15/10/2021 | Yazar: Yıldız Tar

Hafta boyunca farklı mecralarda yayınlanan yazıları okuduk ve sizler için seçtik. Haftasonunda ne okusam diyenlere ilaç niyetine beş yazı!

Editörün seçimi – 15 Ekim 2021 Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

non-binary teorisyen lauren berlant’ın anısına – 5harfliler / Nehir Kovar

Nehir Kovar, Lauren Berlant’ı 5harfliler’e yazdı:

“politik doğruculuk ve mizah yoksunluğunu bir ve aynı şey gibi pazarlayan güç konumlarına karşı mizahsızlığın hangi konumda nasıl etkiler ürettiğini de ele alır lauren. “ayrıcalıklılar, daha az ayrıcalıklı olanlardan mizah talep eder”, eğlencesiz olmamalarını beklerken yeterince güçlü konumda olanlar için mizah, güçlerini pekiştiren bir etki üretir [hem güçlü hem de ezmiyor, şakayla çalışıyor ne kadar da iyi…]. sara ahmed’in güzergâhına çıkan bir düzlemdir bu, “sorunu ifade eden kişi, sorun haline gelir.” “ve sorunun adını koyan kişi, feminist, beyaz olmayan, politik kuir ve/ya trans bir özneyse, ayrıcalıklı olanlar eziyet görmeye alışkın olmadığından” “tanımayı reddederek bu kişileri değersizleştirir”.”

Yazıya ulaşmak için tıklayın.

Kuir gençlik edebiyatının kısa tarihi – KaosGL.org / Michael Waters, çev.: Deniz Mutlu Taşyürek

Deniz Mutlu Taşyürek, Michael Waters’ın medium.com web sitesinde yayınlanan “A Brief “History of Queer Young Adult Literature” adlı metnini KaosGL.org için Türkçeleştirdi:

Francesca Lia Block’un eserleri başta olmak üzere başka kitaplar da cinselliğini bir mesele olarak görmeyen ve kendini olduğu gibi kabul eden kuir karakterlere yer vermeye başladılar. Marion Dane Bauer’un derlediği Am I Blue?: Coming Out from the Silence [Ben Mavi Miyim?: Sessizlikten Açılmaya Doğru] adlı antoloji, ya kendi kuir olan ya da kuir yakınları olan genç yazarların denemelerinden oluşuyordu. Ayrıca Annie on My Mind gençlik edebiyatı için bir örnek teşkil etti ve M.E. Kerr’in Deliver Us from Evie adlı kitabında olduğu gibi farklı yazarlar bu örneği takip ederek kuir karakterlere mutlu sonlar yazmaya başladı.

Yazıya ulaşmak için tıklayın.

Fırat Uran: Okurlara kendi hayal güçlerini kullanmaları için bir alan açıyorum – Duvar Kitap / İlker Cihan Biner

İlker Cihan Biner, Fırat Uran'la Sander Yayınları tarafından yayımlanan kitabı 'Olamayanlar'ı konuştu:

“'Olamayanlar'ı yazarken, bir roman olamayacak kadar kısa fakat anlatılmaya değer hikâyelerin olduğunu düşündüm. Yarım kalmış, toksik eşcinsel aşk hikâyeleri. Hızlı parlayıp çabuk sönen, içinde türlü türlü imkansızlıkların olduğu bir kitap hayal ettim. Düşündüm ki, imkansız aşklar hakkında hikâyeler anlatırsam, gündelik hayatta bu tarz ilişkilere denk geldiğimizde onları tanırız. Yara almadan yolumuza devam ederiz.”

Söyleşiye ulaşmak için tıklayın.

Bizimkisi bir “tuhaf” aile hikayesi – KaosGL.org / Umut Güner

Umut Güner, lubunya ailesinin hikayesini yazdı:

“Çitlembik ailemizde birbirimizle çocukluğumuzu paylaşıyoruz, kimseyle paylaşmadığımız şeyleri, hatta anılarını inkâr eden akranlarımızla yaşadıklarımızı paylaşıyoruz. Birbirimizin tarihine, mahrem tarihlerine tanıklık ediyoruz. Çocukluklarımızı iyileştiriyoruz kendiliğinden böylece. Bazen birbirimizin yarasına tuz basıyoruz, canını acıtıyoruz. Daha hızlı iyileşsin istiyoruz. Kendimize şefkatli olabildiğimiz kadar birbirimize şefkatli olabiliyoruz, ki her lubunya en çok kendisine karşı acımasızdır. Bazen bu haller “dışı seni yakar, içi beni yakara götürebiliyor”. Bizim queer/lubunya aile deneyimimiz de böyle oluyor. Ama bir yandan da şu halde buluyoruz kendimizi, “sen yanmazsan ben yanmazsam nasıl çıkarız bu heteronormatif ilişkiler yumağından”. Çünkü aile, birlikte yaşam, dostluk, yarenlik, sevgililik bütün ilişki biçimleri normatif olarak tanımlanıyor, kodlanıyor, içselleştiriliyor.”

Yazıya ulaşmak için tıklayın.

Feminist sanatçıya bir manifesto – Argonotlar / Rita Mae Brown, çev.: Bilge Özensoy

Rita Mae Brown’ın 1972 yılında The Furies’de yayımlanan “Feminist Sanatçıya Bir Manifesto” yazarın kült romanı Yakut Orman’ın ilk kez Türkçede yayımlanması vesilesiyle Argonotlar Kütüphanesi’nde:

“Amacımız şiir ve siyasetin, tiyatro ve deneyimin, sevgi ve toplumun sentezini elde etmek. Beyaz Saray, Pentagon ve General Motors’un koltuklarında oturan şizofrenler tarafından parçalara ayrılmış dünyayı bir araya getirmeliyiz. Alternatif bir medya, herkesin özgür olduğu bir yönetim kurmamıza yardımcı olacak yeni bir sanat anlayışı inşa etmeliyiz. Eserlerimiz bu yeni dünyaya köprü olsun.”

Yazıya ulaşmak için tıklayın.


Etiketler: medya, kültür sanat, yaşam, dünyadan
2024