13/09/2021 | Yazar: Yıldız Tar
Asel Oktay’a cinsel saldırı davasında savcı fail Harun Sarıkaya’nın beraatini talep etti. Kendisini transfobik ve cinsiyetçi ifadelerle savunan Sarıkaya’nın saldırısına ilişkin tanık beyanının yanı sıra adli tıp raporu da bulunuyor.
Fotoğraf: Meltem Ulusoy / csgorselarsiv.org
UYARI: Bu haber şiddete ilişkindir. Detaylara girilmese de yaşananlar aktarılmaktadır. İçerik daha önce şiddete, ayrımcılığa, nefrete uğrayan ya da şahit olan kişiler için o anları tetikleyebilir, travmatik etkiler yaratabilir. Böyle bir durumda size destek olabileceğini düşündüğünüz ruh sağlığı uzmanına ulaşabilir, şehrinizdeki LGBTİ+ oluşumu ile bağlantıya geçebilir veya destek için 17 Mayıs Derneği’ne yazabilirsiniz.
İstanbul Şişli’de Harun Sarıkaya isimli bir erkek, 2 Mart’ta trans kadın Asel Oktay’ı silahla tehdit ederek Asel Oktay’a cinsel saldırıda bulundu. Asel Oktay, kendi evinden kaçarak polisi aradı. Saldırgan gözaltına alındı.
Koruma ve tedbir talebine rağmen Harun Sarıkaya serbest bırakıldı. Sarıkaya hakkında cinsel saldırı, tehdit ve hakaret suçlarından kamu davası açıldı. Davanın bugün İstanbul 8. Ağır Ceza Mahkemesi’nde (13 Eylül) görülen üçüncü duruşmasında savcı, mütaalasını açıkladı.
Savcı, Sarıkaya’nın cinsel saldırı, tehdit ve hakaret suçları beraatini talep etti. Öte yandan Sarıkaya’nın Oktay’ı tehdit ederken kullandığı silah ruhsatsız olduğu için cezalandırılmasını istedi. Dava, 11 Ekim’e ertelendi.
Sarıkaya, başka suçtan tutuklu
Fail Sarıkaya, 2 Mart’taki cinsel saldırının ardından başka bir suçtan tutuklandı. Cinsel saldırı davasına SEGBİS üzerinden uzaktan katılıyor. Sarıkaya, 1 Temmuz’da görülen ikinci duruşmada suçunu inkar etti.
Adli tıp raporu: Travma sonrası stres bozukluğu yaşıyor
Savcı her ne kadar “delil yetersizliğinden” beraat talep etse de; İstanbul Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı’nın saldırıya ilişkin raporunda Asel Oktay’ın travma sonrası stres bozukluğu yaşadığı, saldırı anını yeniden yeniden yaşadığı, odasına girmekte bile zorlandığı belgelendi.
Adli tıp raporunda ayrıca fiziksel bir bulgunun yer almamasının tek başına cinsel şiddeti reddetmek için yeterli olmadığı vurgulanıyor.
Av. Levent Pişkin mütalaaya itiraz etti
Asel Oktay’ın Avukatı Levent Pişkin, Yargıtay içtihadına göre psikolojik değerlendirme yapılamadan mütalaa hazırlanamayacağını belirterek, mahkemeye yeniden mütalaa hazırlanması için dilekçe sundu. Av. Pişkin, adli tıp raporunun mütalaada değerlendirilmesi gerektiğini hatırlattı.
Tanık beyanı: Sarjör sesi duydum, evden kaçtık, karakolda tehdit etti
Adli tıp raporunun yanı sıra, saldırı anında aynı evde yer alan ve olaya şahit olan bir tanığın ifadesi de yaşananları doğruluyor. Tanık trans kadın, Sarıkaya’nın Asel Oktay ile odaya geçtiğini, Asel’in ‘Ben devam etmek istemiyorum’ dediğini, Sarıkaya’nın ‘Yapacağız’ diye bağırdığını ve ardından şarjör sesi duyduğunu aktardı. Tanık ayrıca, ardından Asel’in odadan çıktıktan sonra kendisine el işaretiyle ‘kaçalım’ dediğini, evden çıktıktan sonra polisi aradıklarını da mahkemeye aktardı. Ayrıca Sarıkaya’nın karakolda kendilerine “İbne, orospu çocukları, amına koyduğum travestiler" diye hakaret ettiğini ve “Sizleri öldüreceğim" diyerek tehdit ettiğini de ekledi.
Failin ifadeleri çelişkili
Fail Harun Sarıkaya, polise, savcıya ve hakimliğe beyanlarında birbiriyle çelişen savunmalar yaptı. Polisler, savcı ile görüşmelerinde ayrıca Harun S.’nin kendilerine de hakaret ve tehdit ettiğini belirtti. Harun Sarıkaya, Asel ile nasıl tanıştıklarına dair ifadelerinde her seferinde farklı bir şey söylerken silahın da kendisine ait olmadığını öne sürdü. Öte yandan Harun Sarıkaya’nın üzerinden silah dışında bir bıçak ve ayrıca 11 adet kurşun da çıktı.
Failden ezbere transfobik ve cinsiyetçi savunma
Öte yandan Harun Sarıkaya, savunmasında nefret suçlarında sıklıkla karşılaşılan ‘kadın sandım, travesti çıktı’ ifadelerini de kullandı. KaosGL.org’a konuşan Av. Pişkin’e göre, bu ezberlenmiş ifadeler üzerinden sıklıkla haksız tahrik indirimleri uygulanıyor. “Öğrenilmiş, ezber edilmiş ifadeler var. Bu konularda önyargılı hakimleri etkilemek için sıklıkla kullanılıyor maalesef. Bu ifadeler gerekçe gösterilerek tutuklama kararları verilmemesi, haksız tahriğe gerekçe olarak gösterilmesi cezasızlık rejimi yaratıyor. Eril şiddet ortamını güçlendiriyor.”
Ne olmuştu?
Saldırının hemen ardından Asel Oktay yaşadıklarını KaosGL.org’a şöyle anlatmıştı:
“İnternetten tanıştığım birisiydi. Evime geldi. Silahı olduğunu fark etmedim. Israrla kondomsuz birliktelik teklif etti. Ben reddettim. Olay tartışmaya döndü. Giyinip gitmesini söyledim. Cebinden silahı çıkardı, kafama dayadı ve beni zorlamaya başladı. İkna etmeye çalıştım. Baktım olmuyor, yüzümü yıkayıp geleyim dedim. Üstümü giyindim. Terliklerle kendimi dışarı attım ve evimi dışarıdan kilitleyerek canımı kurtardım. Polisi aradım hemen. Polis geldi ve elinden silahı alarak karakola götürdüler.
“Karakolda biz ifade vermeden önce beklerken nezarette polislere de küfürler etti. Orada ‘kadın sandım erkek çıktı’ gibi bir cümle dahi kurdu. Kafama gerçekten silahı dayadı ve oral yolla tecavüz etti bana. Polislere de hakaret ettiği için bugün nezarette kalacak. Sinirli değilim. Şok içerisindeyim. Çok fazla korku yaşadım. Oturduğum evle ilgili, gelecekle ilgili endişelerim var. Düşünmemeye çalışıyorum ama zor bir şey atlattım. Ölümle burun buruna geldim. Kafamda silah var, içi dolu, dolu olduğunu gördüm. Panik halindeydim. Suç duyurusunda bulunduk, uzaklaştırma kararı isteyeceğim. Can güvenliğim yok. Bu adam serbest kalırsa benim için sıkıntılı bir durum. Hâlâ çok sinirli ve öfkeli. Karakolda gördüm durumu. Hiç pişmanlık yoktu, yaptığı için.”
Etiketler: insan hakları, kadın, nefret suçları
