27/04/2021 | Yazar: Yıldız Tar

17 Mayıs ve Kaos GL’nin yeni bilgi notu Kamu Denetçiliği Kurumu’nu inceliyor. Nasıl başvurulabileceğine dair bilgiler paylaşan not, kurumun daha önce reddettiği Kuirfest yasaklama kararını da hatırlatıyor.

“Kamu Denetçiliği Kurumu’nun LGBTİ+’lar açısından etkililiği şüpheli” Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Çizim: Berrin Simavlıoğlu / KaosGL.org için stok görsel

17 Mayıs ve Kaos GL Dernekleri'nin, hak sahibi LGBTİ+’ları güçlendirmek ve yasal haklarına ilişkin bilgi vermek için hazırladığı bilgi notları serisinde sıra Kamu Denetçiliği Kurumu’nda.

“Ulusal İnsan Hakları Mekanizmaları ve Başvuru Yöntemleri (Kamu Denetçiliği Kurumu)” hakkında bilgi notu yayınlandı. Bilgi notu, temel insan haklarına erişim için bir ulusal mekanizma olarak işaret edilen kamu denetçiliğine hangi durumlarda ve hangi yöntemle başvurulabileceğine ilişkin bilgi vermeyi amaçlıyor.

Bilgi notunda kamu denetçiliğinin amacının kişiler tarafından yapılan şikayetler üzerine, devlet kurumlarının şikayetçi kişilere dönük işlemlerinde, insan haklarına, hukuka ve hakkaniyete uygun bir uygulamanın gerçekleşip gerçekleşmediğini araştırmak ve gerekirse bu devlet kurumlarına tavsiye vermek olduğu hatırlatılıyor.

Hangi durumlarda başvurulabilir?

Kamu denetçiliğine başvurulabilecek durumlar ise notta şöyle örneklendiriliyor:

“Örneğin bir ev kapatma kararı, bir grup polisin devamlı surette belirli bir bölgede “uygulama” yapması, bir doktorun homofobik tutumu, herhangi bir kamu kurumunda çalışan kamu görevlisine cinsel yönelimi nedeniyle yapılan mobbing, sağlık kurumunda hasta kabul biriminde çalışan bir kişinin kayıt yaptıran bir yurttaşın HIV statüsünü kendi rızasına aykırı olarak alenileştirmesi veya statü ile ilgili bilginin ilgisiz sağlık personelinin erişebileceği şekilde tutulması, bir okulda öğretmen veya idareciler tarafından LGBTİ+ öğrencilere dönük psikolojik taciz, üniversite mezunu bir transın kimlikte değişen isim hanesinin diplomasına yansıtılmaması, kamu denetçiliğine yapılacak bir başvurunun konusu olabilir.”

“Kurumun LGBTİ+’lar açısından etkililiği şüphelidir”

Kamu denetçiliği kurumuna nasıl başvurulabileceğini aktaran bilgi notu, kurumun kararlarının bağlayıcı olmadığını da hatırlatıyor.

Bilgi notunda kurumun cinsel yönelim, cinsiyet kimliği veya cinsiyet karakteristiği kapsamda yapılan bir başvuruya dönük verilmiş bilinen bir tavsiye kararı olmadığı da belirtiliyor. Yasak kararı üzerine Kuirfest Film Gösterimi hakkında kamu denetçiliğine başvurulduğu ancak kurumun değerlendirmeye almadığı da hatırlatılıyor:

“Dolayısıyla kişi bu kuruma başvurmadan önce şu soruları kendisine sormalıdır. Ağır bir ihlal söz konusu mudur? Eğer öyle ise ihlal hala devam etmekte midir? Eğer ağır bir ihlal söz konusu ise ve/veya ihlal devam ediyorsa kuruma başvurmadan doğrudan yargı yoluna başvurulmalıdır. Zira bu kurumun LGBTİ+’lar açısından etkililiği şüphelidir.”

Bilgi notuna ulaşmak için tıklayın.

kamu-denetciligi-kurumu-nun-lgbti-lar-acisindan-etkililigi-supheli-1

Kamu Denetçiliği Kurumu’nun LGBTİ+ karşıtlığı

Kamu Denetçiliği Kurumu, 2018 yılında Kuirfest’in film gösteriminin yasaklanmasının “görev alanında olmadığını” söyledi. KuirFest, Pera ve British Council ortaklığı ile 25 Kasım 2017’de gerçekleştirilmesi planlanan “Kuir Kısalar” gösterimi, Kaymakamlık tarafından Pera Müzesi’ne ulaşan tebligatla daha sonraki bir tarihe ertelenmişti. Ardından, 29 Aralık’ta yine Pera’ya giden bir tebligatla, 12 Ocak 2018’e ertelenen etkinlik, “huzur ve güvenliğin kişi dokunulmazlığının tasarrufuna yönelik olarak, kamu esenliğinin sağlanması” gerekçesi ile yasaklandı. Yasaklamanın ardından Pembe Hayat, “Kuir Kısalar” gösteriminin hukuka aykırı bir şekilde yasaklandığı, yasak kararının son gün bildirilmesi ile birlikte hukuki yollara başvurulması hakkının ve ifade özgürlüğünün ihlal edilmesi, “iyi yönetim ilkelerini” ihlal etmesi nedeniyle Kamu Denetçiliği’ne başvurdu. Kamu Denetçiliği başvuruyu reddetti.

Diğer bilgi notları neler?

Transların, üniversite belgelerinin değiştirilmesi taleplerine üniversiteler nasıl yaklaşıyor?

17 Mayıs ve Kaos GL Dernekleri, Türkiye üniversitelerinden mezun olan transların üniversite resmi belgelerinin değiştirilmesi taleplerine üniversitelerin yaklaşımını inceleyen değerlendirme raporu yayınladı. Kaos GL Hukuk Koordinatörü Av. Kerem Dikmen’in kaleme aldığı rapor, bir sistematiğin geliştirilememiş olması nedeniyle, kişinin eski nüfus bilgilerine göre düzenlenmiş olan ve hala kullanılagelen bazı temel belgelerin, yeni kimlik bilgilerine göre yeniden düzenlenmediğini ortaya koyuyor. Üniversitelerin çoğu cinsiyetin yasal olarak tanınmasını takiben nüfus kaydında gerçekleşen değişiklikleri temel mezuniyet belgelerine yansıtmayarak hak ihlaline neden oluyor.

Cinsiyet Geçiş (Uyum)* Süreci hakkında bilgi notu yayında

Cinsiyet geçiş (uyum)* süreçlerine dair hap bilgilerin yer aldığı bilgi notu, bu sürecin önemli noktalarında transların karşı karşıya kaldığı sorulara cevap vermeyi amaçlıyor. Bilgi notunda şu sorulara yanıtlar veriliyor: Cinsiyet geçiş (uyum) süreci kanunda nasıl düzenlenmiştir? Nüfus cüzdanındaki cinsiyet hanesi nasıl değiştirilir? “Cinsiyet değişikliğine izin” davası nasıl açılır? Sağlık kurulu raporu alındıktan sonra ne yapılır? Nüfus cüzdanındaki değişiklikler için ayrı dava açmak zorunlu mu?

İşyerinde mobbinge karşı haklarımız neler?

17 Mayıs ve Kaos GL’nin bilgi notu LGBTİ+’lara işyerinde mobbing örneklerini ve buna karşı yapılabilecekleri anlatıyor. Bilgi notunda cinsel yönelim, cinsiyet kimliği veya cinsiyet karakteristiği sebepleriyle işyerinde mobbing uygulanması halinde başvurulabilecek yollardan bahsediliyor.

Mal ve hizmetlere erişimim engellenirse haklarım neler?

17 Mayıs ve Kaos GL’nin bilgi notu mal ve hizmetlere erişimde eşitliği hatırlatıyor ve ayrımcılıkla karşılaşıldığında yapılabilecekleri sıralıyor. Mal ve Hizmetlere Erişimde Eşitlik Hakkında Bilgi Notu, mal ve hizmetlere erişimin kişilerin cinsel yönelim, cinsiyet kimliği veya cinsiyet karakteristiği sebepleriyle engellendiği durumların hukuki olarak ne anlama geldiği ve buna karşı başvurulabilecek yolları içeriyor.

“Dedektiflik şirketleri LGBTİ+’ların haklarını ihlal edebiliyor”

17 Mayıs ve Kaos GL’nin bilgi notu dedektiflik hizmetinin yasal durumunu, hangi durumlarda LGBTİ+’ların haklarını ihlal ettiğini ve hak ihlallerine karşı yapılabilecekleri anlatıyor. Dedektiflik hizmetinin Türkiye’de yasal bir tanımı olmadığını, yasaklayan veya düzenleyen bir kanunun da olmadığını belirten bilgi notu; dedektifin verdiği hizmetin içeriğinin LGBTİ+’lar açısından temel hakları ihlal edebileceğini, bu durumda dedektifin yaptığı işin yasadışı olacağını vurguluyor.

“Her ev kapatması çalışma ve barınma hakkı ihlalidir”

“Ev Kapatmalar Hakkında Bilgi Notu”, “fuhuş” için kullanıldığı iddiasıyla evlerin mühürlenmesinin temel haklar üzerindeki etkisini anlatıyor. Bilgi notunda devlet “fuhuş” iddiasıyla evini kapadığı her trans kadına barınma imkanı sağlaması gerektiği ve ev kapatmaların hem barınma hem de çalışma hakkı ihlali olduğu vurgulanıyor.

TİHEK, LGBTİ+’lara ayrımcılığa karşı aksiyon almak zorundadır

17 Mayıs ve Kaos GL Dernekleri, hak sahibi LGBTİ+’ları güçlendirmek ve yasal haklarına ilişkin bilgi vermek için hazırladığı bilgi notları serisinde sıra Türkiye İnsan Hakları ve Eşitlik Kurumu’nda. “Ulusal İnsan Hakları Mekanizmaları ve Başvuru Yöntemleri (TİHEK)” hakkında bilgi notunda kuruma hangi durumlarda ve hangi yöntemle başvurulabileceğine ilişkin bilgi vermek amaçlanıyor. Kişilerin temel haklara erişirlerken uğradığı ayrımcılığın normal koşullarda TİHEK’in müdahale alanında bulunması gerektiğini vurgulayan bilgi notu, TİHEK’in yasaklanan ayrımcılık türleri içerisinde spesifik olarak cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet karakteristiğini saymamasının kendisinin ayrımcılık olduğunu vurguluyor.


Etiketler: insan hakları
İstihdam