30/11/2007 | Yazar: İsmail Alacaoğlu
Takvimler 1 Aralık’ı gösterdiğinde sokakları, vitrinleri kaplayan kırmızı kurdele iki gün sonra yeniden çekmecelere kaldırılıyor. İsmail Alacaoğlu, 1 Aralık Dünya AIDS Günü nedeniyle kaleme aldığı yazısında korkusuzluğumuzun boyutlarını Dünya Sağlık Örgütü’nün hazırladığı HIV/AIDS raporundaki rakamlarla karşılaştırıyor.
KAOS GL
İsmail Alacaoğlu
1 Aralık yine geldi çattı. Bu hafta sonunu bir köşesinde kırmızı kurdele olan çeşit çeşit ilan, afiş, bildiri görerek, Sağlık Bakanlığı ve birkaç sivil toplum kuruluşunun düzenleyeceği etkilikleri ya da televizyon kanallarında bu güne özel hazırlanmış programları izleyerek geçireceğiz. Pazartesi olduğunda ise kırmızı kurdeleler hayatımızdan çıkıp gidecek bir sonraki 1 Aralık’a kadar.
Biz, toplum olarak, her şeyi gününde kutlamak, anmak, önemini kavramak konusunda çok iyiyizdir ama hemen ertesi gün normal hayatımıza geri dönme konusundaki hızımızın da ondan kalır yanı yoktur hani. 1 Aralık’ta okuduklarından, dinlediklerinden ve gördüklerinden tüyleri diken diken olmuş ve ödleri patlamış bireyler olarak, kendi kendilerine bundan sonrası için daha dikkatli olma sözü verecek birçokları; ve yine birçokları alkolün biraz fazla kaçtığı bir bar çıkışında ya da karanlık bir park köşesinde, olmadı bir sinemanın koltukları arasında unutuverecek kendine verdiği sözü. Kırmızı kurdele, AIDS sembolü olmaktan çıkıp o anda, bir mekan açılışında heyecan ve neşe içinde, bir makas darbesiyle kesilip atılan sıradan bir kırmızı, ince kumaşa dönüşecek. Bu kadar kolay aslında kesip atmak o kırmızı kurdeleyi ama unutmamak lazım kesilenin kırmızı kurdele simgesi değil kendi biletimiz olabileceğini. Demem o ki; 1 Aralık Dünya AIDS günü iyidir, güzeldir, bilinçlendirir, bilgilendirir ama o bilgileri bir sonraki 1 Aralık tarihine kadar zihinden çıkarmamak kaydıyla.
Sizlerle Dünya Sağlık Örgütü tarafından, birkaç gün önce yayınlanan güncellenmiş HIV/AIDS raporundan birkaç veriyi paylaşmak isterim. Bu rakamların büyüklüğünün ciddiyeti belki 1 Aralık tarihinin etkisinin yıla yayılmasına yardımcı olur zihnimizde.
2007 yılı itibari ile HIV ile yaşayan insan sayısı
Toplam 33.2 milyon kişi. Bunun;
30.8 milyonu yetişkin,
15.4 milyonu kadın,
2.5 milyonu da 15 yaş altındaki çocuklardan oluşuyor.
2007 yılında HIV’den etkilenen insan sayısı
Toplam 2,5 milyon kişi. Bunun;
2,1 milyonu yetişkin,
420 bini 15 yaşın altındaki çocuklar.
2007 yılında AIDS’den ölen insan sayısı
Toplam 2,1 milyon kişi. Bunun;
1.7 milyonu yetişkin
330 bini 15 yaşın altındaki çocuklardan oluşuyor.
Rakamlar oldukça ürkütücü, ürkebilene, korkabilene... 60 sayfalık, dünyanın bölge bölge, ülke ülke ele alındığı detaylı raporda maalesef Türkiye’nin adı tek bir yerde geçiyor. Onda da, 2007 yılı HIV virüsü taşıdığı saptanan kişi sayısı verilmiş: 290. Sağlık Bakanlığı’nın elindeki verilerinde gerçeğin çok çok altında olduğu biliniyor. Bu yüzden, zaman zaman çeşitli kurumlarca yayınlanan istatistiki bilgilerde Türkiye ile ilgili rakamlara bakıp içimizin rahatlamaması gerekiyor. Çünkü; İngiltere’de yapılan ulusal bir istatistik araştırmasına göre HIV virüsü taşıyan her 3 kişiden 1’inin HIV virüsü taşıyıcısı olduğunu bilmediği, teşhisinin konulmadığı ortaya çıkmış. İngiltere gibi, bu konuda bilinç düzeyi yüksek bir ülkede yaklaşık 40 bin kişinin HIV taşıyıcısı olduğunu bilmeden hayatına devam ettiğini düşünürsek, ülkemiz gibi henüz yeni yeni bu konuda bilinçlenmeye başlayan bir toplumda bu rakamların ne olabileceğini idrak etmek zor. Sonuç olarak, kırmızı kurdeleyi afişlerin, duyuruların, programların, panellerin bir köşesine günübirlik iliştirmek yerine, zihnimizin ücra olmayan bir köşesine iliştirmek daha faydalı olsa gerek hem kendimizi hem diğer insanları korumak için.
Yeni güncellenmiş raporun İngilizce versiyonuna göz atmak isteyenler için:
http://data.unaids.org/pub/EPISlides/2007/2007_epiupdate_en.pdf
*Yazarımızın diğer yazıları
[[Gidenin ardından]]
[[İsveçli belediyeler sınıfta kaldı]]
[[‘Dilimin ucunda kelimeler’]]
[[Strasbourg’da eşcinsel hakları konuşuldu]]
[[2007 İnsan Hakları Raporu’na hazırlık]]
[[Kaos GL 2006 Swiss Pride’daydı]]
[[ILGA 23. Dünya Konferansı]]
Etiketler: insan hakları, sağlık