19/04/2024 | Yazar: Oğulcan Özgenç

Onur Haftası’nı hedef alan tehditler ve Onur Haftası’nın iptali üzerine yürütülen yargı süreçlerinde sonuç alınamadı. Kararlar, Anayasa Mahkemesi’ne taşındı.

Tehditler sonucu iptal edilen Gaziantep Onur Haftası’na ilişkin yargı kararları AYM’ye taşındı Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Fotoğraf: Serra Akcan / csgorselarsiv.org

Sosyal medya hesapları üzerinden yürütülen linç ve tehditler üzerine iptal edilen 1. Gaziantep Onur Haftası’na ilişkin yargı süreçleri sonuçsuz kaldı. Sosyal medya üzerinden LGBTİ+ hak savunucularını tehdit edenlere yönelik yapılan suç duyurusu, Savcı tarafından kovuşturmaya yer olmadığı gerekçesiyle reddedildi. Hak savunucularının itirazı üzerine Gaziantep 5. Sulh Ceza Hakimliği, Savcı’ya katılarak itirazı reddetti.

Öte yandan sosyal medya hesabı üzerinden “Gaziantep’te sapkın etkinliklerin düzenleneceği paylaşımlar yapılmaktadır. Valiliğimiz tarafından verilen bir izin ve valiliğe yapılmış bir müracaat yoktur. İzin verilmesi de mümkün değildir…" diyerek Onur Haftası’nı hedef alan Davut Gül’e yönelik Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’na (TİHEK) başvuruda bulunuldu. TİHEK başvuruyu, TİHEK kanunda “cinsiyet kimliği ve cinsel yönelim” ibaresi bulunmadığı gerekçesiyle reddetti. TİHEK’in kararına karşı İlk Derece Mahkemesi ve Bölge İdare Mahkemesi’ne yapılan başvurular da sonuçsuz kaldı.

Gaziantep Onur Haftası, hem Gaziantep 5. Sulh Ceza Hakimliği’nin kararını hem de TİHEK’e yapılan “Davut Gül başvurusu”na yönelik mahkeme kararını Anayasa Mahkemesi’ne taşıdı.

TIKLAYIN- Makineli tüfek ve sopalı tehdit mesajlarına yargı kalkanı

Ceza davası, “Hakaret edilen kişiler belli değil” denilerek reddedildi!

Avukat Fatma Güner; insan hakları savunucuları ve insan hakları alanında çalışan avukatlarla birlikte yürütülen tüm süreci KaosGL.org’a anlattı.

Güner, 2022’de LGBTİ+ hak savunucularının hem sosyal medyadan hem de dönemin Gaziantep Valisi Davut Gül tarafından hedef gösterilmesinin ardından iki farklı dosya açtıklarını söyledi. Güner, şu ifadeleri kullandı:

“Hem kişiler hakkında suç duyurusunda bulunduk hem de Davut Gül hakkında TİHEK başvurusunda bulunduk. Her iki dosya da başvurularımız reddedildi. Ceza dosyasında hakaretler, tehditler, nefret söylemleri olmasına rağmen hakaret edilen kişiler belli değil gibi esasen gerçekliği olmayan anlamsız bir gerekçeyle soruşturma dosyasında takipsizlik kararı verildi.  Bunu mart ayında etkin soruşturma, gerekçeli karar hakkı, ayrımcılık yasağının ihlali sebebiyle Anayasa Mahkemesi’ne taşıdık.”

“Kanundaki eksiklik ayrımcılığın yolunu açmamalı”

Davut Gül’e ilişkin TİHEK kararına yönelik açılan davanın, hem 5. Ankara İdare Mahkemesi hem de Bölge İdare Mahkemesi tarafından reddedildiğini belirten Güner, “İlk Derece Mahkemesi birkaç sayfa gerekçe yazmıştı ama Bölge İdare Mahkemesi, bir paragraflık red gerekçesinin içini bile doldurmadan gönderdi. Bu kararda Anayasa ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi ile korunan gerekçeli karar hakkı çok açık şekilde ihlal edildi. TİHEK kanununda “cinsiyet kimliği” ve “cinsel yönelim” kavramları bulunmadığı için kanuni dayanak bulunmaması sebebiyle davamız reddedildi.  Oysa tam olarak belirttiğimiz husus da TİHEK, Türkiye’nin insan hakları kurumu ve ayırt etmeksizin her türlü ayrımcılığa karşı olmak zorundadır. Kanundaki eksiklik ayrımcılığın yolunu açmamalı” diye konuştu.

TIKLAYIN - Kronoloji: Adında insan hakları ve eşitlik olan bir kurumun LGBTİ+ hakları karşıtlığı

TIKLAYIN - Mahkeme de TİHEK ve Vali’nin ayrımcılığını akladı

TİHEK Davut Gül başvurusuna yönelik red kararına karşı açılan idari dava da AYM’ye taşındı

TİHEK’in Davut Gül başvurusuna yönelik red kararına karşı açılan idari davayı da Anayasa Mahkemesi’nde taşıdıklarını ifade eden Güner, “İki yıldır dava süreci olabildiğince uzatılmaya çalışıldı. Bu olayda, çok ciddi hak ihlalleri var. Toplantı ve gösteri yürüyüşü düzenleme hakkı, ayrımcılık yasağı, eşitlik ilkesi ihlal edildi. Anayasa’da korunan birçok temel hak ve özgürlükler ihlal edildi. Ancak yaptığımız hiçbir başvuruda ve davada netice alamadık ve Anayasa Mahkemesi’ne başvurduk. Anayasa Mahkemesinde başvurumuz reddedildiği takdirde AİHM'e taşıyacağız” diye konuştu

Ne olmuştu?

23-26 Haziran 2022 tarihlerinde gerçekleşecek Gaziantep 1. Onur Haftası alınan tehditler sonrasında iptal edilmişti. Ülkü Ocakları ve Memur-Sen, gerçekleşecek Onur Haftası’nı tehdit etmişti. Memur-Sen LGBTİ+’lara “şer odakları” demiş, Ülkü Ocakları ise “Olur da bu uyarımıza karşı yine en ufak bir girişimde bulunulmaya kalkışılır ise ipeğe sarılmış çelik olan ülkücülerin ipek yüzü ile değil çelik gücü ile karşılaşacaksınız” cümlelerini kullanmıştı.

Onur Haftası’nı hedef gösteren ve LGBTİ+’lara tehdit edenler arasında dönemin Gaziantep Valisi Davut Gül de yer almıştı. Gül, sosyal medya üzerinden “Gaziantep’te sapkın etkinliklerin düzenleneceği paylaşımlar yapılmaktadır. Valiliğimiz tarafından verilen bir izin ve valiliğe yapılmış bir müracaat yoktur. İzin verilmesi de mümkün değildir…" demişti.

Süreç içinde LGBTİ+ hak savunucularının yaptığı tüm başvurular sonuçsuz kaldı. Öte yandan, Davut Gül, Ali Yerlikaya'nın İçişleri Bakanlığı'na atanmasıyla birlikte 5 Haziran 2023’te İstanbul Valisi olarak atandı.

TIKLAYIN - Gaziantep'te Onur Haftası tehditler sonucu iptal edildi


Etiketler: insan hakları, nefret suçları, siyaset, onur yürüyüşü
İstihdam