01/06/2025 | Yazar: Alican E
Alican E. haftalık bülteni son kez hazırladı: “Geçtiğimiz günlerin karanlığına inat, Onur Ayı yine umutla geldi.”
Tıklayın-Geçen hafta: Kaos haftalık gündem
KaosGL.org Genel Yayın Yönetmeni Yıldız Tar’ın 21 Şubat’ta tutuklanmasının ardından, “Yıldız Tar için, Gazetecilik için” adıyla gazetecilere yönelik bir dayanışma çağrısı yayınlandı. Kaos Haftalık Gündem de bu çağrıya cevaben, Yıldız’ın yokluğunu aratmamak için çalışan dostlarının ve meslektaşlarının çabalarından biri olarak üç aydır devam ediyordu.
Neyse ki Yıldız’sız bu dönem, daha fazla uzamadı ve Cuma günü iyi haberi aldık. Yıldız’ın tutukluluğu son buldu, yeniden aramızda. Kaos Haftalık Gündem de böylece işlevini tamamlamış oldu.
Bundan böyle yoklukta değil, varlıkta; ya bir eylemde ya bir haber takibinde ya da gelecek güzel Haziranlarda dayanışmak umuduyla…
#GazetecilikSuçDeğildir
LGBTİ+ hakları aktivisti Erkin de serbest!
Yıldız Tar’ın tahliyesinin yanı sıra, haftanın iyi haberlerinden biri de LGBTİ+ aktivisti Erkin’in tutsaklığının son bulmasıydı.
Halkların Demokratik Kongresi’ne (HDK) yönelik soruşturma kapsamında gözaltına alınarak 21 Şubat’ta tutuklanan Erkin Barın Göylüler, 22. Ağır Ceza Mahkemesi’nde ilk kez hakim karşısına çıktı. Mahkeme, davada Erkin’le beraber yargılanan toplamda 8 kişinin tahliyesine karar verdi.
Erkin, duruşma sırasında şu sözlerle kendini savundu:
“Evimde ele geçirilen kitaplar var. Necip Fazıl Kısakürek’ten Nihal Atsız’a kadar evimde pek çok yazarın kitabı vardır. Herhangi birinin kitabının evimde bulunmuş olması beni örgüt üyesi yapmaz. Necip Fazıl okuduğum için ben İslamcı mıyım? Ya da başka birilerinin kitapları var diye hem liberal hem komünist hem İslamcı olabilir miyim? Toplama kararı olmayan bir kitap neden suç sayılıyor?”
Kampüslerde “erken” Onur Ayı ateşi yanmaya devam ediyor
Haziran’ın gelişini Mayıs’tan kutlamaya başlayan üniversiteli LGBTİ+’lar, kampüslere gökkuşağı açtırmaya devam ediyor. Galatasaray, Bilkent ve Hacettepe Üniversitelerinin ardından bu kez Ortadoğu Teknik Üniversitesi (ODTÜ) kampüsünde Onur Ayı heyecanı yaşandı.
2019’dan beri rektörlük baskısı ve polis şiddeti ile anılan ODTÜ Onur Yürüyüşü, geçtiğimiz yıl polis müdahalesi olmadan gerçekleşmişti; ancak şiddet ihtimali, katılıma ve coşkuya gölge düşürmüştü. Bu yıl 13’üncüsü düzenlenen ODTÜ Onur Yürüyüşü, eski günlerine döndü; kampüsteki LGBTİ+ düşmanı provokasyon rağmen…
Yürüyüşün gerçekleşeceği 27 Mayıs’ta, sabaha karşı maskeli bir erkek, kampüste muhalif öğrencilerin kulüplerinin bulunduğu Baraka’ya ve LGBTİ+’lar için sembolik bir yere sahip Gökkuşağı Merdivenlerine LGBTİ+ karşıtı yazılamalar yaptı. Öğle saatlerinde, kampüsün A1 ve A4 kapılarına, polis çok sayıda gözaltı aracı getirdi. Onur Yürüyüşü başladığında ise özel güvenlik birimi (ÖGB) ve sivil polisler, zaman zaman öğrencileri dağıtmaya çalıştı. Ancak tehdit ve baskılar, öğrencileri yolundan edemedi: LGBTİ+’lar tüm coşkusuyla, ODTÜ’ye Onur Ayını getirdi.
Kütüphane önünde başlayan yürüyüş, Merkez Mühendislik’e (MM) kadar sürdü. Yürüyüşün sonunda okunan basın açıklamasına eş zamanlı olarak, MM binasında dev bir gökkuşağı bayrağı açıldı. “Fermanınızla var olmadık, yasanızla yok olmayacağız!” diyen ODTÜ’lü öğrenciler, iktidarın Aile Yılı isimli nefret kampanyasına, hormona erişim engeline, HÜDA-PAR’ın LGBTİ+ karşıtı yasa teklifine karşı direniş çağrısında bulundu; mücadeleden vazgeçmeyeceklerinin altını çizdi.
Onur Ayını boş geçmeyen bir diğer öğrenci topluluğu, Mimar Sinan Güzel Sanatlar Üniversitesinden (MSGSÜ) Kuir Baykuş’u oldu. Onur Haftası programıyla bir dizi etkinlik planlayan MSGSÜ’lü öğrenciler, kampüste “Devran Döner, Direniş Kalır” pankartı açtı ve kayyum rektörlüğün ve Aile Yılının “helvasını yedi”.
Kuir Baykuş’un Onur Haftası, engelleme teşebbüsleriyle de karşılaştı. Özel güvenlik birimi (ÖGB), öğrencilerin Direniş Mahkemesi adını verdikleri etkinlikte açılan pankarta müdahale etti, gökkuşağı bayrağına saldırdı. “Kayyumlar gidecek, lubunyalar kalacak” diyen öğrenciler, ÖGB müdahalesine direnmeyi başardı.
Kampülerdeki bir diğer Onur Ayı etkinliği ise Özyeğin Üniversitesinde gerçekleşti. Özyeğin LGBTIQ+ Kulübü’nün 22 Mayıs’ta gerçekleştirdiği piknikte, gökkuşağı bayraklı sofralarda yemekler yendi. Özyeğin Üniversiteli LGBTİ+’lar, “Lubunya her yerde mutlu olmayı bilir” mesajıyla bu sene de kampüste bir arada olmayı başardıklarını duyurdu.
DEM Parti vekili, sadece transların hormona erişim hakkından bahsettiği için nefretin hedefi oldu
Halkların Eşitlik ve Demokrasi Partisi (DEM Parti) İstanbul Milletvekili Çiçek Otlu, 28 Mayıs’ta Türkiye Büyük Millet Meclisi Genel Kurulu’nda söylediği tek bir cümle yüzünden hem iktidar medyasının hem de sosyal medyadaki İslamcı grupların hedefi oldu.
“Trans kadınlar için hormon ilaçlarının ücretsiz olmasını istiyoruz” diyerek transların hormona erişiminin önündeki engellerin ortadan kaldırılmasını talep eden Otlu, transfobik, kadın ve Kürt düşmanı nefret söylemleriyle dijital şiddete maruz kaldı.
DEM Parti İstanbul Milletvekili Özgül Saki, hedef gösterilen Otlu’ya ve transların hormana erişim hakkını hatırlatan konuşmasına destek vererek, “Bu hakları savunmak ne ‘lüks’tür ne de ‘marjinal’ bir politikadır; aksine, toplumsal adaletin, demokratik hukuk devletinin ve sağlık hizmetlerinde eşitlik ilkesinin gereğidir” dedi.
Trans haklarını, politik ajandasında tutan az sayıda siyasetçi kaldığının altını çizen İstanbul Trans Onur Haftası, sosyal medyadan yayınladığı mesajla Otlu’nun yanında olduğunu vurguladı: “Vekiller tarafından telefonlarımıza dönülmeyen şu dönemde, not düşülecek bir dayanışmadan tüm saldırılara rağmen imtina etmeyen Çiçek Otlu’nun yanındayız.”
Onur Ayına bir adım kala, merdivenlere renk geldi
ODTÜ’lü öğrencilerin geçen hafta açılışını yaptığı merdiven boyama etkinliğini, üniversiteli LGBTİ+ toplulukları sürdürmeye devam ediyor. LGBTİ+’lar için kampüste sembolik bir nokta haline gelen ve uzun yıllardır rektörlüğün müdahalesine rağmen korunmayı başaran ODTÜ’nün Gökkuşağı Merdivenlerine renk gelmişti. Bu hafta ise Koç ve Sabancı’ya gökkuşağı geldi.
Merdivenleri gökkuşağına boyamak Gezi direnişi ile yaygınlaşmış bir gelenek. Koç Üniversiteli öğrenciler de hem Gezi’nin yıldönümüne hem de ODTÜ’lü öğrencilerin mücadelesine selam yollamak için merdivenleri gökkuşağına boyadı.
Renklerden rahatsız olan üniversite yönetimi, merdivenlere ivedilikle müdahale etti ancak ilk denemede başarısız oldu. Merdivenlerin önü metal barikatlarla kapatıldı; renkler silinemediği için okula taş kesme makineleri getirildi.
LGBTİ+ öğrencilerin kampüsü renklendirdiği bir diğer üniversite ise Sabancı oldu. Uzun süredir gökkuşağına boyalı merdivenler hem Onur Ayının gelişi hem de renklerinin sırasının düzeltilmesi için yeniden boyandı.
Bu haftanın güzel fotoğraflarından biri de şehir merkezinden geldi. Üniversiteli LGBTİ+ örgütü Direnişin Renkleri, gökkuşağı merdivenleri saldırıya uğrayan ODTÜ ve Koç Üniversitesi öğrencileriyle dayanışmak için İzmir’deki Tarihi Asansör’e çıkan merdivenleri boyadı.
Üç LGBTİ+ aktivisti yazılama yaptıkları gerekçesiyle gözaltına alındı
İstanbul Trans Onur Haftası, 28 Mayıs’ta İstanbul'da üç LGBTİ+ aktivistinin yazılama yaptığı gerekçesiyle sabaha karşı 02.00 sularında gözaltına alındığını duyurdu.
İfade vermek istemeyen aktivistler saatlerce Kadıköy Rıhtım Karakolu’nda tutuldu, kamu malına zarar iddiasıyla adliyeye sevk edildi. Gözaltına alınanlardan birisinin Türkiyeli olmadığını belirten Komite, adliyeye sevk edilen aktivistlerin daha sonra serbest bırakıldığını duyurdu.
Kadın cinayetlerini protesto ettiği için trans aktivist Aram’a beş ay hapis cezası
2021’de, dört kadının öldürülmesinin üzerine düzenlenen eyleme katılan Aram Kadiroğlu, kadın cinayetlerini protesto ettiği için cezalandırıldı. İlk derece mahkemenin verdiği Kadiroğlu’na verdiği beş ay hapis cezası, istinaf başvurusunun reddinin ardından kesinleşti.
Kaos GL’den Oğulcan Özgenç’e konuşan Aram, “Aile Yılı” ile birlikte transların açıkça hedef alındığını ve bu davada da, gözaltına alınan dokuz kişiden sadece bir trans aktiviste hapis cezası verilmesinin “bilinçli bir karar” olduğunu söyledi.
Üniversitedeki Gezi anmasına saldırı
İstanbul Üniversitesinde Gezi direnişinin 12’inci yılı için gerçekleştirilen anmada, faşistler öğrencilerin LGBTİ+ bayrağına saldırırken; kampüsten ayrılan öğrencileri ablukada tutan polis, 25 öğrenciyi gözaltına aldı.
Saldırının ardından kampüsün bulunduğu Beyazıt’ta yapılan açıklamayı sosyal medyada paylaşan İstanbul Üniversitesinin LGBTİ+ öğrenci topluluğu, “Kampüslerimizde faşist çetelere geçit vermeyeceğiz” dedi.
Kampüsten metro istasyonuna yürürken gözaltına alınan öğrencilerin tümü, ertesi gün (30) adlî kontrol tedbirleri ile serbest bırakıldı. Çağlayan’da adliye önünde arkadaşlarını bekleyen LGBTİ+’lar, “Lubunyanın onuru işkenceyi yenecek” sloganları attı.
Trump daha az “Harvard’lı LGBT mezun”, daha çok tesisatçı istiyormuş
Beyaz Saray Basın Sözcüsü Karoline Leavitt, Trump yönetiminin Harvard Üniversitesi’ne sağlanan fonları kesme kararına gerekçe olarak bu paranın “LGBT bölümleri” yerine meslek okullarına aktarılması gerektiğini söyledi: “Ekonomimizin daha çok ihtiyaç duyduğu kişiler çıraklar, elektrikçiler, tesisatçılardır.”
Harvard Üniversitesi, bir süredir Trump yönetiminin hedefinde. İlk olarak “antisemitizm” suçlamasıyla hedef alınmıştı. Ardından üniversitenin “çeşitlilik, eşitlik ve kapsayıcılık” (DEI) programlarının sonlandırılması talep edildi. Trump yönetimi, şimdi de çok fazla “LGBT mezunu” verdiği iddiasıyla Harvard’ın üstüne gidiyor. Elbette Harvard’ta böyle bir uzmanlık alanı yok. Çoğu üniversite gibi Harvard, Kadın, Toplumsal Cinsiyet ve Cinsellik Çalışmaları alanında bir ana dal ve yan dal sunuyor.
Başkanlığının ikinci dönemiyle birlikte, siyasetini trans karşıtlığı üzerine kuran Trump, fon tehditlerinden birini de trans kapsayıcı politika üreten eyalete yaptı. Bu hafta Trump, transların kadın kategorisinde yarışmalarına izin verdiği için California’yı federal fonları kesmekle tehdit etti. Trump yine, trans kadınların kadın kategorilerinde yarışmasının “adaletsiz” ve “kadınlara hakaret” olduğunu öne sürdü.
Avrupalı siyasetçiler, Macaristan’ın yasağına karşı Budapeşte Onur Yürüyüşü’ne katılacak
Avrupa’nın dört bir yanından onlarca siyasetçi, Macaristan’ın yasakladığı Budapeşte Onur Yürüyüşüne katılacağını duyurdu.
Mart 2025’te parlamentodan geçen yasayla, Macaristan’da Onur Ayı etkinlikleri yapılması yasaklanmış ve polisin, Onur Yürüyüşü’ne katılanları tespit etmek için yüz tanıma yazılımı kullanmasına izin verilmişti.
CNN’e göre, Avrupa Parlamentosu’ndan yetkililer, yasaya rağmen 28 Haziran’da gerçekleşmesi planan Onur Yürüyüşü’ne katılacaklarının sözünü verdi.
Öte yandan, Salı günü (27 Mayıs), Avrupa Birliği'ndeki 20 ülkeden oluşan bir grup, Macaristan'ı LGBTİ+ karşıtı yasalarını yeniden değerlendirmeye çağıran bir mektup imzaladı ve talebin gerçekleşmemesi halinde, Avrupa Komisyonunu yetkilerini kullanmaya davet etti.
Etiketler: insan hakları, medya, aile, siyaset, dünyadan, onur yürüyüşü, özel haber, yıldız tar için gazetecilik için, kaoshaftalıkgündem
