16/02/2021 | Yazar: Ali Erol
Boğaziçi üzerinden geliştirilen LGBTİ+ karşıtı nefret kampanyası Homofobik Nefret Söyleminin Ocak Ayı Sosyal Medya Seyrinde.
Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrencilerin atanmış rektör protestolarına yönelik kurumsal homofobik söylemler ve yol açtığı LGBTİ+ karşıtı nefret kampanyaları Ocak ayına damgasını vurdu.
Medya çalışmaları kapsamında sosyal medya mecrası ile internet medyasını izleyen Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların takibini yaparak kaydını tutuyor.
Cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks) varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, nefret söylemi üreten, yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren ifadeler içeren haber ve yorumları aylık dosyalarla ele alıyor.
Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin 2021 Ocak Ayı İnternet Seyrine sosyal medya ve internet ortamlarına yansımış ayrımcı ve nefret ifadeleri ile doğrudan üreten, yayan ve teşvik eden medya organlarından LGBTİ+’lara yönelik cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemlerini derledik.
“İstediginiz kadar renkli bayraginiza sarılın fark etmez”
Kaos GL Derneği’nin yayınladığı, LGBTİ+’ların gazetelerde nasıl yer aldığına ilişkin 2020 Medya İzleme Raporu’nda, LGBTİ+’ları sayfalarına taşıyan yerel gazetelerin en çok yayınlandığı 8 il arasında Sakarya’nın yer alması, Sakarya yerel medyasına yansıdı. “Sakarya medyası LGBTİ’lilere ayrımcılık yapmış!” başlıklı haberde, başlıkta kullanılan “LGBTİ’lilere” şeklindeki yanlış tamlama haricinde, kaosGL.org sitesinden alındığından başka bir dil yanlışı veya ayrımcı aktarım bulunmuyor.
Yerel medyanın twitter paylaşımı tepki almazken, facebook ve internet site paylaşımlarına okur ve takipçilerinden haberi doğrular nefret söylemi mesajları geldi: “Burada da ibne çok neden ayrımcılık yapmış ?”, “Medyabar bırak bu iğrenç haberleri bizim dinimizde böyle sapıklık yoktur böyle sapiklar lut kavminde vardı oda helak oldu”, “Bu lgbt lilerin bu kadar cesurca ortaliklarda dolasmasi dernek kurup faaliyette bulunmasinin tek sebebi İSTANBUL SOZLESMESIDIR insaALLAH bu yanlistan biran once dönerler”, “Bir kere daha gurur duydum sakaryamla..”, “Lgbt Allah katında lanetlenmiştir. Eğer bu durum hastalık olarak görülüyorsa hormon tedavisi olunmalıdır.”, “SUNU BILIN BU ULKE HICBIR ZAMAN SIZE RUHSAT VERMEYECEK istediginiz kadar renkli bayraginiza sarılın fark etmez…”
Takvim, Akit’in nefretiyle yarışıyor: “KAOS GL adlı sapkın dernek”
LGBTİ+ toplumu ve kurumlarına doğrudan saldıran, manipülasyon, dezenformasyon ve provokasyonlarıyla hedef gösteren Akit’in, LGBTİ+ öğrenciler ve aileleriyle çalışan eğitimciler için yayınlanan “LGBTİ+ Öğrencileri Aile ve Okul Kıskacına Karşı Nasıl Korumalı?” başlıklı Kaos GL yayınını hedef aldığı nefret yayını, hükümet yanlısı medya organlarından Takvim’in (1, 2) sosyal medya hesapları ile internet sitelerinde tekrar edildi.
“CHP’nin açıktan destek verdiği sapkın örgüt LGBTi’den "ilkokullara sızma" kılavuzu” başlıklı nefret yayını ile Takvim isimli hükümet yanlısı medya organı, “KAOS GL adlı sapkın dernek” ifadesiyle Kaos GL Derneği’ni hedef alırken, “LGBTİ+ Öğrencileri Aile ve Okul Kıskacına Karşı Nasıl Korumalı?” başlıklı dernek yayınını da “Sapkın çalışmada” nefret söylemiyle kodluyor.
Takvim, Kaos GL Derneğini ve çalışmalarını hedef gösteren nefret yayınını, twitter hesabından, “CHP’nin açıktan destek verdiği sapkın örgüt LGBTİ’den "ilkokullara sızma" kılavuzu” paylaşımı yaptı. Paylaşımda kullandığı kolaj görselde, “sapkınlar gözünü çocuklara dikti”, “LGBTİ lobisinden ilkokullara sızma kılavuzu” ifadeleri, LGBTİ+ dernek temsilcileri ile CHP’li siyasetçilerin fotoğrafları ve Kaos GL yayının künye sayfasına yer verildi.
Facebook sayfasından aynı nefret yayınını tekrar eden Takvim, LGBTİ+ derneklerin hak mücadelesini ve çalışmalarını destekleyen CHP’li siyasetçileri karalamasına ve hedef göstermesine nefret desteğine gelen okur ve takipçilerine aracılık ediyor: “Bu LGBT nedir bir türlü anlayamadım arkadan verenlere mi deniyor acaba öyleyse mahmut tanal da onlardandır”, “CHP de satanist de bol .”
“Hiçbir meşru temele dayanmayan, ne idiği belirsiz kişilerce bir resim sergisi açılmıştır”
Boğaziçi Üniversitesi’nde öğrencilerin atanmış rektör protestolarına yönelik hükümet yanlısı medya organları ve kamu temsilcilerince geliştirilen kurumsal homofobik söylemler ve yol açtığı LGBTİ+ karşıtı nefret kampanyaları Ocak ayına damgasını vurdu.
Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin 2021 Ocak Ayı İnternet Seyrinde, Boğaziçi Üniversitesi ile LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü üyesi öğrencilere yönelik, sosyal medya ve internet ortamlarına yansımış ayrımcı dil ve nefret ifadeleri ile doğrudan üreten, yayan ve teşvik eden medya organlarından LGBTİ+’lara yönelik cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemlerini derledik.
Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyeleri, AKP milletvekili aday adayı Melih Bulu'nun 1 Ocak 2021 gece yarısı Boğaziçi Üniversitesi'ne rektör atanması üzerine “Kabul Etmiyoruz, Vazgeçmiyoruz!” ortak açıklaması yaptı. Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü, Boğaziçi Üniversitesi Öğretim Üyeleri’nin ortak açıklamasını “Kayyuma Nakka” diyerek duyurdu.
Atanmış rektöre karşı Boğaziçili ğrenciler ve akademisyenler sosyal medyada “Kayyum Rektör İstemiyoruz” diyerek tepki göstermeye başladılar. Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü’nün de dahil olduğu öğrenci kulüpleri, “Karakola çevrilen kampüslerde öğrenci, işçi, kadın, LGBTİ+ düşmanı kayyumların sultasını kabul etmeyeceğiz.” ortak açıklaması yaptı; “Kayyum gidecek biz kalacağız”, “Homofobik Rektör istemiyoruz” ve “Cinsiyetçi Rektör İstemiyoruz” sloganları eşliğinde, “Kayyum rektör istemiyoruz” pankartı altında kampüste toplandı.
Üniversite kampüsündeki öğrenci protestosunun ardından polis operasyonları başladı ve avukatlar, gözaltına alınan öğrencilerden LGBTİ+ aktivistlerine, “gözaltı sırasında ayrımcı hakaretler, fiziksel şiddet ve cinsel şiddet tehdidine maruz bırakıldığı” açıklaması yaptı.
“Kayyum ataması doğrudan LGBTİ+’ların kazanımlarını hedef almaktadır ve biz bu kayyum atamasını kabul etmiyoruz, vazgeçmiyoruz.” açıklamasıyla Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü, “devlet eliyle düşmanca politikalar ve hedef göstermelerin toplumdaki homofobik nefreti beslediğine” dikkat çekti: “LGBTİ+’ların protestolara bayraklarıyla katılması özellikle sosyal medyada gündem oldu ve LGBTİ+’ların kamusal alanda söz üretmesi hem yandaş medya hem de muhalif olma iddiasındaki bir kesim tarafından kriminalize edilmeye çalışıldı. Toplumdaki bu nefreti besleyen unsurlardan biri olan hükümet, son yıllarda devlet eliyle düşmanca politikalar ve hedef göstermeler ile LGBTİ+’lara saldırmaktadır.”
“Homofobik rektör istemiyoruz! Transfobik rektör istemiyoruz!” itirazlarının ardından, Boğaziçili LGBTİ+’ların çağrısıyla Onur Yürüyüşü yapıldı.
Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü (BÜLGBTİ+), kulüp odasının kapısındaki çıkartmaların söküldüğünü, 2020 Onur Haftası'ndan kalan LGBTİ+ temalı çıkartmaların hınçla kazındığını duyurdu. Kulüp bu olayın, “hem açıkça fiziksel bir şiddet hem de yaşam alanına yöneltilen ciddi bir tehdit” olduğunu söyledi.
Atanmış rektöre itiraz ve protestolar kapsamında Boğaziçi Üniversitesi’nde açık çağrıyla gelen eserlerle düzenlenen sergideki bir kolaj çalışmasının Boğaziçi İslam Araştırmaları Kulübü (BİSAK) tarafından sosyal medyada hedef gösterilmesiyle LGBTİ+’lara dönük nefret söyleminin yükseldiği yeni bir sürece girildi.
BİSAK’ın, “Üniversitemizde rektör atamasını protesto etme bahanesiyle Güney Meydan’da hiçbir meşru temele dayanmayan, ne idiği belirsiz kişilerce bir resim sergisi açılmıştır.” ihbarının ardından Cumhuriyet Başsavcılığı, “halkın bir kesiminin benimsediği dini değerleri alenen aşağılama” iddiasıyla soruşturma açtı. Ocak ayının sonunda öğrenciler gözaltına alındı.
“4 LGBT sapkını gözaltına alındı!”
Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, twitter hesabından, soruşturma ve gözaltı talimatını duyurdu: “Cenab-ı Hakk'ın emridir; 'evimi her türlü kirden temiz tut.' Gönülleri nefretle paslanmış hadsizlerin kutsalımız Kabe'ye saygısızlığına hukuk göz yumamaz. Bu alçaklığa karşı İstanbul Başsavcılığınca soruşturma başlatılmış olup failler hakkında gözaltı talimatı verilmiştir.”
Öğrencilerin gözaltına alınmasını, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, twitter hesabından, “Boğaziçi Üniversitesi’nde Kabe-i Muazzama’ya yapılan saygısızlığı gerçekleştiren 4 LGBT sapkını gözaltına alındı!” ifadeleriyle duyurdu. Anadolu Ajansı, “LGBT sapkını” ifadesini tekrar etti.
Bakan tarafından sarf edilen LGBTİ+’lara yönelik nefret söylemi paylaşımı, vatandaşın can ve mal güvenliğini sağlayıp, her türlü tehdit ve baskıya karşı korumakla yükümlü TC İçişleri Bakanlığı resmi twitter hesabınca “retweet” edildi. Ardından LGBTİ+’ları hedef alan kurumsal homofobik nefret söylemi sağanağı başladı.
İçişleri Bakanı’nın “4 LGBT sapkını gözaltına alındı!” ifadesini, Kocaeli Valisi Seddar Yavuz’un da sosyal medya hesabından tekrar ettiği görüldü: “Boğaziçi Üniversitesi’nde Kabe-i Muazzama’ya yapılan saygısızlığı gerçekleştiren 4 LGBT sapkını gözaltına alındı. Milletimizin kutsal değerlerine bilinçli ve planlı bir saldırı olduğu çok açık. Kaos ve provokasyondan beslenen çevrelerin oyununa gelmemek lazım.”
İstanbul Valiliği, twitter hesabından, “Boğaziçi Üniversitesi Güney Kampüsünde Kabe görüntüsü içeren resim ile ilgili” basın açıklaması adı altında, Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü’nde polisin yaptığı aramada “LGBTİ bayrakları ile eylemlerde kullanılan çeşitli afiş ve pankartlar ele geçirilmiştir” ifadelerini kullandı. Valilik açıklamasında, homofobik nefret söylemi ile hedef gösterme yeterli görülmeyince, kriminalizasyon devreye girerek, gökkuşağı bayrağı suç unsuruymuş gibi işaret edildi, LGBTİ+ öğrenci kulübü “terör” ile ilişkilendirildi.
Anadolu Ajansı, İstanbul Valiliği açıklamasından “Kabe üzerine şahmeran temalı figür ve LGBT-İ bayrak teması” içeren resim asıldığının tespit edildiği alıntısını aktardı.
AA’nın “Gözaltına alınan 4 şüphelinin işlemleri devam ediyor Kabe fotoğrafının yere serilmesiyle ilgili 2 şüphelinin yakalanması için çalışmalar sürüyor” twitter paylaşımının altına, “Ülkemizde idam olmalı artık, Kâbe mize yapılan bu saygısızlık cezası idamdır...” ve “Kolları bacakları kırılmadan sorgudan çıkmazlar umarım..” yorumları yapıldı.
İçinde “sapkın grup”, “nefret yüklü ve sapkın eylemler”, “nefret suçları sadece bir inanca karşı değil tüm insanlığa karşı işlenen suçlardır” gibi ifadelerin geçtiği AKP Sözcüsü Ömer Çelik’in twitter sözlerini, Anadolu Ajansı, “Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serilmesini kınadı” paylaşımıyla aktardı.
Boğaziçi Üniversitesi’ne atanmış rektör Melih Bulu, twitter hesabından, “Bir grup kendini bilmez tarafından İslamiyetin kutsallarına saldırı hiç bir şekilde kabul edilebilir değildir. Bunun Boğaziçi değerlerinde asla yeri yoktur. Bu şuursuz saldırıdan sorumlu olanlar hakkında kapsamlı soruşturma başlatılmıştır.” paylaşımı yaptı.
Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinden Can Candan, atanmış rektör Bulu’nun paylaşımına, “Eski bir öğrencimizin, gözaltındaki Boğaziçi Üniversitesi Sanat Kolektifi'ne mensup öğrencilerimize yönelik bu homofobik söylemini okumak beni derinden üzdü. Hiç kimsenin kutsallarına saldırıldığı yok. Söz konusu sanatsal çalışma tabii ki eleştiriye açıktır.” karşılığı verdi.
Melih Bulu, ilk tweetini, LGBTİ+ öğrencilere yönelik homofobik nefret söylemlerinin paylaşıldığı “bogazicilgbtrezaleti” etiketiyle atarken, “saatler sonra, sabaha karşı silmiş, aynı tweeti tagsiz” attı.
Diyanet İşleri Başkanı Ali Erbaş, twitter hesabından, “Boğaziçi Üniversitesi önünde Müslümanların mukaddes mekanı, kıblemiz Kabe’ye ve İslami değerlerimize yönelik yapılan hadsiz saldırıyı kınıyorum. Diyanet İşleri Başkanlığı olarak konunun takipçisi olacağız ve bu saygısızlığı yapanlar hakkında yasal yollara başvuracağız.” paylaşımı yaptı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü İbrahim Kalın ise twitter hesabından, “Kıblemiz Kabe’ye yapılan saygısızlık ne ifade özgürlüğüdür ne de eylem hakkı. Bu sapkınlık hem kanun önünde hem de maşerî vicdanda hakettiği cezayı alacaktır. Sizin müflis niyetleriniz ve menfur eylemleriniz gaflettir, dalalettir, hüsrandır.” paylaşımını, “KabeKutsalımızdır” etiketiyle yaptı.
Türkiye Cumhuriyeti Cumhurbaşkanlığı İletişim Başkanı Fahrettin Altun’un twitter hesabından yaptığı paylaşımda, “azgın azınlık”, “sapkın düşünce ve yaşam tarzı”, “ahlaksızlık”, “nefreti ve terörü özgürlük olarak pazarlamaya çalışanlar” ifadeleri yer aldı.
Cumhurbaşkanlığı Sözcüsü’nün kullandığı etiket olan “KabeKutsalımızdır”, “BoğazicindelgbtRezaleti” etiketiyle birlikte twitter’da Türkiye TT listesine girerken, söz konusu etiketler altında LGBTİ+’lara yönelik ayrımcı dil ve nefret söylemi ile paylaşımlar yapıldı.
“BogaziciLgbtRezaleti” etiketi altında paylaşılan homofobik nefret söylemlerinden mesajlar aktaran bir twitter kullanıcısı, “Ben artık can güvenliğimden şüphe ediyorum. BU YAZILANLAR SUÇTUR. Yargıya taşınması ve gereken cezayı almaları için elimden geleni yapacağım.” paylaşımı yaptı.
“Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serilmesi” dezenformasyonuna devam eden Anadolu Ajansı, “Kabe fotoğrafı” soruşturmasında 2 öğrencinin tutuklandığı ve Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü odasına düzenlenen polis operasyonu sonucu İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının başlattığı “terör” soruşturması haberini LGBTİ+ ismini tırnak içine alarak servis etti.
CHP İnsan Haklarından Sorumlu Genel Başkan Yardımcısı Gülizar Biçer Karaca, twitter hesabından, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’ya, “İçişleri Bakanının görevi vatandaşların güvenliklerini, huzur ve refah içinde yaşamalarını sağlamaktır. Vatandaşa “sapkın” demek nefret söylemidir. Ayrımcılık yapamazsın, o geri aldığın istifayı sunmanın şimdi tam zamanı!” hatırlatması yaparken, Cumhuriyet Halk Partisi (CHP) Parti Sözcüsü Faik Öztrak ise, twitter hesabından yaptığı, “İnsanlığın mukaddes değerlerine yönelik hiçbir saldırıyı ve aşağılamayı kabul edemeyiz. Bu alçak provokasyonu şiddetle kınıyoruz. Görünen ve görünmeyen sorumlulularının bir an önce ortaya çıkarılmasını bekliyoruz.” paylaşımıyla, kurumsal homofobik nefret söylemi kampanyasına dahil olmakta sakınca görmediğini gösterdi.
Kamu temsilcilerinin de katıldığı homofobik nefret söylemi kampanyasına yönelik gene twitterda “LGBTİHaklarıİnsanHaklarıdır” etiketiyle bir karşı kampanya gelişti ve ayrımcılığa, hedef göstermelere itiraz eden, LGBTİ+’ların insan haklarına dikkat çeken paylaşımlar yapıldı.
Hükümet yanlısı medya, kurumsal homofobik nefretin aracısı
Hükümet yanlısı medya, kamu temsilcilerinin Ocak ayında Boğaziçi Üniversitesi protestoları üzerinden geliştirdikleri kurumsal homofobiye aracılıkla yetinmedi, manipülasyon, dezenformasyon ve provokasyonla LGBTİ+’lara karşı nefret söylemini doğrudan üretti, yaydı ve teşvik etti.
LGBTİ+ toplumu ve kurumlarını düşmanlaştıran Akit, Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü’ne yönelik Aralık ayında başlattığı homofobik nefret yayınını, atanmış rektör protestolarına polisin saldırısıyla başlayan süreçte, Ocak ayı boyunca ayyuka çıkardı.
Atanmış rektöre itirazla başlayan öğrenci protestolarında Akit’in homofobik nefretinin hedefi, Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü üzerinden LGBTİ+ öğrenciler ve gökkuşağı bayrağı oldu. Homofobik hedef göstermelere ve nefret saldırılarına doyamayan Akit, polis bültenleri ile hazırladığı “nefret kokteyli”ne LGBTİ+ öğrencileri ve kurumlarını da katarak temel haklar kapsamındaki öğrenci protestolarını “terör” ile ilişkilendirip kriminalize ederken kendinden geçti: “Boğaziçi Üniversitesi'nde LGBT bayrakları dalgalandı”
LGBTİ+ toplumuna, kurumlarına ve kişilere karşı cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, doğrudan üreten, yayan ve teşvik eden muhafazakâr medya organlarından Akit’le yarışan Yeni Şafak (1, 2), Boğaziçi Üniversitesi protestolarını karalamaya, öğrencilere karşı kışkırtmaya “Kabe fotoğrafına LGBT paçavrası yerleştirdiler” yayınıyla başladı.
Yeni Şafak’ın atanmış rektörü protesto vesilesiyle Boğaziçi Üniversitesi üzerinden LGBTİ+’lara yönelik hedef gösteren homofobik nefret yayını, “Boğaziçi Üniversitesi'nde LGBT bayraklı danslı eylem”, “LGBT sapkınları gözaltına alındı” ve nihayet “nefret kokteyli” ile “terör kokteyli”nin karılması ile “Boğaziçi LGBTi+ kulübüne yapılan baskında terör örgütü PKK amblemleri bulundu” servisinin ardından, “TBMM Başkanı Mustafa Şentop: “Kabe’ye yapılan saygısızlığı kınıyorum Hukukun gereği yapılacak failler gereken cezayı alacaktır.”” ile devam etti.
“Boğaziçi Üniversitesi'nde toplanan bir grup, LGBT bayraklarıyla dans ederek eylem düzenledi” videosunu twitter hesabından ise “Boğaziçili LGBT Bayrağı Çekti” kolaj görseliyle paylaşan Yeni Şafak’ın hedef gösteren, kriminalize eden homofobik nefret söylemine, Boğaziçi Üniversitesi akademisyenlerinden Can Candan’dan, “İlahi yenisafak! LGBTİ+ öğrencilerimiz, akademisyenlerimiz, personelimiz hem Boğaziçi'nde, hem Türkiye'nin tüm üniversitelerinde varlar. Hep vardılar, hep olacaklar; gökkuşağı ve trans bayrakları ile de herkesle beraber haklarını savunmaya devam edecekler.” karşılığı geldi.
LGBTİ+’lara ve LGBTİ+ örgütlerine neredeyse her içeriğinde “sapkın” diyen Doğru Haber’in ajansı İLKHA, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu’nun “4 LGBT sapkını gözaltına alındı” paylaşımını, “cinsel sapkınlar gözaltına alındı” diye duyurdu.
“Boğaziçi'ndeki eylemi Kadıköy’e taşıdılar! CHP, HDP ve LGBT’liler destek verdi” hattından yayın yapan Sabah gazetesi, “Boğaziçi Üniversitesi önünde Kabe fotoğrafının yere serilmesi” dezenformasyonu ve ardından Boğaziçi Üniversitesi LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü odasına düzenlenen polis operasyonu ile İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığının “terör” soruşturmasını Anadolu Ajansı’nın servisi ve “LGBT Kulüp Odasına polis baskını! Neler Çıktı Neler!” çığırtkanlığıyla sundu: “Polis kamerasına yansıyan görüntülerde PKK terör örgütü amblemli ve propaganda içerikli yasaklanmış bir kitap, LGBTİ bayrakları ile eylemlerde kullanılan çeşitli afiş ve pankartlar ele geçirildiği görülüyor.” Ve gelsin klasik “terör” suçlaması: “Kabe skandalı sonrası bir rezillik daha ortaya çıktı! LGBTi+ kulübüne PKK soruşturması”
LGBTİ+ toplumu ve kurumlarına doğrudan saldıran, LGBTİ+ haklarını savunan siyasetçileri hedef almasıyla Akit’le yarışan Takvim, “Boğaziçi'ndeki terör marşlı, LGBT paçavralı eyleme Ahmet Davutoğlu ve Temel Karamollaoğlu'ndan destek” başlıklı twitter paylaşımında, “Gay Lezbiyen PKK Orada Onlar Eksik Kalır Mı?” yazılı bir kolaj görsel kullandı. Manipülasyon, dezenformasyon ve provokasyon yayınını “terör marşlı LGBT paçavralı eylem”, “terör örgütlerinin propagandasının yapıldığı ve LGBT paçavralarının sallandığı”, “DHKP-C ve LGBT katılımlı eylem” söylemleriyle sürdüren Takvim, “sapkın Lutilerin (LGBT) sözde bayrağı” demeye devam etti.
LGBTİ+ toplumuna, kurumlarına ve kişilere karşı cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, doğrudan üreten, yayan ve teşvik edip hedef gösteren hükümet yanlısı ve de muhafazakâr nefret medyasının cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği üzerinden LGBTİ+ varoluşları “lgbti sapkınlığı” olarak itham eden, yetinmeyip “terör” ile ilişkilendiren yayınlarına Ocak ayı vesilesi de böylece Boğaziçi Üniversiteli öğrencilerin kayyum ve de homofobik rektör itirazları olmuş oldu.
Homofobik nefret söylemiyle bendini aşan Ocak ayı “köşe”leri
Homofobik nefret söylemiyle bendini aşıp “köşe”lerine sığmayan gazete yazılarını yeni yılda da okumaya devam ediyoruz…
2021 Ocak ayının cinsiyetçi ve homofobik nefret “köşe”lerini Türkiye Gazetesi, Star, Yeni Şafak, Milat, Millî Gazete, Yeni Asya, Diriliş Postası ve Akit yazarlarından seçtik: “Siyasetçinin “hiç çekinmeden” LGBTİ+ haklarını savunmasını muhafazakâr yazarların aklı almıyor”
Akit’in Ocak ayı nefret söylemi listesi
Kaos GL, medya çalışmaları kapsamında, cinsiyetçi, transfobik, homofobik nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik yayın organlarından Akit’in aylık nefret söylemi seyrini takip ediyor.
Yeni Akit’in 2021 Ocak ayı listesi, LGBTİ+’lara yönelik ayrımcı dil, cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemleri içeren, hedef gösteren “haber” ve “köşe” yazıları ile birlikte doğrudan LGBTİ+ toplumu ve kurumlarına yönelik saldırıların takibi ve kaydından oluşuyor.
Cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, üreten ve yayan Akit’in aylık nefret söylemi Ocak listesi, “LGBTİ+ toplumu ve kurumlarına doğrudan saldırı”, “Akit’in homofobik nefretinin Ocak hedefi: “Boğaziçi Üniversitesi'nde LGBT bayrakları dalgalandı”, “Akit’in homofobik nefret siyaseti”, “Akit’in homofobik nefret siyaseti sınırları aşıyor”, “Akit’in kültür-sanat ve medya siyaseti: Sansür ve nefrete teşvik!” ve son olarak “Akit yazarlarının homofobik nefret “köşe”leri” başlıkları altında derlendi.
Kaos GL’den aylık nefret söylemi takibi
Kaos GL, sosyal medya ortamları ile internet yayıncılığında cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ+ varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, homofobik ve transfobik söylem içeren haber ve gelişmeleri takibe alıyor.
Böylece Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların aylık takibini ve irdelemesel kaydını tutuyor.
Ayrımcı, ırkçı, homofobik, transfobik unsurlar taşıyan ifadelere nefret söylemi denilmektedir. Bir gruba ya da o gruba üyeliği nedeniyle bir kişiye yönelik düşmanlıktan kaynaklanan ve o gruba yönelik düşmanlığı gösteren veya cesaretlendiren ifade biçimleridir. Nefret söylemi, nefret suçuna teşvik ya da eşlik edebileceği için, bu iki kavram birbiriyle bağlantılıdır.
Nefret söylemi, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tavsiye kararında, “nefret biçimlerini yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren her tür ifade biçimi” olarak tanımlanıyor.
Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) terimleri ile tanımlarını, LGBTİ+’lara yönelik ayrımcılık ideolojileri ve anlamlarını, insan hakları ve ayrımcılıkla ilgili terimler ve tanımlarını ve daha fazlasını, Kaos GL Derneğince yayınlanmış “LGBTİ Hakkında Sıkça Sorulan Sorular ve Cevapları” kitapçığında bulabilirsiniz.
Kaos GL Derneği’nin dijital ortamda yayımladığı “Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin İnternet Seyri” başlıklı “2020 Sosyal Medya Raporu” işte burada…
Not: Bu dizide, internet ortamı ile sosyal medyadan yapılan alıntıların yazım hatalarına dokunulmuyor; olduğu gibi alınıyor.
Etiketler: medya