04/11/2024 | Yazar: Efe Sarı
İntörn Doktor Efe Sarı yazdı: Bu yazıyı yazarken intörn bazı arkadaşlarıma danıştım. Sizce neler öğrendik diye sordum. Tahmin ettiğiniz gibi interseks çocukları medikalleştirmeyi, en uygun cinsiyete yönelik ameliyatı yapmayı uygun gördüklerini öğrendim.
26 Ekim, intersekslere yönelik hak ihlallerine ve rıza dışı uygulanan bedensel müdahalelere dikkat çekmek için tüm dünyada İnterseks Farkındalık Günü olarak kutlanıyor. 26 Ekim’i her sene İnterseks Dayanışma Günü olarak kutlanan 8 Kasım takip ediyor. Bu kapsamda İntörn Doktor Efe Sarı, tıp müfredatında interseksler konusundaki eksikler hakkında yazdı. Yazının tamamı aşağıda yer alıyor:
Tıp Fakültesi’ne her ne kadar LGBTİ+ sağlığı üzerine bilgili olduğumu sanarak başlasam da gerçeğin bundan çok uzak olduğunu anlamam birkaç yıl aldı. Oysaki okuduğum lisede bile proje ödevimi ruh sağlığı ve hastalıkları üzerine yapıp tüm sınıfıma “hasta” olmadığımızı kanıtlamak için nice şey okumuş nice emek vermiştim.
Merhaba, ben İntörn Doktor Efe! Tıp Fakültesi hegemonyası içindeki altıncı yılım. Kendimi bir nebze şanslı sayanlardanım. Vakıf üniversitesinde okuduğum için üniversite rektörlüğünün ve Tıp Fakültesi dekanlığının yer yer aktivist sayılabilecek tutumları olan bir atmosferde eğitim aldım. Ancak buna rağmen cinsiyet varyasyonları ve interseks sağlığı üzerine oldukça kısıtlı bir eğitim aldım. Fakat, buna rağmen diğer üniversitelerin çok ötesindeydi diyebilirim.
Cinsiyet varyasyonları derslerimizde, uluslararası pediatrik endokrinoloji buluşmalarının daima aktivist eylemlerle bölündüğünü, “gerek olmadıkça” çocuğa cinsiyet atayan bir ameliyat yapılmaması gerektiğini, bazı durumlarda çocukların ameliyatta alacakları anesteziden ölme ihtimalinin karyotipleri ile uyumsuz gonadlarının kanserinden ölme ihtimalinden daha fazla olduğunu ve ne olursa olsun interseks çocuklara “senin cinsiyetin bu” demememiz gerektiği anlatılmıştı. Yazarken fark ediyorum, hiç de kötü şeyler öğrenmemişiz. Tabii bunlar büyük ihtimalle benim adıma bir “recall bias”, yani durumumuzla ilgili olan şeyleri daha çok hatırlama eğiliminde oluşumuz. İki derslik bir eğitimle hiçbir öğrencinin cinsiyet varyasyonlarına bakış açısının köklüce değiştiğini düşünmüyorum. Sadece dışlayıcılıkları kökleşmemiş olsa gerek.
Tıp ikideyken bir üst dönemimin “Keşke bir biomarker geliştirilse, ona baksak ve interseks bebeğin cinsiyetini belirleyip ameliyat yapabilsek” demişti. Ve ben de büyülenip çok mantıklı bulmuştum. Şu an ise anlıyorum ne kadar saçma olduğunu. Aslında hiç de gerek olmadığını. İnterseks çocukları değil, toplumu değiştirmemiz gerektiğini. İkili cinsiyet algısını yıkmamız, her bir olimpiyatta bizi krize sokan, her gün sayısız çocuğun ömrü boyunca hatırlayacağı izler bırakan şu geri kalmış algıdan kurtulmamız gerektiğini.
Bu yazıyı yazarken intörn bazı arkadaşlarıma danıştım. Sizce neler öğrendik diye sordum. Tahmin ettiğiniz gibi interseks çocukları medikalleştirmeyi, en uygun cinsiyete yönelik ameliyatı yapmayı uygun gördüklerini öğrendim. İki değil yirmi ders olsa yeter miydi bu algılarını değiştirmeye emin değilim. Ben öznelerle tanışıp hikayelerini okudukça öğrendim. Her günüm ne kadar gerçek dışı bir hegemonya içinde eğitim gördüğüme şok olup gerçekleri kanıksamaya çalışarak geçti.
Çocuklardan ellerinizi çekin. İnterseks çocukları değil toplum algısını değiştirin.
*KaosGL.org’ta yayınlanan köşe yazıları, KaosGL.org’un editoryal çizgisini yansıtmak zorunda değildir. Yazı ve çizimlerden yazarları ve çizerleri sorumludur. Yazının ya da çizginin KaosGL.org’ta yayınlanmış olması köşe yazılarındaki veya çizimlerdeki görüşlerin KaosGL.org’un görüşlerini yansıttığı anlamına gelmemektedir.
Etiketler: insan hakları, sağlık, sağlık hakkı