16/01/2024 | Yazar: Galip Karabacak

“Gullüm yaparken, birlikte güleriz, birbirimize gülmeyiz.”

Madilik, madikoli ve gullümün izinden bir inceleme Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Pek çok akademik disiplinde olduğu gibi dilbilim de heteronormatif bir yaklaşım ile domine edilmiş durumda. Hem bu literatür eksikliğini doldurmak hem de aktivizmin akademik bir uzantısı olarak gerçekleştirmek istediğim bu projeyle yola çıktım ve çok güzel insanların katılımıyla çalışmamı sonuçlandırabildim. Bu çalışmaya dokunan herkese buradan tekrar sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

Bu yazıda kuirlerin, kuir ve kuir olmayan insanlarla iletişimlerini, ilişki yönetim şekillerini ve özellikle çalışmanın odağı olan madilik, madikoli ve gullümü nasıl algıladıklarını ve kavramsallaştırdıklarını ve ilişki yönetimlerinde bu kavramları nasıl gerçekleştirdiklerini sizlere sunmaya çalışacağım.

İlk olarak, kuirlerin algısında kuir ve kuir olmayan kişilerle olan etkileşimler birbirinden çok farklı değerlendirildi. Kuirler, kuir olarak tanımladıkları bireylerle olan bir etkileşim içinde daha serbest, özgür, vurdumduymaz ve filtresiz hissederken; kuir olmayan bir ortamda daha gergin, temkinli ve kontrollü olduklarını belirtmişlerdir. Kuir bir etkileşimde ortaya çıkan rahatlık hissi kimlikle gelen ortak geçmiş, aynı yerden geliyor olma hissi ve birbirini anlayabilme öngörüsü ve ön kabulüyle doğrudan alakalıdır. Burada bahsedilen ortak geçmiş, uzun süreli tanışıklık gerektirmeyen, sadece bir kimlik beyanı ya da varsayımı ile birdenbire ortaya çıkabilen büyülü bir ilişki dinamiğidir. Katılımcılar nezdinde yaygın olan bu görüşten farklı olarak kendisini trans-maskülen olarak tanımlayan bir katılımcı, bahsedilen rahatlığı cis-heteroseksüel erkek baskın bir ortamda hissettiğini betimlemiştir. Kuir bir ortamda tecrübe ettiği kabulden ziyade cis-heteroseksüel bir ortamda gördüğü kabulün daha geçerli ve daha tatmin edici olduğunu belirtmiştir.

Çalışmanın ana odağı olan kavramlar Madilik, Madikoli ve Gullüm elbette Lubunca’ya ait kelimelerdir. Lubunca konusunda katılımcılar bazı görüş ayrılıkları belirtmişlerdir. Yaygın görüşlerden birini yansıtan gruba göre; Lubunca, ortaya çıktığı şekliyle bir güvenlik aracı olarak sadece öznelere ait olmalıdır ve yalnızca özneler tarafından kullanılmalıdır. Bu grup ayrıca, sosyal medya ve dijital platformlarda mevcut olan bazı Lubunca kullanımların bu imajı ve güvenlik işlevini zedelediğini savunmaktadır. Öte yandan başka bir grup, bu popülerliği dijital dünyanın getirdiği bir görünürlük fırsatı olarak görmekte ve bunu takdir etmektedir.

Şimdi gelin odağımız olan kavramlar Madilik, Madikoli ve Gullümü yakından inceleyelim.

Madilik

Popüler kullanımla, Lubunca aşinalığıyla da alakalı olarak madilik benim bu kısımda değerlendirdiğimden daha kapsamlı olarak kullanılmaktadır. Benim ele aldığım madilik, bir diğer adıyla şirlik;negatif bir amaç ya da etkiye sahip olan bütün söylem ve davranışlar  olarak özetlenebilir. Bir sonraki kısımda bahsedeceğim madikoli ise pozitif bir amaç ve etkiye sahip olan söylem ve davranışlardır. Mevcut kullanımda, daha pratik olması ya da madikolinin kelime olarak çok yaygın olmaması sebebiyle bireyler bu iki kavramı aynı çatı altında madilik olarak adlandırabilmektedir.

Bahsedildiği gibi madilik akla gelebilecek bütün kötü niyetli, zarar verici ve saldırgan söylem ve davranışlardır. Bu söylem ve davranışlar çok basit bir anlaşmazlıktan çok daha ciddi bir şiddete uzanan pek çok durumu anlatmak için kullanılabilmektedir. Madilik konusunda bir fail ayrımı yapmayan katılımcılar olsa da özellikle kuir olmayan bireylerden gelen veya ortamlarda karşılaşılan durum, davranış ve söylemleri madilik kapsamı dışında tutan katılımcılar da olmuştur. Bu tarz durum, davranış ve söylemleri madilik olarak adlandırmanın durumun ciddiyetini azalttığını, bunun yerine tecrübe edilen durumu karşılığı olan asıl kavramla (homofobi, fiziksel şiddet vb.) açıklanması gerektiğini savunan bireyler olmuştur.  Aynı tartışma üzerinde, katılımcılar, madilik pratiğinde bireyler arasında asimetrik bir hiyerarşiden bahsetmişlerdir. Bir madilik performansında, bireyler, karşı tarafın madilik potansiyelini tartarak, potansiyel bir karşı madiliğin şiddetini değerlendirerek davranış sergilemektedirler. Kendilerinkinden daha yüksek bir madilik potansiyeli karşısında, madilikten kaçınma ihtimali yüksektir.

Katılımcıların paylaştığı anekdotların analizi sonucunda madiliğin pek çok işlevinden bahsedilebilmektedir. Çoğu katılımcıya göre karşılaştıkları her türlü fiziksel veya sözlü saldırı ve nefret söylemi madilik olarak kodlanmaktadır. Bu şiddet bireysel olabilirken kurumsal çerçevede yaşanan bir şiddet de olabilmektedir. Bunun yanında bu gibi bir şiddet karşısında bireyler karşı madilikle bir savunma da gerçekleştirebilmektedirler. Bunu bir direniş aracı olarak kullananlar varken, aynı zamanda bir kalkan göreviyle bir savunma ve hayatta kalma stratejisi ya da baş etme mekanizması olarak benimsemiş bireyler de vardır. Bunun yanında, toksik bir kişilik veya tutum, iftira, intikam vb. gibi durumlar da madilik kapsamında değerlendirilebilir.

İlişkiyi güçlendiren, sürdüren: Madikoli

Bir önceki kısımda bahsedildiği gibi popüler kullanımda madikoli kavramı çok yaygın olmasa da Lubunca yeterliliği yüksek bireylerce bu kavram net bir şekilde tanımlanıp kavramsallaştırılmıştır. Madikoli kavramının en temel tanımı sahte/yalancı kabalık/kibarlık olarak düşünülebilir. Bireyler karşı tarafla ilgili bir konuda abartı derecede bir yorum yaparlar ya da bireyden bağımsız bir konuda gerçek olmayan bir bilgiyle o kişinin üstüne gidebilirler. Bağlamdan bağımsız değerlendirildiğinde kaba ya da saldırgan bir söylem, tutum ya da davranış olarak değerlendirilebilecek olan bu tecrübeler, katılımcılar tarafından pozitif, yapıcı ve ilişkiyi güçlendirici olarak tanımlanmıştır. Bu kuir algının sadece Türkiye coğrafyasıyla alakalı değil evrensel bir kuir pratiği olduğunu gösteren pek çok çalışma da mevcuttur. Özellikle İngilizce’de kullanılan “reading” ve “throwing shade” bunlara birer örnek olarak değerlendirebilir.

Madilik kavramının aksine, madikoli kavramı sadece kuir-özel bir pratik olarak değerlendirilmiştir. Kuir olmayan bireylerle kurulan ilişkilerde karşılaşılan benzer iletişim pratikleri ayrı tutulmuştur. İdeal bir madikoli pratiği pek çok turdan oluşabilmektedir. Bir madikoli alındığında, bireyin mümkünse daha sivri bir dille ya da daha zekice bir cevapla karşılık vermesi (üste çıkması) beklenir. Her iki taraf da yapılan madikolinin gerçek olmadığını bilir ve iletişimi koparacak ya da bozacak bir şey yaşanmaz ve iletişim aynı şekilde ya da daha güçlenmiş olarak devam edebilir.

Madikolideki esas, ilişkiyi sürdürücü ve güçlendirici olmasıdır. Eğer karşı taraf madikoliyi ciddiye alır ve daha savunmacı bir tepki verirse madikoli performansı biter. Bu performansların doğru algılanmasında belirli bir mizah seviyesi ve samimiyet derecesi rol oynamaktadır. Öte yandan, kuirler ilk görüşmelerinde kimliklerinden beslenerek direkt bir madikoli pratiği içine de girebilirler. Madikolinin bir iletişim başlangıcında iletişimde buz kırıcı bir araç olarak kullanıldığını belirten katılımcılar da olmuştur.

Hem söylem hem de kavram olarak madilik ve madikoli arasında çok ince bir çizgi vardır. Madikoli olarak başlayan ya da amaçlanan bir söylem ya da davranış kolaylıkla madilik olarak algılanabilmektedir. Pek çok katılımcı, madikoli pratiğinin yaygınlığı konusunda hem fikirdir ancak bireysel olarak daha şiddetsiz bir iletişim tercihleri sebebiyle bu pratikten çoğu zaman kaçındıklarını da belirtmişleridir. Bazı katılımcılar, saldırgan ve zarar verici fikir ve söylemlerin madikoli etiketi altında açığa vurulduğunu deneyimlediklerini de belirtmiştir.

Madikolinin işlevlerine gelince, yine çok çeşitli işlevleri olan bir kavram olduğunu ifade edebiliriz. En yaygın kullanımlarından biri olarak, madikoli bir uyarı aracı olarak, bir mesaj gönderme ya da had bildirme işleviyle kullanılabilmektedir. Bu dolaylı anlatım ne kadar ofansif görünse de aslında problemi dolaylı olarak anlattığı ve eğlence unsuru haline getirdiği için hem problemin altını çizebilmekte hem de gereken uyarının açıkça iletilmesini mümkün kılabilmektedir. Buna benzer şekilde, madikoli bir sorun çözme aracı olarak da kullanılabilmektedir. Öte yandan, madikoli bir iletişim ritüeline bürünerektemel bir etkileşim pratiği ya da bir kimlik beyanı olarak da iş görebilmektedir. Özellikle seçilen konular üzerinden, kişinin kendisini kötü ya da yetersiz hissettiği bir konuda ya da yaşadığı kötü bir tecrübe veya travmasıyla ilgili yapılan madikolilerin iyileştirici bir işlevi olduğundan da bahsedilmiştir. Bireyler, kendilerini derinden etkileyen bu konularda yakınlarıyla birlikte dalga geçebilme ve yüzleşebilme yetisi kazanarak bu kötü tecrübelerin etkisini azaltabilmekte ve bakış açılarını değiştirebilmektedir. Bunların yanında madikolinin bir de direniş aracı olarak kullanımından bahsedebiliriz. Şiddete karşı üretilebilecek karşı madiliğe nazaran daha yumuşak bir tutum takınmak istendiğinde mizahın gücüyle durumla baş etme ve karşılık vermek amacıyla yaygın bir şekilde tercih edilebilmektedir.   

“Gullüm yaparken birlikte güleriz, birbirimize gülmeyiz.”

Son olarak gullüm (de yine), kuir-özel bir pratik olarak tanımlanmıştır ve kuirler arasındaki dayanışma, eğlence ve baş etme mekanizması olarak özetlenebilmektedir. Gullüm, güvenli bir sığınma alanı olarak tasvir edilmiştir. Ancak bu güvenli alan bir mekândan bağımsız olarak her yerde ve her an var olabilmektedir.

Gullüm için katılımcı kimlikleri çok önemlidir. Gullüm, sadece kuirlerin katılımıyla var olabileceği gibi bazı durumlarda “kuirleştirilmiş” cis-heteroseksüel bireylerin de katılımına açık olabilmektedir. Ancak, kuir ortamın kuir kimlikler tarafından domine ediliyor olması gerekmektedir. Aksi taktirde katılımcılar “pandalama” kavramından bahsetmişlerdir. Pandalama durumu, özellikle cis-heteroseksüel kadınlar tarafından takınılan bir tutum ve tavırdır ve kuirlerin fetişize edilirek “seninle çok güzel alışveriş yapılır; sen çok güzel fal bakarsın” vb. söylemlerle belirli stereotipik davranışlara zorlanması olarak özetlenebilir. Bu durum kuir katılımcılar tarafından hoş karşılanmamaktadır ve kabul edilemezdir.

Gullüm için eşit katılım esastır. Eşit katılım bireylerin eşit bir düzlemde, eşit seviyede katılım sağlamasını öngörmektedir. Bir katılımcının kendi hikayesini paylaşmadığı ve sadece başka insanların anlattıklarına gülüp eğlendiği bir durum tercih edilmez ve büyük bir ihtimalle dikkat çeker ve kişinin gullüm ortamından uzaklaştırılmasıyla sonuçlanır. Katılımcıların söylemleri üzerinden bir özet olarak “Gullüm yaparken, birlikte güleriz, birbirimize gülmeyiz.” diyebiliriz.

Gullüm pratikleri incelendiğinde içerisinde pek çok madikoli pratiği barındırdığı da gözlemlenmiştir. Madikoli daha çok söylemsel bir kavram olarak kullanılırken, gullüm daha çok bütün bir aktiviteyi, anı ya da o andaki hissi anlatan bir kavramdır.

Gullümün işlevlerine gelecek olursak; başa çıkma mekanizması muhtemelen gullümün en temel işlevlerinden biridir. Bireyler, gullümü, daha önceden yaşadıkları kötü tecrübelerin üstesinden gelmek, etkisini azaltmak için ya da o an içinde bulundukları kötü durum ve tehlikeyle baş etmek amacıyla kullanılabilmektedir. Bireyler gullüm ortamı içerisinde yalnız olmadıklarını hisseder, kendilerine ait bir alan yaratırlar ve bu alan içinde özgür ve otantik kimlikleriyle var olurlar. Bir gullüm ortamı, kuir bir bireyin mevcut kuir gruba ya da gullüm ortama kabulü için bir değerlendirme sistemi olarak da kullanılabilmektedir. Gullümün kapsayıcı ve dışlayıcı bir yanı da bulunmaktadır. Tabii ki dedikodu bir gullümün olmazsa olmazıdır. Madikoli gibi, yaşanan kötü tecrübelerin tekrar tekrar anlatılması, bu konularda bir iyileşme/iyileştirme ya da nötrleme sağlayabilmektedir.

Hem madikoli hem de gullüm için konu seçimi çok önemlidir. Bütün durumlar için, hedef olan bireyin açık ya da kapalı bir rızası aranmaktadır. İki kavramın da ana hedefi ilişkiyi sürdürme ve güçlendirme olduğu için bireye zarar verecek ya da bireyin istemediği tutum, davranış ve söylemlerden uzak durulur. Aksi takdirde bu davranış ve söylemler madilik olarak tanımlanır ve bireyler arası ilişkiye zarar verir, hatta ilişkiyi tamamen bitirebilir. Bu pratikler için mekân, katılımcılar vb. gibi pek çok değişken önemlidir. Aynı söylem farklı bir mekânda ya da o an ortamda bulunan farklı birey ya da kimlikler sebebiyle farklı bir şekilde değerlendirilebilir.

Her ne kadar şiddetsiz bir iletişim tabii ki en sağlıklısı desek de; böylesine iyileştirici güçlendirici etkisi olabilen madikoli ya da gullümü şiddet içeren iletişim biçimleri olarak değerlendirmek doğru mu?  

Şiddet bir amaç mıdır yoksa sonuç/etki midir?

Takdir senin lubunya!

Gullümünüz eksik olmasın!

Kaos GL Dergisine ulaşın

Bu yazı ilk olarak Kaos GL Dergisinin Popüler Kültür dosya konulu 192. sayısında yayınlanmıştır. Dergiye kitapçılardan veya Notebene Yayınları’nın sitesinden ulaşabilirsiniz. Online aboneler dergi sitesinden dergiyi okuyabilir.


Etiketler: yaşam
İstihdam