26/03/2021 | Yazar: Ali Erol

Homofobik Nefret Söyleminin Şubat Ayı Sosyal Medya ve İnternet Seyrinde Boğaziçi bahaneli LGBTİ+ karşıtı kurumsal nefret söylemini derledik

Kamu temsilcileri LGBTİ+ karşıtı nefret söylemini sürdürüyor Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Ayrımcılık yasağı ve eşitlik ilkesi gereğince vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlayıp, her türlü tehdit ve baskıya karşı korumakla yükümlü kamu temsilcileri Şubat ayı boyunca LGBTİ+ yurttaşlara yönelik nefret söyleminden vazgeçmediler.

Medya çalışmaları kapsamında sosyal medya mecrası ile internet medyasını izleyen Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların takibini yaparak kaydını tutuyor.

Cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks) varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, nefret söylemi üreten, yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren ifadeler içeren haber ve yorumları aylık dosyalarla raporluyor.

Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin Şubat Ayı İnternet Seyrine sosyal medya ve internet ortamlarına yansımış ayrımcı ve nefret ifadeleri ile doğrudan üreten, yayan ve teşvik eden medya organlarından LGBTİ+’lara yönelik cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemlerini derledik.

Kaos GL, homofobik nefret medyasının Şubat ayı hedefi

LGBTİ+ toplumu ve kurumlarına yönelik ayrımcı dil ve nefret söylemini sürdüren hükümet yanlısı muhafazakâr medya, düşmanlaştırdığı Kaos GL Derneği’ni Şubat ayında da doğrudan hedef gösterdi.

Nefret söylemini doğrudan üreten, yayan, okurlarıyla takipçilerini teşvikte Akit ile yarışan, LGBTİ+ kurumlarını kriminalize etme ve hedef göstermekte Akit’ten geri kalmayan, muhafazakâr merkez medyadan Yeni Şafak gazetesi, Anayasal güvenceyle kurulmuş LGBTİ derneklerini, hem Anayasal bir hak hem Dernekler Kanunu’na göre kurulduğunu bildiği halde, ifade ve örgütlenme özgürlüklerini inkâr edecek şekilde, geçtiğimiz sene boyunca LGBTİ kurumlarını “sapkın dernekler” ifadesiyle nitelemekte sakınca görmemişti.

Türkiye’nin de dahil olduğu AB ve BM fonlarından söz konusu Dernekler Kanunu çerçevesinde LGBTİ derneklerinin de yararlanmasını, gene aynı Dernekler Kanunu kapsamında İçişleri Bakanlığı’nın bilgisi ve denetimine tabi olduğunu bilen Yeni Şafak gazetesi, kamuoyunu yanıltmaya ve LGBTİ kurumlarını hedef göstermeye Şubat ayı boyunca devam etti.

LGBTİ+ toplumu ve kurumlarını düşmanlaştıran, manipülasyon, dezenformasyon ve provokasyonlarıyla Kaos GL Derneği’ni hedef gösteren ve doğrudan saldıran nefret medyasının başını ise Akit çekiyor. Akit, Şubat ayında, İçişleri Bakanı’nın ayrımcı diline, LGBTİ+ dernekleri hedef gösteren homofobik nefret söylemine aracılık etti: “LGBTİ'liler bana göre sapkındır. Bu kadar basit.”

Cinsiyetçi, transfobik, homofobik nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik etmede birbirleriyle yarışan hükümet yanlısı ve muhafazakâr yayın organı “köşe”leri, Şubat ayı boyunca LGBTİ+ toplumuna ve doğrudan Kaos GL Derneği’ne karşı nefret nakaratlarını tekrar etti.

Homofobik nefret söylemiyle bendini aşıp “köşe”lerine sığmayan, “nefret kokteyli” ile “terör kokteyli”ni harmanlayan gazete köşelerinden Aydınlık, Yeni Söz, Diriliş Postası, Akit yazarları Şubat ayında Kaos GL Derneği’ni hedef aldılar.

Boğaziçi bahaneli LGBTİ+ karşıtı kurumsal nefret söylemi Şubat boyunca sürdü

LGBTİ+ toplumuna, kurumlarına ve kişilere karşı cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, doğrudan üreten, yayan ve teşvik edip hedef gösteren hükümet yanlısı ve de muhafazakâr nefret medyasının cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği üzerinden LGBTİ+ varoluşları “lgbti sapkınlığı” olarak itham eden, yetinmeyip “terör” ile ilişkilendiren yayınlarına Ocak ayı vesilesi Boğaziçi Üniversiteli öğrencilerin kayyum ve de homofobik rektör itirazları olmuştu.

Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrencilerin gözaltına alınmasını, “LGBT sapkını gözaltına alındı!” söylemiyle duyuran İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun Ocak ayındaki twitter paylaşımının ardından başlayan kurumsal homofobik nefret söylemi sağanağı Şubat buyunca devam etti.

Ayrımcılık yasağı ve eşitlik ilkesi gereğince vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlayıp, her türlü tehdit ve baskıya karşı korumakla yükümlü İçişleri Bakanlığı, LGBTİ+ yurttaşlara yönelik nefret söylemi paylaşımlarını, “LGBT sapkınlar” ifadesiyle twitter hesabından tekrar etti. Bakan’ın ayrımcı dilini ve homofobik nefret söylemini İlke Haber Ajansı (İLKHA) ile Anadolu Ajnası (AA) olduğu gibi yaydı.

İnsan Hakları Derneği “ayrımcılık suçu” açıklaması yaparken, Twitter, Bakanlığın açıklamasını paylaşan İçişleri Bakanı Soylu’nun “LGBT sapkınlar” ifadeli tweetine, “Bu Tweet, nefret davranışı hakkındaki Twitter Kuralları'nı ihlal etti” notu düştü. Bunun üzerine İçişleri Bakanı, twitter hesabından “sapkın LGBT” söylemine devam etti: “Terör örgütlerine ve sapkın LGBT'ye koruma kalkanı oluşturan Twitter; Şahit oluyoruz ki, eline geçirdiği iletişim tekeliyle ülkelerin kimyasını, demokrasinin kimyasını, huzurun kimyasını bozmaya çalışmaktadır. Emperyalizmin bu oyuncağı, insanlığı teslim alamaz...”

İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun ayrımcı dili ve LGBTİ+ yurttaşlara yönelik Şubat ayında sarf ettiği homofobik nefret söylemlerine aracı olan medya organlarındaki yansıması şöyle seyretti: 

“İçişleri Bakanı Soylu: "İnancımıza göre 'LGBT' bir sapkınlıktır"” başlığı ile İLKHA twitter servisi: "LGBT'yi dinimiz yasaklıyor. Bana göre sapkınlıktır. Ben inanan bir insanım. Bizim inancımıza göre bu sapkınlıktır. İki iki daha dört.”

“LGBT’yi ideolojik gruplarla beraber üniversitenin göbeğine oturtmuşlar” paylaşımıyla Diriliş Postası aktarımı: “Biz bu toprakların çocuklarıyız, bu topraklarda LGBT diye bir şey var mı? Bunun toplumsallaşması söz konusu mu? Böyle eğilimleri olabilir ama toplumsallaşması söz konusu mu? Bu cereyan Amerika ve Avrupa'dan Türkiye pazarlanan bir cereyan. Bunun toplumsallaşması aile yapımızı ortadan kaldıracaktır. Bu ABD ve Avrupa LGBT'yi niye destekler Türkiye'de? Türkiye'nin daha özgür olması için mi, üretimimizin artması için? Bu PKK, DEAŞ, FETÖ ne için var? Bu toprakların en önemli gücü; İslamiyet ve Müslümanlıktır. Bunun Türkiye'nin üstüne salınmasının en önemli görevi İslamiyet'i başkalaştırmadır. Bu LGBT'ciler, bizim dinimiz bu ne idiğü belirsizi yasaklıyor. Bana göre sapkınlık bu kadar basit. Ben inanan bir insanım, bizim inancımıza göre bu sapkınlıktır. Ben bu değerlendirmeleri yapmak ve aile yapımızı korumakla mükellefim. Bunları anlatmakla da mükellefim, benim dinim, milli kimliğim de bunu emrediyor. LGBT'nin Boğaziçi Üniversitesini teslim alması kabul edilebilir bir şey mi? Böyle bir işgal girişimine müsaade etmeyiz. Biz sabırla bu meselenin bitmesini bekliyoruz.” 

Yeni Şafak, İçişleri Bakanı’nın “Bizim inancımıza göre sapkınlıktır” videosunu, “Bakan Soylu'dan 'LGBT' açıklaması” olarak servis etti.

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı: “LGBT, yok öyle bir şey. Bu ülke millidir, manevidir”

Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Şubat’ın başında, partisinin Adana, Antalya, Bursa ve Muğla il kongrelerinde canlı bağlantıyla yaptığı konuşmada “ahlaksızlık, sapkınlık” ve “LGBT gençliği” ifadelerini kullandı: “İnşallah gençliğimizi LGBT gençliği değil, tarihten gelen bu milletin o şanlı tarihindeki gençlik olarak geleceğe taşıyacağız. İşte siz, bilgisayarların klavyelerinde olan gençliksiniz, LGBT gençliği değil. Siz, kıran döken gençlik değil, tam aksine kırılan, dökülen o kalpleri ayağa kaldıran gençliksiniz. Size inanıyorum, size güveniyorum.”

AKP’nin Artvin, Bilecik, Çankırı, Gaziantep, Iğdır il kongrelerinde katılan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Erdoğan, bu kez de, “LGBT, yok böyle bir şey” diye konuştu. Anadolu Ajansı’nın aktardığına göre, Cumhurbaşkanı, “LGBT'ci, şucu, bucu değil” diye devam etti: “Boğaziçi Üniversitesi'nde olduğu gibi LGBT'ci, şucu, bucu değil, polisine saldıran değil, tam aksine tüm polisiyle beraber el ele, dimdik yoluna devam eden bir gençlik.”

Euronews Türkçe, Cumhurbaşkanı’nın video-konuşmasını, twitter hesabından, “Erdoğan'dan Boğaziçi protestoları yorumu” başlığı ile paylaştı: “Siz öğrenci misiniz, terörist mi? Bu ülkede artık bir Gezi olayı yaşanmayacak. Cudi'yi, Gabar'ı teröristlere nasıl mezar ettiysek bundan sonra da her yerde buna devam edeceğiz. LGBT, yok öyle bir şey. Bu ülke millidir, manevidir.”

Euronews Türkçe, “Erdoğan AK Parti'nin il kongrelerine seslendi” haberini gene “LGBT, yok öyle bir şey” sunumuyla geçti: “LGBT, yok öyle bir şey. Bu ülke millidir, manevidir ve bu değerlerle geleceğe yürümektedir” 

Öte yandan, “LGBT, yok öyle bir şey” yorumunun ardından benzer bir gelişme, İzmir’de yaşandı. Boğaziçili öğrencilerle dayanışmak için İzmir’de bir araya gelen öğrencilere müdahale eden kolluktan bir komiser, LGBTİ+ bayrağı için “Öyle bir bayrak yok” dediği video basın tarafından paylaşıldı.

AKP’nin il kongrelerinin ardından AKP ilk kadın kongrelerine katılan Cumhurbaşkanı ve AKP Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan bu kez de, “Lezbiyenlerin mezbiyenlerin dediklerine takılmayalım” diye konuştu: “Lezbiyenlerin mezbiyenlerin dediklerine takılmayalım. Bir ailenin direği annedir. Evlatlarınıza sahip çıkın. Ben annelerimize güveniyorum” 

Erdoğan’ın “Lezbiyenlerin söylediklerine takılmayalım” konuşması Yeni Şafak ve YolTV twitter hesaplarından da paylaşıldı: “Türkiye olarak bugüne kadar maruz kaldığımız saldırılara karşı koyup geleceğimize güvenle bakabilmemizi aile yapımızın sağlamlığına borçluyuz, ailenin direği annedir. Bu lezbiyenlerin, mezbiyenlerin söylediklerine takılmayalım. Biz analarımıza bakalım. Ailenin direği anne. Annelerimizle geleceğe emin adımlarla yürüyeceğiz.” 

Şubat ayında, kamu temsilcilerinden gelen kurumsal homofobik söylemlere, AKP Genel Başkan Yardımcısı ve İnsan Hakları Başkanı Leyla Şahin Usta da dahil oldu: “Öğrenci görünümlü bu teröristler ve lgbt sapkınları geçtiğimiz günlerde lgbt paçavrası yerleştirilmiş Kâbe resmini ayaklar altına aldılar. Değerlerimizle adeta oyun oynamaya cüret ediyorlar.”

Kamu temsilcilerinin Boğaziçi Üniversitesi protestoları üzerinden geliştirdikleri kurumsal homofobiye aracılık etmekle yetinmeyen hükümet yanlısı medya, Şubat ayında da, manipülasyon, dezenformasyon ve provokasyonla LGBTİ+’lara karşı nefret söylemini doğrudan üretti, yaydı ve teşvik etti.

Anadolu Ajansı, “Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serilmesi” dezenformasyonuna devam ederken, Türkiye Gençlik Vakfı (TÜGVA) üyelerinin Ayasofya meydanında yaptıkları gösteride sarf ettikleri homofobik nefret söylemini, “TÜGVA, Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serilmesine tepki gösterdi” servisiyle geçti: “Sapkın LGBT'li bir gençlik değil, yerli ve milli bir gençlik için mücadelemize sonuna kadar devam edeceğiz. Büyük çoğunluğun Müslüman olduğu topraklarımızda İslam’a ve kutsallarına hakaret etmekten çekinmeyenlerin, LGBT sapkınlığı adına özgürlük çığırtkanlığı yapanların, hakikatte kendilerinden başka hiçbir düşünce ve inanca yer tanımadıkları tescillenmiştir.”

LGBTİ+ toplumuna, kurumlarına ve kişilere karşı cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, doğrudan üreten, yayan ve teşvik eden muhafazakâr merkez medyadan Yeni Şafak, “LGBT paçavrası” söylemiyle Boğaziçi Üniversitesi protestolarını hatırlatırken, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ının konuşmasını, “Gençliğimizi, LGBT gençliği değil tarihten gelen bu milletin o şanlı tarihindeki gençlik olarak ileri taşıyacağız” manşetiyle aktardı.

Yeni Şafak, twitter hesabından ayrıca, “Cumhurbaşkanı Erdoğan’dan 2023 hedefleri için nesil vurgusu: LGBT Değil Milletin Gençliğini Yetiştireceğiz” kolajı paylaştı. Bununla da yetinmeyen Yeni Şafak, aynı kolajı bir de “infografik” olarak paylaştı. 

Diriliş Postası, Cumhurbaşkanı’nın konuşmasının videosunu, “Cumhurbaşkanı Erdoğan gençlere seslendi” paylaşımıyla twitter hesabından verdi: “Siz LGBT gibi kıran döken gençlik değil, tam aksine kırılanları, dökülenleri ayağa kaldıran gençliksiniz. Gençliğimizi, LGBT gençliği değil tarihten gelen bu milletin o şanlı tarihindeki gençlik olarak ileri taşıyacağız.”

Kamu temsilcilerinin kullandığı ayrımcı dil ve sarf ettikleri homofobik nefret söylemleri Şubat boyunca sistematik olarak sürerken, “çocuklarının hedef haline getirilmesinden endişeli LGBTİ aileleri” euronews'e konuştu: “Çocuklarımıza sapkın ya da terörist denmesine alıştık. Şaşırmıyoruz ama üzülüyoruz. Çocuklarımızın başına bir şey gelirse sorumlusu kim olacak?”

Homofobik nefret söylemiyle bendini aşan Şubat ayı “köşe”leri

Şubat ayının homofobik nefret “köşe”leri Hürriyet, Yeni Şafak, Türkiye, Aydınlık, Akşam, Yeni Söz, Millî Gazete, Doğru Haber, Milat, Diriliş Postası ve Akit yazarlarından: LGBTİ+’lerin anayasal tanınma, ayrımcılıklara karşı güvence ve eşit yurttaşlık hakkını inkâr yetmeyince yaftala, hedef göster, kriminalize et, homofobik nefret söylemiyle nihayet LGBTİ+’ları “terör” ile ilişkilendir!

Homofobik nefret söylemiyle bendini aşıp “köşe”lerine sığmayan, “nefret kokteyli” ile “terör kokteyli”ni harmanlayan gazete yazılarını okumaya devam ediyoruz. Şubat ayının cinsiyetçi ve homofobik nefret “köşe”lerini Hürriyet, Yeni Şafak, Türkiye, Aydınlık, Akşam, Yeni Söz, Millî Gazete, Doğru Haber, Milat, Diriliş Postası ve Akit yazarlarından seçtik: “Homofobik “nefret kokteyli” ile “terör kokteyli”ni harmanlayan komplo korosu”

Akit’in Şubat ayı nefret söylemi listesi

Kaos GL, medya çalışmaları kapsamında, cinsiyetçi, transfobik, homofobik nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik yayın organlarından Akit’in aylık nefret söylemi seyrini takip ediyor.

Yeni Akit’in 2021 Şubat ayı listesi, LGBTİ+’lara yönelik ayrımcı dil, cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemleri içeren, hedef gösteren “haber” ve “köşe” yazıları ile birlikte doğrudan LGBTİ+ toplumu ve kurumlarına yönelik saldırıların takibi ve kaydından oluşuyor.

Cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, üreten ve yayan Akit’in aylık nefret söylemi Şubat listesi, “LGBTİ+ toplumu ve kurumlarına doğrudan saldırı”, “Boğaziçi, Şubat ayında da Akit’in homofobik nefretinin hedefinde”, “Akit’in homofobik nefret siyaseti”, “Akit’in kültür-sanat ve medyada nefret siyaseti” ve son olarak “Akit yazarlarının homofobik nefret “köşe”leri” başlıklarından oluşuyor.

kamu-temsilcileri-lgbti-karsiti-nefret-soylemini-surduruyor-1

Kaos GL’den aylık nefret söylemi takibi

Kaos GL, sosyal medya ortamları ile internet yayıncılığında cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ+ varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, homofobik ve transfobik söylem içeren haber ve gelişmeleri takibe alıyor.

Böylece Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların aylık takibini ve irdelemesel kaydını tutuyor.

Ayrımcı, ırkçı, homofobik, transfobik unsurlar taşıyan ifadelere nefret söylemi denilmektedir. Bir gruba ya da o gruba üyeliği nedeniyle bir kişiye yönelik düşmanlıktan kaynaklanan ve o gruba yönelik düşmanlığı gösteren veya cesaretlendiren ifade biçimleridir. Nefret söylemi, nefret suçuna teşvik ya da eşlik edebileceği için, bu iki kavram birbiriyle bağlantılıdır.

Nefret söylemi, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tavsiye kararında, “nefret biçimlerini yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren her tür ifade biçimi” olarak tanımlanıyor.

Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) terimleri ile tanımlarını, LGBTİ+’lara yönelik ayrımcılık ideolojileri ve anlamlarını, insan hakları ve ayrımcılıkla ilgili terimler ve tanımlarını ve daha fazlasını, Kaos GL Derneğince yayınlanmış “LGBTİ Hakkında Sıkça Sorulan Sorular ve Cevapları” kitapçığında bulabilirsiniz.

Kaos GL Derneği’nin dijital ortamda yayımladığı “Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin İnternet Seyri” başlıklı “2020 Sosyal Medya Raporu” işte burada

Not: Bu dizide, internet ortamı ile sosyal medyadan yapılan alıntıların yazım hatalarına dokunulmuyor; olduğu gibi alınıyor.


Etiketler: medya, nefret suçları
nefret