Dair Bibliyografik Bir Değerlendirme. Alternatif Politika, 5(2).
Yaman, Ö. M. (2013, Eylül). Türkiye’de Gençlik Sosyolojisi Çalışmalarına Dair Bibliyografik Bir Değerlendirme . Alternatif Politika, 5(2).
Yolcu, S. (2014). Türkiye'de Bir Politik Özne Olarak Gençliğin İnşası (1930 - 1946). İstanbul Üniversitesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Anabilim Dalı.
Etiketler: insan hakları, sosyal hizmet