21/07/2021 | Yazar: Anjelik Kelavgil

17 Mayıs Derneği Psikolojik Destek Ağı, "Çalışma Hayatında LGBTİ+ Olmak" oturumu gerçekleştirdi.

“Sistem, haklarını ihlal ettiği herkese borçlu” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

17 Mayıs Derneği’nin ruh sağlığı uzmanlarıyla oluşturduğu Psikolojik Destek Ağı, LGBTİ+ odaklı oturumlarına devam ediyor. 5 Temmuz 2021 Pazartesi akşamı Zoom üzerinden gerçekleştirilen oturum “Çalışma Hayatında LGBTİ+ Olmak” başlığıyla, SU Gender Eğitim Koordinatörü Emirhan Deniz Çelebi’nin katılımıyla gerçekleştirildi.

Eğitimin başlangıcında Kaos GL ve Kadir Has Üniversitesi'nin her yıl yaptığı ve yayınladığı Özel Sektörde ve Kamuda LGBTİ+ çalışanların durumuna ilişkin çalışma tanıtıldı. Aynı zamanda SPoD ve Boğaziçi Üniversitesi Sosyal Politika Forumu'nun ortak çalışması "Türkiye'de LGBT Bireylerin Sosyal ve Ekonomik Sorunları" isimli çalışmadan da bahsedildi.

Toplumsal hayatta LGBTİ+'lara yönelik hak ihlalleri ve bunların çalışma hayatı ile kesişimi üzerinde duruldu. Toplum içerisinde "oluşturulan" grupların bu ihlalleri ve ayrımcılığı beslediği vurgulandı. Ayrıcalıklı olanların ayrıcalıklarının farkında olmasının önemi ve ayrıcalıklı olduğu konularda söz üretmesinin sakıncalarından bahsedildi. 

Eğitim hakkına erişim üzerinden örneklendirileren LGBTİ+'ların çalışma hayatına başlamadan çok öncesinde mücadelelerinin başladığı, çalışma hayatının var olan endişe ve kaygılara yenisini ekleyebileceği ifade edildi. Herhangi bir iş başvurusu yapmadan önce LGBTİ+'ların "acaba orada var olabilir miyim?, açılmalı mıyım?" vb. sorularla meşgul olabilecekleri dile getirildi. Mülakatlar esnasında açılmaya iş verenlerin nasıl tepkiler verebileceği örneklendirildi. Aynı şekilde açılmanın muhtemelen bir iş kaybı olabilmesi ve buna ilişkin korku üzerine konuşuldu.

LGBTİ+'ların çalışma ortamlarında açılmalarının güçlendirici etkisi üzerinde duruldu. Bununla birlikte LGBTİ+'ların açıldıktan sonra istenmeyen sorulara, tacize ve çeşitli mikroagresyonlara maruz bırakılabileceği, bu nedenle çalışma ortamında bunlara maruz kalmamak için kendilerini izole etmeyi bir seçenek olarak görebilecekleri ifade edildi. 

LGBTİ+'ların iş arama, görüşme ve çalışma süresince maruz kalabilecekleri ayrımcılığın finansal güvensizlik, sosyal yaşamda çatışmalar, özgürlük alanın kısıtlanması gibi çeşitli sonuçları yaşanmış öyküler üzerinden örneklendirildi. Kişilerin çalıştıkları kurum içerisinde nasıl yalnız hissedebilecekleri konuşuldu. Bununla birlikte LGBTİ+ varoluşlarıyla sorunsuz bir şekilde çalışabilen LGBTİ+ların psikolojik iyilik hallerinin de direkt olarak nasıl olumlu etkilendiği örneklendirildi.

Son olarak LGBTİ+'lara yönelik pozitif ayrımcılık ifadesi yerine sistemin haklarını ihlal ettiği tüm kişilere yönelik bir borcu olduğu ifade edilip, bunu gidermeye yönelik tüm çalışmaların aslında "eşitleme" amacı taşıdığı ifade edildi.

Ruh sağlığı uzmanlarının koşulsuz kabulünün LGBTİ+'lar için büyük bir destek olabileceği ve kendi kimlikleriyle gurur duymalarını kolaylaştırabileceği ifade edildi. Benzer hikayeleri duymanın yalnızlık hissine çok iyi geldiği konusunda hem fikir olunarak oturum tamamlandı.

 


Etiketler: insan hakları, çalışma hayatı, sağlık
2024