20/08/2010 | Yazar: Erkan Altay

Bu kadar kolay mı?

Bu kadar kolay mı? Bütün gericiler, eşcinsel düşmanları, ‘kadın-erkek birbirinin tamamlayıcısıdır, eşit değidir.’ zihniyeti, tek yürek olmuş evet propagandası yapıyor ve bir kısım eşcinseler de -ki gayet ele gelir bir kısım- bu oyuna alet oluyorlar. Neler gördük de buna inanamıyorum artık... Balık hafızalılık mı desem, yoksa direkt sazan türüne mi işaret etsem kararsızım. En iyisi ikisini de yapmayayım. Kimbilir belki de hak ettiğimiz gibi yönetiliyoruzdur aslında?
 
Öncelikle şu konuda anlaşalım. Evet, çıktığı zaman, yüksek mahkemeler AKP’nin eline geçecektir. Direkt ve dolaylı yoldan atadıkları insanlar ile kendi yargılarını yaratacaklardır. Yani artık ne isterlerse yapabilecekler, bunu engelleyecek hiçbir kurum kalmayacaktır.
 
Peki, şu anki zihniyet nasıl? AKP’ye belli ölçüde muhalif cumhuriyet yüksek hakimleri… Hatasızlar mı? Hayır… Peki bunun alternatifi AKP’nin gökten inme anayasası mı? Asla.
 
Peki. Bir iddia var. Eğer bundan evet çıkmazsa bir daha asla yeni anayasa yapılamazmış... Palavra! Neden yapılamasın? Bu bir başlangıç olacakmış. Peh!
 
Zaten uzlaşma ile yeni anayasa yapılması ihtiyacı olduğu her kesim tarafından kabul edilmiş durumda. Burada Hayır denilecek olan, sivil diktadır. Bunun dışında gericilerin anayasasını neden kabul edelim? Hayır dersek eskisine neden Evet demiş olalım? Eskisi zaten yerinde duruyor. Yerinde duran şeye evet demiş olmamız mümkün mü? Zaten o yerinde duruyor. Bizim HAYIR’ımız hayır’dır. Eskiden olan şeye niye evet demiş olalım? Boykot sadece evet’çilerin salt çoğunluk hesabına yarar falan, talan hesabı...
 
Anayasa mahkemesine Cumburbaşkanının atadıdığı yedek üyenin videoları dolaşıyor Facebook’da. Sakallar şekilli, haram, helal konferansı veriyor. Bu insan, Evet’le birlikte asil üye olacak. Bu mu demokrasi, ilerleleme?
 
12 EYLÜL ile en ufak bir hesaplaşma yok. En ibretlik örnek YÖK yerinde duruyor çünkü diktalarının eline geçti, zamanaşımı var diye de bir darbeci er kişi yargılanmayacak... Bunlar ele geçirdikleri yerleri kale yaptılar bir daha dokundurtmuyorlar. Yüksek mahkemelere doldurdukları insanları mı geri çıkaracaklar seneye bir daha anayasa yapıp? Hadi canım oradan!
 
Zaten iktidardaki ‘Pakkardeşler’ kanun önerilerini reddetmişlerdi önceden de, darbecilerin yargılanması ile ilgili olan.. Ne şimdi değişen? Duyamıyorum nedir? Alo ses gelmiyor? Kimse yok mu?’Deniz Feneri’gelsin lütfen göremiyorum. Pardon daha karanlık oldu.
 
Paket olarak yedirecekler bize, biz de kabul etmek zorundayız yani? Kavaf’ı protesto edeceğiz. Sonra da onun alkışlarla meclisten geçirdiği Anayasa Mahkemesi, HSYK değişikliklerini destekleyip, onu mutlu edeceğiz? Çevirin kazığı yanmasın.
 
Eşcinsellerin bazıları evet deme aşığı... Kardeşim! Bu hükümetin piyonu valiler derneklerimizin kapanması için davalar açmadılar mı? Aşağıdaki mahkemeler bunu kabul ettiler kapansın diye (bence iktidar kadrolaşmasının somut örneği bu da), yüksek mahkemeler iyi-kötü karşı çıkmadı mı? Şimdi derneklerimizi kapatsınlar diye mi evet diyeceğiz? Bu mu ilerleme? Pes...
 
Bütün yandaş medyanın, gericilerin, Vakit denilen gaste’nin ve türlerinin ağızlarından salyalar akarak Evet dedikleri ve bunun için propaganda yaptıkları Anayasaya bir eşcinsel nasıl evet der ya da boykot ederek evet ağırlığını salt çoğunluktan yana bırakabilir? Bunun mantığı, izahı nedir?
 
Bizi karanlıklarında boğmak isteyen zihniyetle, hele hele eşcinsel hakları için de mücadele verdiğini söyleyen kişilerin adeta kol kola ‘halay’ çekmeleri anlamına gelecek bu rezilliği midem kaldırmıyor.
 
Ne demişti Sezen Aksu? ‘Açılımı desteklememek, iki cihanda lekeli olmaktır’ falan... Ben de katılmıştım. Açılımı destekleyengil olarak... Sonra AKP’nin masa başı, krallık anayasasına da evet dediğini açıkladı. İçeriğine baktı mı merak ediyorum o anayasa taslağının... Yoksa hükümetin dediği herşeye evet demeye mi ayarlı? Yine merak arz ediyorum, evet çıkınca kısa sürede yaşadığımız sivil darbe baskıları altında bu rezillikleri görüp özellikle ‘liberal’ kesimden arkadaşlar iki cihanda kına yakacaklar mı?


Etiketler: yaşam, siyaset
İstihdam