16/07/2021 | Yazar: Ilgın Nehir Akfırat

Avrupa Komisyonu, Polonya ve Macaristan’a karşı ihlal prosedürlerini yürürlüğe sokuyor.

“AB üye devletleri insan haklarına karşı hareket edemez; hesap vermek zorundalar ve hesap verecekler”  Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Uluslararası Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks Derneği'ne (ILGA-Europe) göre, Avrupa Komisyonu'nun bugün açıkladığı ihlal prosedürleri, Avrupa Birliği'nin (AB) taşma noktasına geldiğini gösteriyor; Hükümetlerin ne kadar ileri gidebileceklerini test ettikleri yıllardan sonra Avrupa Komisyonu, Macaristan ve Polonya'yı hukukun üstünlüğü ve temel haklardan sorumlu tutmak için net bir adım attı.

15 Temmuz’da Avrupa Komisyonu, hem Macaristan hem de Polonya'ya karşı önemli ihlal prosedürlerini yürürlüğe sokacağını duyurdu. Macaristan aleyhindeki prosedürler, LGBTİ'leri tasvir eden bir çocuk kitabının sansürlenmesi ve geçen hafta yürürlüğe giren, LGBTİ kişilerle ilgili materyallerin okullarda veya 18 yaş altındakilere yönelik medyada yer almasını yasaklayan mevzuatla ilgili. Polonya aleyhindeki prosedürlerse LGBTİ'lerin ülkenin sözde “LGBTİ'siz bölge”lerindeki iş gücü piyasasında ayrımcılığa uğrayıp uğramadığının açıklığa kavuşturulmasının reddedilmesiyle ilgili.

Avrupa'nın önde gelen LGBTİ hakları örgütü ILGA-Europe'a göre, ihlaller tüm üye ülkelere Avrupa Birliği'nin temel ilkelerine saygı göstermekle yükümlü olduklarına dair açık bir mesaj.

Macaristan'ın ilk ihlali, Eylül 2020'de yayınlanan Harikalar Diyarı Herkes İçin başlıklı, farklı karakterlere sahip yeniden kurgulanmış masallardan oluşan bir kitapla ilgili. Kitap, Macaristan Başbakanı Viktor Orbán da dahil olmak üzere iktidardaki Fidesz Partisi politikacıları tarafından “eşcinsel propaganda” olarak adlandırılan homofobik saldırıların doğrudan hedefi haline geldi. Ocak ayında Macar hükümeti, Harikalar Diyarı Herkes İçin'in yayıncısına kitabın "geleneksel cinsiyet rolleriyle tutarsız davranışları" içerdiğini belirterek bir dizi yasayı ihlal ettiğini iddia etti.

Macaristan'ın ikinci ihlaliyse 15 Haziran'da oylanan, 18 yaşından küçükler için “doğumdaki cinsiyetten farklı bir cinsiyet kimliğinin tanımı ve teşviki, cinsiyet değişikliği ve eşcinsellik” içeriğine yönelik olan kamu hizmeti reklamlarını yasaklayan mevzuat değişiklikleriyle ilgili.  Bu yasağı çevreleyen dil; AB’nin ayrımcı olmama, orantılı olma ve belli bir meşru çıkara uygun olma gibi kurallarını ve uluslar arası insan hakları normlarını karşılamaktan çok uzak.

Macaristan mevzuatının yürürlüğe girdiği gün, Avrupa Parlamentosu, yasanın ülkede "temel hakların kademeli olarak ortadan kaldırılmasının başka bir kasıtlı örneği" olduğunu söyleyerek üye devlet aleyhine acil yasal işlem yapılması yönünde oy kullandı.

Polonya'nın ihlaliyse, Polonya makamlarının 2019'dan bu yana 100'den fazla yerel yönetimin benimsediği, sözde “Aile Tüzüğü” ve “LGBTİ'siz bölge”nin ne ölçüde ayrımcılığa yol açabileceği sorusunu netleştirme konusunda işbirliği yapmaması nedeniyle başlatıldı.

ILGA-Avrupa'nın savunuculuk Direktörü Katrin Hugendubel'e göre:"ihlal prosedürlerini açarak Avrupa Komisyonu, Polonya ve Macar hükümetlerinin temel hakları ihlal ettiğini, samimi işbirliğine girmek istemediklerini ve AB mevzuatına tam saygıyı sağlamak için net bir prosedür sağlamadığını açıkça belirtiyor. Bu durum, nihayetinde Avrupa Komisyonu'nun her iki ülkeyi de Avrupa Birliği Adalet Divanı'nın (CJEU) önüne getirmesiyle sonuçlanabilir.”

Son iki yıldır, ILGA-Europe, Polonya ve Macaristan'a yönelik yaptırımların oluşmasına dair AB'nin en üst düzey yetkilileri içinde savunuculuk yapıyor, çünkü her iki ülkenin hükümetleri de giderek artan şekilde LGBTİ karşıtı nefreti körüklüyor ve böylece siyasi ve toplumsal bölünmeye yol açıyor.

ILGA-Europe İdari Direktörü Evelyne Paradis bu yaptırımlarla ilgili şunları söyledi: “Yıllardır, bazı AB üye ülkelerinin AB demokrasisini, hukukun üstünlüğünü ve temel hakların korunmasını sürekli olarak test ettiğini gözlemliyoruz. Bugün açıklanan ihlal prosedürleri artık yeteri kadar açık bir sinyal veriyor. AB üye devletleri artık cezasız kalarak insan haklarına aykırı hareket edemez ve hükümetler azınlıkları, siyasi kazanımlar için araçsallaştırmaya devam edemez. Hesap vermek zorundalar ve hesap verecekler.”


Etiketler: insan hakları, dünyadan
İstihdam