19/04/2021 | Yazar: Kaos GL
Mülteci LGBTİ+’lara sorduk: Günün nasıl geçti? Onlar yanıtladı, Arapça ve Farsça’dan çevirdik ve sizlerle paylaşıyoruz. 5. hikaye Dareen’den: Küpe
Kaos GL Mülteci Hakları Programı LGBTİ+ mültecilerin ikamet ettikleri şehirlerde temel haklara, resmi organlara ve sosyal ağlara erişimlerinin kolaylaştırılmasını hedefleyen program, bu doğrultuda program bünyesinde çalışan avukat ve sosyal hizmet uzmanları aracılığıyla hukuki ve sosyal danışmanlık sağlıyor. Bütün bunların yanı sıra çeşitli konularda eğitimler ve sosyal etkinlikler düzenliyor.
Program, 2020 yılı boyunca Farsça ve Arapça konuşan LGBTİ+ mültecilerle bir araya geldi. Bu etkinliklerin bir bölümü çevrimiçi drama atölyeleriydi. Kaos GL Mülteci Hakları Programı, mülteci LGBTİ+’larla 23, 25 ve 27 Kasım tarihlerinde tiyatro ve performans sanatçısı Gökçe Yiğitel yürütücülüğünde dramanın bir alt kolu olan ‘Hikaye Anlatımı’ atölyeleri düzenledi. Atölyelere yedi şehirden mülteci LGBTİ+’lar katıldı ve hikayelerini anlattı.
Bugünden itibaren “Her günümüz değerli ve anlatmaya değer” diyerek o hikayeleri KaosGL.org okurlarıyla paylaşıyoruz. Beşinci hikayeyle karşınızdayız. Dareen,
***
Odamda pencerenin karşısında oturuyorum. Her şeyi kaybetmiş gibi hissediyorum. Saat 20:22, hüzünlü bir pazar akşamı. Aynı zamanda pencereden ağaçlara bakıyorum. Evimin yakınında penceremden görebildiğim küçük bir park var. Belki ağaçlar da benim gibi, iyi hissetmiyorlar, yapraklarını kaybediyorlar. Ağaçlar her yıl yapraklarını kaybediyorlar ama yine de dimdik duruyorlar ve daha iyi günlerin gelmesini bekliyorlar. Demek ki günlerimiz gelecek!
Günümün nasıl geçtiğini sizinle paylaşmak istiyorum (geçen perşembe)
Her zamanki gibi sabah 8:00'de uyandım. Yüzümü yıkadım ve kıyafetlerimi giydim ve saat 8:20'de evden çıktım. İşe gittim. Genellikle işe ilk geldiğimizde üstümüzü değiştiriyoruz ve iş kıyafetlerini giyiyoruz. Bunu her gün yaptığım gibi yaptım ve işe başladım. Her zaman olduğu gibi saat 10:00'da çay içmek için mola veriyoruz. Sabah 10:00'da çay içmek için ara verdik. Sabahları sık sık bizimle çay içmeye gelen bir adam var ve o gün yine geldi. Yine “günaydın” demedi, kulağıma baktı ve sağ kulağımdaki küpeyi gördü ve “ibne, gene küpe mi taktin?!” Dedi. Beni hep rahatsız ediyor ve ben bir şey söylemiyorum, ondan sonra iş arkadaşlarıma “küpe takmaya ne dersiniz?” Diye sordu.
Biri “normal bir şey” diye cevapladı!
“Bu çocuğu daha fazla rahatsız etme!” Dedi ve adam yine bana baktı, güldü ve “ibne” dedi! (alay etmek için)
Çay bardağımı aldım ve dışarı çıktım (oturma yerinden çıktım). Ardından müdürümüz beni gördü ve bana “iyi misin” diye sordu. İyi olduğumu söyledim. Müdür “ama iyi görünmüyorsun” dedi.
Ona adamın her sabah buraya çay içmeye geldiğini, beni rahatsız ettiğini, neden küpe taktığımı sorduğunu ve onu görmekten hoşlanmadığımı ve bu yüzden dışarı çıktığımı söyledim!
Müdür üzüldü. Bana neden bunu daha önce söylemediğimi sordu?
Bana “üzülme” dedi, “bir daha asla iş yerime gelmeyecek” dedi (atölyeye), o adamla konuştu ve neden her gün buraya geldiğini sordu, “buradaki işin nedir? Ve “neden buraya geldiğinde o çıktı, bu çocuğa ne söyledin?” dedi.
Her zaman benimle alay eden adam, sadece şaka yaptığını söyledi!
Sonra müdürüm “anlamadığım bir şaka. Bu çocuğu üzdün. Benim atölyeme gelmeni istemiyorum, şimdi dışarı çık!” dedi ve adam gitti...!
Müdür “biri sana bir şey söylerse kendini kötü hissetme, sadece bana söyle” dedi.
Ardından her gün olduğu gibi işe başladım, bu gün iyi bir gün değildi ama daha iyi günlerimiz gelecek!
İşimiz akşam 7:00'de bitti.
Eve geldikten sonra, yıkanıp dinlendim ve yemek yaptım.
Bazen akşam yemeğinden sonra yürümek ve günün stresini atmak için evimin yakınındaki o parka giderim. O akşam parka gitmeye karar verdim ve gittim. Parkta yaklaşık iki saat yürüdüm ve müzik dinledim. Günün stresini bıraktım diyebilirim ve tekrar eve dönüp yatağa uzandım....
Gerçekten bir sürpriz almam gerekiyor. Hayatımızı kurtaran, güzel günler getiren bir sürpriz. Almak istediğim sürpriz, UNCHR'da dosyamızı beklemenin bir sonunu görmek ve yerleştirilmektir. Hayatımda daha güzel günler geçirmek benim için harika olacak...!
En çok kullandığım nesneler:
Makas + kumaş + tahta parçası
Ahşap yüzünü örtmek için kumaşı makasla kestim
Beden parçası: el
Teşekkür ederim
Saygılarımla
Etiketler: insan hakları, kültür sanat, mülteci