23/05/2014 | Yazar: H. Metehan Özkan

H. Metehan Özkan hafta sonu Kıbrıs’ın kuzeyinde gerçekleşen ilk ‘Onur Yürüyüşçüğü’nü yazdı.

’Kıbrısça’ bilenlerler yanlış yaptıysam başlığı bağışlasın lütfen. Hâlâ bu yerel söyleyişlerin tatlı etkisindeyim... Yanlış hatırlamıyorsam ’Ma=Ama’, kelimelerin sonuna getirilen ’-cik’ ise Kıbrıs Türkleri’nin her şeye bir sevimlilik katmasından kaynaklanıyor, yoksa kesinlikle yürüyüşe katılımın az olduğunu ima etmiyor; adada trafikte ’kırmızıcık’ yanınca bekleniyor, anneler ’hellimcik’ ister misin diye soruyor misafirlerine... 
 
Kıbrıs’ın kuzeyinde İngiliz Sömürge İdaresi döneminden kalma “doğaya aykırı cinsel ilişki” suçunu kaldıran Ceza Değişiklik Yasası bu yıl onaylandıktan sonra 17 Mayıs Uluslararası Homofobi ve Transfobi Karşıtı Gün’de ilk Onur Yürüyüşü gerçekleşti. Biz de LİSTAG (LGBTT Aileleri Grubu) olarak Kuir Kıbrıs Derneği’nin bu yürüyüşe katılım davetine duyarsız kalamadık, tersine kıt kaynaklarımızla mümkün olan en çok sayıda katılımı sağlamaya çalıştık. Bu tarihsel an adına kayda geçşin diye sıralıyorum; ’Benim Çocuğum’ filminden tanıdığınız LİSTAG ebeveynlerinden Şule ve Ömer Ceylan, Günseli Dum, Pınar Özer, Feride Ünal ve Sema Yakar ile beraber hem yürüyüşe katıldık, hem de film gösterimleriyle adada farklı izleyici gruplarıyla buluşma imkânı yakaladık.
 
Fotoğraf: gazete360
 
16 Mayıs akşamı Mağusa’da Doğu Akdeniz Üniversitesi’nde Psikoloji Bölümü öğretim üyeleri ve Psikoloji Öğrencileri Kulübü ile düzenlenen gösterimin ardından, 18 Mayıs’ta Lefkoşa’da Yakın Doğu Üniversitesi’nde Psikoloji Öğrencileri Kulübü ile ve hemen ardından yine aynı şehirde 19 Mayıs’ta KTÖS’ün (Kıbrıs Türk Öğretmenler Sendikası) mekânında katılımın yoğun, soru-cevap bölümlerinin oldukça etkili olduğu gösterimler gerçekletirdik.
 
Sanırım bunların dışında 18 Mayıs’ta Kıbrıs’ta Birleşmis Milletler kontrolündeki Ara Bölge’deki Dayanışma Evi’nde yapılan gösterim en anlamlısıydı; ikiye bölünmüş bir toplumun iki kesimindeki Kuir Kıbrıs Derneği ve Accept-Cyprus LGBT’nin ortak gösterimiydi ve "Benim Çocuğum" gosteriminde sadece komşu LGBT’ler değil, anneleri de bir araya geldi; bölünmüşlükler ortak duygusal paylaşımlarda bütünleşti.
 
17 Mayıs Uluslararası Homofobi ve Transfobi Karşıtı Gün Türkiye’de ve Kıbrıs’ta yürüyüşlerle ve etkinliklerle kutlandı, biz sadece LİSTAG olarak bile dört şehirde (Ankara, İstanbul, İzmir, Lefkoşa) bu günü dört koldan yakalamaya çalıştık. Evet, Kuzey’deki dostlarımız bu sene yasal kamburlarından kurtuldu, ilk yürüyüşlerini gerçekleştirdi ve hatta biz Türkiye’de yaşayan LGBT’lerin haklarından bir adım daha öne geçtiler; artık Kıbrıs’ın kuzeyinde "LGBT’lere yönelik nefret söylemi" bir suç!
 
Tam da şimdi tüm bu halkların güçlerini birleştirme zamanı, gelecek sene 17 Mayıs Türkiye’de ne kadar yoğun geçerse geçsin, Kıbrıs’ta olma zamanı... Sadece LGBT hakları için değil, bölünmüş bir adayı biz LGBT’lerin birleştirme zamanı... ’Ara bölge’de buluşup karşılıklı ’Nerdesin aşkım? / ‘Burdayım Aşkım’ diye bağırma zamanı. 
 
Gelmezseniz yine şöyle bağıracağım ’Ma  Nerdesin Aşkım!’.
 
İlgili haber:

Etiketler: insan hakları, aile
nefret