28/10/2021 | Yazar: Belgin Günay

Herkes için, yaşlılık sağlık sorunlarının daha da arttığı bir dönem. Bu interseksler için onlara travmalar yaşatan doktorlarla daha fazla görüşmeleri gerekeceği, o travmaların yaşandığı hastanelerde daha fazla vakit geçirecekleri anlamına geliyor.

İnterseks ve yaşlanma ya da travma ile yaşlanmak Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

26 Ekim İnterseks Farkındalık Günü ile 8 Kasım İnterseks Dayanışma Günü'ne KaosGL.org ve İnter Dayanışma olarak güçlerimizi birleştirdik ve bu sene de sosyal medya kampanyasına başladık. 8 Kasım’a kadar her gün yeni içeriklerle karşınızdayız. Takipte kalın!

İnterseks meselesi bugüne dek sosyal, politik, psikolojik ve biyomedikal açıdan eskiye göre daha çok konuşulur olsa da, hala hiçbir dilde neredeyse hiçbir kaynağa ulaşamadığınız, gölgede kalan bir kısmı var: bir interseks olarak yaşlanmak.

Çoğunlukla tıbbileştirilerek ele alınan interseks meselesi, bu nedenle hak savunuculuğu bakımından da rıza dışı tıbbi uygulamaların yoğunlaştığı çocukluk ve ergenlik yıllarına odaklanıyor. İnterseksin LGBT+ ile kesişimi ve dayanışmasına baktığımızda ise özellikle geçmiş yıllarda yazar Iain Morland’in “kuir hedonistik aktivizm” olarak tanımladığı, kuir bireylerin meselelerinin (Aşk Aşktır sloganının da buradaki payını yadsımayalım) aşk, flört ve cinselliğe indirgendiği, “artık bu alanlarda var olmadığı” düşünülen yaşlıların da tamamen dışarıda bırakıldığı bir aktivizm tarzı görüyorduk. Bu aktivizm yaklaşımı çok farklı alanlarda sorunları, beklentileri ve ihtiyaçları olan interseks bireylere bir şey katamıyordu.

Şimdi LGBT+ hak savunucuları bu yaklaşımdan çıkarak yaşlılık çalışmaları, iklim değişikliği, kuir kişilerin ekonomik sıkıntıları ve eğitim gibi alanlara da açıldıkça, bu grup içerisinde genellikle daha az görünür olan interseksler için de bu alanlarda konuşma fırsatı oluşmaya başlıyor.

17 Mayıs Derneği’nin yaşlılık çalışmalarına başlaması ve interseksleri de bu çalışmalara dahil etmesi, Türkiye özelinde biz interseks aktivistlerini de yaşlılıkla ilgili daha çok düşünmeye yöneltti. 26 Ekim İnterseks Dayanışma Günü’nün hemen öncesinde derneğin yaşlılık çalışmaları için bir araya gelerek bizlerin de bu alandaki görüşlerini ve taleplerini dinlemesi, bu yılki interseks haftalarında ilk kez diğer meselelerle birlikte yaşlanmayı da gündeme almamız gerektiğine işaretti.

Kendi deneyimimden yola çıkacak olursam; ansiklopedilere, interseks ile ilgili kaynaklara baktığınız zaman çoğunlukla interseksin tıbbi yönden ele alındığını görüyorsunuz ve eskimiş bilgilerle dolu ya da kişisel farklılıkları, çevresel koşulları, bakımı vs dikkate almayan metinlerde “şu interseks durumunda ömür beklentisi bir miktar daha kısadır”, “şu interseks durumunda 30’lu yaşlardan sonra rahim kanseri riski çok yüksektir” gibi ifadelerle karşılaşabiliyorsunuz ve bunlar sizi zaman zaman dehşete sürükleyebiliyor. Bunlar aslında çok da detaylı ve fazla bilimsel çalışmaya dayanmıyor olabiliyor, zira interseks hakkında yeterince çalışma yok. Ayrıca sağlık riskleri aslında diğer insanların ortalamasından anlamlı derecede farklı olmasa bile söz konusu interseks olunca daha fazla tıbbileştirerek, daha dramatize edilerek aktarılabiliyor. Ben de tıp ya da biyoloji konusunda uzman olmayan birisi olarak, çoğu zaman bunları anlayacak yeterli bilgim olmadan okuyup yanlış yorumlamış olabilirim. Sonuç olarak ilk kez 50 yaşını geçmiş sağlıklı ve hayatta bir interseksle karşılaştığımda bir mucize görmüş gibi hissetmiştim. Yaşlanmakta olan ya da yaşlılığından korkan intersekslere demek isterim ki; siz tıbbi birer vakadan ibaret değilsiniz, nasıl ki diğer cinsiyetlerin de üreme sistemleri ya da biyolojik durumlarıyla ilgili sağlık sorunları olabiliyorsa sizin de olabilir, bu sizin “bozuk” ve “kısa ömürlü” olduğunuz anlamına gelmez. Siz yeter ki kendinize iyi bakmak için elinizden geleni yapın ve hayatın tadını çıkartmaya çalışın.

Hayata geç kalma hissi

İnterseks ve yaşlanma dendiğinde benim ilk aklıma gelen şey “travma ile yaşlanan birey”. Bir çoğu rıza dışı tıbbi uygulamalar, çocuk istismarı, dışlanma, yalanlar ve utanç ile büyütülme gibi travmalar yaşayan interseks bireyler, hayata çoğu zaman geriden katılıyor. Diğer insanların çok daha genç yaşlarda yaşadığı gelişmeler ya da aşamalar interseks bireyler için geç geliyor ya da hiç yaşanmıyor. Bir birey olarak kendini inşa etme şansına erişimi daha kısıtlı olan interseksler hem topumsal hem ruhsal konumları itibariyle kendilerini hala çocuk gibi hissederken birdenbire yaşlanmanın getirdiği değişimlerle karşı karşıya kalıyor.

Bir romantik ilişki, cinsel arayışlar ve keşifler, geçmişiyle ve ailesiyle hesaplaşıp bagajını hafifleterek yetişkinliğe adım atmak, kariyer yapmak, araba veya ev sahibi olmak, evlenmek, çocuk sahibi olmak, bunların tümü intersekslerin daha geç ya da daha zor yaşadıkları ya da hiç erişemedikleri şeyler. Bu kısıtlılığın sebebiyse interseks olmak değil, toplumun intersekse yaklaşımı ve yaşattıkları.

İntersekslerin geçmiş tıbbi belgelerine erişmekte yaşadıkları sorunlar, cinsiyet geçişi yapmak istediklerinde, resmi belgelerinde değişiklik yapmak istediklerinde ya da herhangi bir konuda yasal tanınırlık almak istediklerinde karşılaştıkları engeller de onların hayatlarına devam etmeleri önünde engel teşkil eden sorunlar arasında.

Yalnızlaşma ve kısıtlanma

Rıza dışı ameliyatlar kişide hem psikolojik hem fiziksel izler bırakıyor. Kısırlaştırma da bu izlerden birisi, interseks bireylerin pek çoğu doğuştan üreme yetisine sahip olmasa da bazılarında bu yeti var ancak doktorların toplumsal beklentileri düşünerek yaptıkları “normalleştirme ameliyatları” kısırlaşma ile sonuçlanabiliyor. Evlat edinme, taşıyıcı annelik ve başka yollarla çocuk sahibi olmakla ilgili mevzuat da bilindiği gibi hiç LGBTİ+ dostu olmadığı, ayrıca çocuk sahibi olmak için evlilik beklentisinde olan bir toplum olduğumuz ve evlilik alanında da LGBTİ+ dostu yasalara sahip olmadığımız için, interseksler pek çok diğer kişinin aksine yaşlılıkta onlara bakım verecek bir çocukları olmadan, yalnız kalıyor. Öte yandan, evlilik kurumu içine girmeyen ve çocuğu olmayan bir interseks birey, yaşını aldıkça kendi yaşlanan ebeveynlerinin bakımını üstlenmek durumunda da kalabiliyor. Rıza dışı tıbbi süreçlere ebeveynleri tarafından yönlendirilmiş bir interseks birey için bu toplumun genelinden daha da karmaşık bir bakım verme kaygısına yol açabiliyor.

Ergenlikte sürekli gizlilik içinde yaşayan, geniş ailesine, akrabalarına açılamayan bir interseksin hayatının ilerleyen yıllarında da yalnız kalmayacağı şekilde yakın ve sıcak akraba ilişkileri olamayabiliyor. İnterseksin çoğu zaman LGBT+ ile ilişkilendirilmesi, LGBT+’nın ise toplum tarafından ahlaksız ya da aykırı bir grup olarak görülmesi, daha yoksul ya da geri kalmış toplum kesimleri içinde doğmuş ve yetişmiş bazı interseks bireylerin interseks örgütlenmelerinden uzak durmasına yol açabiliyor. Bu soyutlanma kendisini hasta olarak gören toplumsal bakışı içselleştirmek ve utançla yaşamak anlamına da gelebiliyor.

Yaşlıların toplumda “cinselliksiz” olarak görülmesi yaygın ve yanlış bir tutum. İnterseks bireyler sadece yaşlılıkta değil en başından beri normatif cinsellik için bir tehdit ya da cinselliksiz varlıklar olarak görülüyor. Bu, interseks görünmezliği ve toplumdaki önyargılar nedeniyle interseks bireyler için flörtü ve cinselliği daha da zor hale getiriyor. Yaşlılık da buna eklendiğinde, yaşlanan interseksler yalnız ve içe dönük bir hayata mahkum kalabiliyor.

Sağlık sorunları

Yine rıza dışı ameliyatlar ve hormon replasmanı konusu intersekslerin yaşlılığında pek çok karmaşaya ve sağlık sorununa yol açıyor. Zorla atanan cinsiyet için yapılan rıza dışı ameliyatlarda “istenmeyen” hormonları üretebilecek tüm üreme organlarının alınması nedeniyle, daha açık söylemek gerekirse özellikle zorla kadın olarak atanacak intersekslerde testosteron üretebilecek gonadların alınması nedeniyle, interseksler genç yaşlardan itibaren sürekli hormon replasmanına mahkum oluyor ve çok ciddi osteoporoz (kemik erimesi) riskiyle karşı karşıya kalıyor. Bu durum yaşlılıkta hareket kabiliyetini engelleyecek seviyeye kadar gelebiliyor. ABD’de yapılan bir çalışmaya göre, araştırmaya katılan interseks bireyler arasında en sık görülen kronik sağlık sorunları %27.3 ile astım, yine aynı oranda artrit, gut, lupus ve fibromiyalji, %24.7 oranında hipertansiyon ve %22.7 ile osteoporoz. Yaş yükseldikçe osteoporoz ve hipertansiyon bildiren bireylerin sayısının arttığı görüldü. Çalışmaya katılanların üçte birinden fazlası yaştan bağımsız olarak genel sağlık durumunu “kötü” olarak niteledi. Ciddi konsantrasyon ve hafıza ve karar alma güçlükleri bildirenlerin oranı genç katılımcılar arasında dahi %50’lere ulaştı. Bu da daha sonra bakacağımız ruhsal sağlık sorunlarına da bağlanabilir.

Hormon replasmanı ise ayrı bir mesele. Kemik erimesi ve başka oluşabilecek sorunlara karşı uygulanan ömür boyu hormon replasmanının intersekslerde ne gibi olumsuz etkiler yaratabileceğine ilişkin yeterince veri ve bilimsel çalışma yok. Hormon replasmanının yan etkilerinin yanı sıra, eğer yasal olarak trans geçiş sürecine girmiş bir interseks birey değilseniz, “Ben şunu değil diğer hormonu almak istiyorum ya da ikisini birlikte almak istiyorum” demek gibi bir şansınız da yok. Yani diyelim ki zorla kadın atandınız, daha sonra kendinizi tanıdınız, bilinçlendiniz, non binary olarak açıldınız ve östrojen almak istemiyorsunuz ama testosteron da almak istemiyorsunuz. Öte yandan herhangi bir hormon almazsanız sağlık sorunlarınız olabilir ancak böyle bir durumda sizi dinleyecek, ciddiye alacak, size özel seçenekler sunabilecek doktorlara da erişiminiz olamayabiliyor. Doktor ve hastane korkusu interseksler için sadece geçmiş travmalar ile ilgili değil, interseks bireyler bu durumlarıyla ilgili olmayan herhangi bir sağlık sorunu için bir tıp kuruluşuna gittiklerinde de hayatlarının her döneminde dışlanma, aşağılanma ya da utandırılma ile karşılaşabiliyor.

Herkes için, yaşlılık sağlık sorunlarının daha da arttığı bir dönem. Bu interseksler için onlara travmalar yaşatan doktorlarla daha fazla görüşmeleri gerekeceği, o travmaların yaşandığı hastanelerde daha fazla vakit geçirecekleri anlamına geliyor. Çoğu zaman interseksler doktorlarla karşılaşmamak için ölüm kalım noktasına gelene kadar sağlık sorunlarını erteliyor, bu da yaşlılıktaki yaşam kalitesini ciddi ölçüde etkileyebilecek bir risk faktörü. Özellikle kronik hastalıkları olan ve düzenli doktor kontrolüne gitmesi gereken interseks bireylerde bunu aksatmaları halinde yaşam beklentisi düşebiliyor.

Ruhsal sorunlar

Pek çok interseks birey kasıtlı sakatlama, beden bütünlüğüne yönelik saldırı ve cinsel istismardan hayatta kalan kişiler. Çoğu zaman yanlış tıbbi muamele, istismar, vücut disforisi, toplumsal beklentiler uğruna aile tarafından ihanet, suskunluk ve utanç ile yetişen interseks bireyler post travmatik stres bozukluğu ile yaşayabiliyor. Post travmatik stres bozukluğunun DNA üzerinde etki ettiğini ve yaşlanmayı hızlandırarak ömrü kısalttığını iddia eden bilimsel çalışmalar mevcut. Post travmatik stres bozukluğunda görülebilen uyku güçlükleri, konsantrasyon güçlükleri, sinirlilik hali, öfke patlamaları, saldırgan davranışlar, aşırı derecede suçluluk veya utanç hissi, alkol bağımlılığı, küçük şeylerden tetiklenerek travma yaratan olayları tekrar tekrar hatırlamak gibi semptomlar da hayat kalitesini düşürüyor. İhmal edilmiş ruh ve beden sağlığını da buna kattığınızda ortaya umut verici bir tablo çıkmıyor.

İnterseks bireylerin toplum ortalamasından ve diğer LGBT+ grupların ortalamasından daha yüksek oranda psikolojik sorunlar yaşadıkları çalışmalarla ortaya konmuş durumda. Ailenin çocuklarında bir çeşitlilik ya da farklılık olduğunu hissederek danışmanlık almak üzere uzmanlara gitmesiyle birlikte, interseksin tıbbileştirilmesi süreci başlıyor ve bu andan itibaren aileye ve interseks bireye yeterli psikolojik ve sosyal destek sağlanmaması, konunun kimlikten bağımsız tamamen tıbbi bir mesele, basit bir bademcik iltihabı ve bademcik ameliyatı gibi görülmesi ileride giderek büyüyecek sorunların tohumlarını atıyor. İnterseks bireyler ilerideki yaşamlarında doktorlarla karşılaşmaktan kaçındıkları gibi, psikolojik destek almaktan da ayrımcılık ve anlaşılamama korkusu nedeniyle kaçınabiliyor. Destek almak isteler bile erişimleri daha zor oluyor ve olumlayıcı ya da ayrımcı olmayan destek bulmaları mümkün olmayabiliyor.

ABD’de yapılan çalışmaya göre, tüm interseks katılımcıların %61.1’i depresyon tanısı aldıklarını, %62.6’sı anksiyete tanısı aldıklarını, %40.9’u ise travma sonrası stres bozukluğu yaşadıklarını belirtti. Tanı konulmamış ancak bu soruna sahip kişiler de katıldığında ve katılımcıların tümünün rıza dışı cerrahi müdahale görmemiş olabileceği düşünüldüğünde, travma sonrası stres bozukluğu yaşayanların oranının çok daha yüksek olabileceği söylenebilir. Aynı çalışmada intihar düşüncelerine kapılan ancak girişimde bulunmayan intersekslerin %28.6, girişimde bulunan ancak ölmek istemediğini söyleyenlerin %10.1, girişimde bulunan ve gerçekten ölmek istediklerini belirtenlerin oranı %21.7 olarak saptandı. Bu oranlarda yaşla birlikte ciddi bir artış ya da azalma olmadığı görüldü. Yani gençlikte intihar düşünceleri olan interseks bireyler yaşlılıklarında da aynı ruhsal sorunları yaşamaya devam edebiliyor.

Gelir ve istihdam

Diğer ayrımcılık biçimleriyle birlikte, interseksin patolojize ediliyor oluşu, interseks insanların iş bulma potansiyelini ve yeterli gelire ulaşma şansını da olumsuz etkiliyor.

Avustralya'da yapılan bir araştırma interseks katılımcıların %40'ının 20.000 Avustralya dolarından daha az bir gelirle yaşadığını ortaya koydu. Fazla mesai ve ikramiyeler dahil edildiğinde, Avustralya'da ortalama yıllık ücret, o sırada yılda 80.054 Avustralya dolarıydı. Araştırmaya katılan intersekslerin sadece %10'undan azı bu ortalama yıllık ücretten daha fazlasını kazandıklarını belirttiler.

Avrupa'da yapılan bir araştırma ise, bir interseks kişinin de bulunduğu hanelerin %51'inin geçimini sağlamakta zorlandığını ortaya koydu. İntersekslerin %27'si iş ararken ayrımcılığa maruz kaldıklarını ve %32'si iş yerinde çalışırken ayrımcılığa uğradıklarını belirtti. Yine interseks katılımcıların %29'u yaşamları boyunca sürekli barınma sorunları yaşadıklarını, % 5'i bazı dönemler başlarının üzerinde herhangi bir çatı olmadan dışarıda kaldıklarını belirtti.

Yaşlılık artık çalışamadığınız bir dönem olduğu ve sağlık sorunlarınızın giderlerinizi artırma ihtimalinin bulunduğu bir dönem. Dolayısıyla eğitim ve istihdama sınırlı erişimi bulunan, sağlık sorunları ve psikolojik travmalar yaşayan interseks bireylerin daha sonraki yaşamlarında yoksul olma ihtimali toplumun geneline göre daha yüksek. Bu olumsuzluklar interseks yaşlıların rahat bir emeklilik yaşama ve uygun tıbbi bakım alma şansını etkiliyor.

Çözüm önerileri

İntersekslere bakım ve hizmet veren meslek gruplarının eğitimi, toplumda interseks farkındalığının artırılması, yasal tanınırlık ve korunma için hukuki mücadelenin yükseltilmesi ve bunların tümü için örgütlenme en önemli çözüm önerisi olarak karşımıza çıkıyor.

Örgütlenme ve dayanışma, yaşlanan interseks ve LGBT+ bireylerin yalnız kalmadan hem mücadelelerini sürdürebilecekleri hem de dostluklar kurabilecekleri ağlar oluşturmak kaliteli bir yaşlılık geçirme şansını ve ortalama ömür beklentisini ciddi bir şekilde artırabilir. Bu ağlar yaşlanan bireylere yeni hobiler kazandırmak, sosyalleşmelerini desteklemek, sağlık sorunları için danışmanlık vermek gibi pek çok alanda destek verebilir. Yaşlanan intersekslere bedenini daha çok sevmek, yaşlanma gerçeğini kabullenmek, geçmiş travmalarının etkilerini hafifletmek ve kalan yaşamının tadını çıkartmaya çalışmak için psikolojik danışma ve akran desteği sağlanabilir. Ayrıca veri eksikliği bu alanda neler yapılması gerektiğinin ortaya konmasında önemli bir problem. Yapılacak yaşlılık çalışmalarında interseksler hakkında daha fazla veri toplamak için çaba sarf edilmesi problemleri ve yapılabilecekleri daha net ortaya koyacaktır.

Bu anlamda, yukarıda da belirttiğim gibi, 17 Mayıs Derneği’nin başlattığı yaşlılık çalışmalarını çok umut verici ve olumlu görüyorum.

Kaynaklar:

https://www.headtohealth.gov.au/supporting-yourself/support-for/intersex

https://www.wikiwand.com/en/Iain_Morland

https://www.ohchr.org/Documents/Issues/OlderPersons/OlderWomen/submissions-csos/NNID.pdf

https://ihra.org.au/28385/intersex-and-ageing/

https://www.ncbi.nlm.nih.gov/pmc/articles/PMC7546494/

https://interdayanisma.files.wordpress.com/2021/07/sosyal-hizmet-interseks-rehberi-1.pdf

https://interdayanisma.org/2021/01/08/interseks-cocugunuzu-nasil-destekleyebilirsiniz/

https://interdayanisma.org/2021/01/08/interseks-bireylerin-insan-haklarini-savunmak/


Etiketler: insan hakları, sağlık, yaşlılık
İstihdam