20/02/2009 | Yazar: Yasin Erkaymaz

Belirli sürelerde HIV ile ilgili bir test yaptırmak gibi bir alışkanlığımız ne yazık ki yok denecek kadar az.

Belirli sürelerde HIV ile ilgili bir test yaptırmak gibi bir alışkanlığımız ne yazık ki yok denecek kadar az. Bunun nedenlerinden birisi HIV/AIDS konusunu hâlâ çok uzaklarımızda görmemiz ve test yaptırdığımızda test sonucunun pozitif gelmesi halinde, test yaptırdığımız kurum başta olmak üzere; tedavi alınan sağlık kurumu, aile, sosyal hayat, iş hayatı gibi noktalarda karşılaşılacak ayrımcılık ve damgalamaların bütününde ortaya çıkan dışlanmaya maruz kalınacağını düşünmek.

HIV tanısını almak, bahsettiğim konular ve kişinin HIV/AIDS ile bilgisinin yetersizliği nedeniyle ölümcül bir hastalığa yakalandığını düşünmesinden dolayı son derece travmatik bir hal alıyor. İlk tanı sürecinde kişinin bu travmayı yaşarken aynı zamanda ayrımcı ve damgalama üzerine kurulan bir yaklaşımla karşılaşması kişiyi tedaviyi ret etmeye kadar götürebiliyor. Yani aslında HIV’ in kendisi değil, yaşanan bu olumsuz yaklaşımlar nedeniyle kişi çok daha büyük zarar görebiliyor.
 
HIV ile yaşayanların en çok ihlale uğradıkları alanlardan birisi sağlık sektörü. Yani yaşamlarını devam ettirmek için yardım almaları gereken kurumlar. Alanında uzman olan ve HIV takibi yapan enfeksiyon hekimlerinin bile, diğer bulaşıcı enfeksiyonlara sahip hastalarına yaklaşımları ile HIV pozitif bireylere yaklaşımlarının daha farklı olduğunu görüyoruz zaman zaman. Hasta hekim ilişkisinin son derece önemli olduğu HIV tedavisinde, konun uzmanı olan kişinin yaklaşım tarzının ayrımcı olması ne kadar kabul edilebilir ki… İşte bu ve benzeri bir çok nedenden dolayı kişiler karşılaşacakları olumsuzlukları yaşamamak için test olmaktan çekiniyorlar.
 
HIV testi öncesinde ve sonrasında kişiye danışmanlık verilmelidir. Yani HIV nedir? Nasıl bulaşır? Vücudu nasıl etkiler? Test sonucu Negatif geldikten sonraki hayatında nelere dikkat etmeli? Sonuç pozitif gelirse bunun doğrulaması yapılmadan kesinlik kazanmayacağı? Tedavisi ne şekilde olur? Bu konular çerçevesinde bir danışmanlık alınmadan HIV testi yaptıran ve  sonucunun pozitif olduğunu öğrenen bir kişinin yaşayacağı travma süreci kişiyi hayatından vazgeçmeye kadar götürebiliyor ne yazık ki… HIV testi yaptırmak istediğinizde lütfen öncesinde bir danışmanlık verip vermediklerini sorun. Günümüzde bir çok özel laboratuar HIV testi yapmaktadır fakat bir çoğunda öncesinde ve sonrasında danışmanlık hizmeti verilmemekte hatta kişilere test sonuçlarının telefonda söylendiği durumlar bile yaşıyoruz.

HIV testinin sonucu yüz yüze söylenmeli ve odada test sahibinin izni olmadığı sürece 3. bir kişi bulunmamalı ve sonuç kişi dışında diğer çalışanlarla paylaşılmamalıdır. Yani test sonucu pozitif olan bir kişi ile karşılaşan sağlık çalışanı bunu sekretere, hemşireye ya da üçüncü bir kişi ile paylaşmamalıdır. Bunun olması demek kişinin mahremiyet hakkını ihlali anlamına gelir. Sağlık çalışanlarının gizlilik ve sır tutma sorumlulukları vardır. Yani herhangi bir test ya da tedavi de olabilir, siz izin vermedikçe ailenizden birisi bile olsa bunu paylaşamaz.
 
HIV testi yaptırmaya gittiğinizde gerçek isim ve soy isminizi söylemek zorunda değilsiniz. Eğer Israrla bunu öğrenmek isteyen bir çalışan ile karşı karşıya gelirseniz ve isim vermeme konusunda ikna edemezseniz, kurumun yönetimi ile görüşmek istediğinizi söyleyin çünkü HIV testi yaptırmak için gerçek isminizi vermeme hakkınız vardır.
 
HIV testi yaptırmak istediğinizde bile bazen bakışlar değişebiliyor ve hatta ‘Neden bu testi yaptırıyorsunuz’ diye soran çalışanlarla bile karşılaşabiliyorsunuz. Çalışan personelin görevi dışında, sizden bilgi almak istemesi sizi tedirgin etmesin çünkü hiçbir açıklama yapmak ile mükellef değilsiniz. 
    


Etiketler: insan hakları, sağlık
İstihdam