11/06/2021 | Yazar: Ali Erol

Muhalefet karalama bahaneli homofobik nefret siyasetiyle Akit, “haber” adı altında her vesile LGBTİ+’ları hedef almayı sürdürüyor

Akit’in homofobik nefretinin Mayıs seyri Kaos GL - LGBTİ+ Haber Portalı

Çizim: Berrin Simavlıoğlu, KaosGL.org için stok görsel

Akit’in muhalefet karalama bahaneli homofobik nefret siyaseti “haber” adı altında her seferinde LGBTİ+’ları hedef alıyor… 

Kaos GL, medya çalışmaları kapsamında, cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik yayın organı Akit’in Mayıs ayı seyrini hazırladı.

Cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, doğrudan üreten ve yayan Akit’in aylık nefret söylemi Mayıs listesi, “Akit’in cinsiyetçi-homofobik nefreti”, “Akit’in homofobik nefret siyaseti”, “Akit’in kültür-sanat ve medyada nefret siyaseti” ve son olarak “Akit yazarlarından homofobik nefret “köşe”leri” başlıklarından oluşuyor.

Akit’in cinsiyetçi-homofobik nefreti 

Boğaziçi Üniversitesi’nde, atanmış rektöre itirazla başlayan öğrenci protestolarında, LGBTİ+ Çalışmaları Kulübü üzerinden LGBTİ+ öğrencilerle gökkuşağı bayrağına yönelik homofobik nefret yayınına devam eden Akit, manipülasyon ve dezenformasyonuna ortak olmayan başörtülü öğrencileri de hedefine dahil ediyor: “Başörtü, LGBTİ bayrağı, hocaya sevgi! Her şey birbirine karışmış: Eylemcilere bol bol not dağıtmış!”

Cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemini doğrudan üreten, yayan, okurlarıyla takipçilerini teşvik eden Akit’in kadınlara ve LGBTİ+’lara karşı öfkesi de nefreti de dinmiyor.

Kadınlar ve LGBTİ+’lar, kamuoyunda İstanbul Sözleşmesi olarak bilinen ve imzacı devletlere “kadına karşı şiddeti önleme, şiddetten koruma, şiddet eylemlerini kovuşturma ve mağdur destek mekanizmaları oluşturma” yükümlülüğü getiren “Kadınlara Yönelik Şiddet ve Ev İçi Şiddetin Önlenmesi ve Bunlarla Mücadeleye Dair Avrupa Konseyi Sözleşmesi”ne rağmen karalamaya ve cinsiyetçi nefret söylemlerine maruz kalmaktan kurtulamadıkları gibi, Akit’in cinsiyetçi ve homofobik nefreti, Sözleşme’nin feshinin ardından, Mayıs ayında da mola vermedi.

“Yazılışının onuncu yılı, çöpe atılışının ikinci ayı! Eşcinsel azgınlar İstanbul Sözleşmesi için buluştu” başlıklı Akit yayını: “eşcinsel azgınlar”, “Eşcinsel sapkınlar”, “topluma ahlaksızlık”, “azgın azınlık”

Akit’in ayrımcı dilinden akan “Çöpe atılmasını bir türlü hazmedemediler!” ara başlığı altında cinsiyetçi ve homofobik nefret ifadeleri devam ediyor: “Eşcinsel sapkınlar”, “toplum ahlak yapısına düşman olan eşcinsel seviciler”, “eşcinsel sapkınları güzelleme”

Akit, sosyal medya platformu twitterdaİstanbulSözleşmesi10Yaşında” etiketi ile yapılan, “LGBTİ+ hastalık değildir”, “dövemezsin, öldüremezsin, LGBTİ+ hakları insan haklarıdır” gibi paylaşımları da “İğrenç 'İnsan'ların yaptığı paylaşımlardan bazıları” ara başlığı altında aktardı.

İstanbul Sözleşmesi’nin feshiyle yükselen cinsiyetçi saldırılara karşı kampanyanın gerekçesini Akit, bir kez daha doğruluyor: “Kadın dernekleri, küreselcilerle Türkiye'yi karalama peşinde! sözde kadın hakları savunucusu dernekler, küreselciler…”

“Türk aile yapısını hedef alan… İstanbul Sözleşmesi… azgın azınlık…” nakaratlarıyla Akit, cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemiyle harmanladığı manipülasyon ve dezenformasyona devam ediyor: “LGBT sapkınları ile yol yürüyen kadın dernekleri… Türkiye'yi karalama kampanyası… LGBT'liler için kampanya yürüten kadın dernekleri…”

“Türk aile yapısı” ile yetinmeyen Akit, Kıbrıs’ın kuzeyindeki sendikal gongo’ların ayrımcı nefret diline de aracı oluyor: “KKTC’de artan LGBT propagandalarına tepki! Sapkınların toplumumuzu zehirlemesine izin vermeyeceğiz… Sapkın LGBT hareketlerinin; Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde halkın milli dokusunu yozlaştırma ve kimliksizleştirme hedefi büyük tepki çekiyor.”

Akit’in homofobik nefret siyaseti

Akit, hükümet destekli kurumsal homofobik söylem ve ayrımcı dile aracılık ederken, yetmediğinde muhalefete yönelik karalama kampanyasını doğrudan üretiyor, yayıyor ve teşvik ediyor. Akit’in manipülasyon, dezenformasyon ve provokasyonla harmanladığı cinsiyetçi ve homofobik nefret siyasetinin Mayıs ayı seyrinden başlıklar şöyle sıralandı…

Akit’in homofobik nefret siyaseti için “günün mana ve ehemmiyeti” fark etmediğinden, “Anneliği yok etmeye meyilli LGBT sapkınlığını savunanlara bakın! Samimiyetsiz mesajlar!” başlığı altında ana muhalefet partisine saldırırken çirkefini gene tabii ki LGBTİ+’lara sıçratıyor: “Annelik kavramını yok etmeye meyilli sapkın LGBT fikrini her fırsatta savunan CHP’liler, bugün ‘Anneler Günü’ üzerinden samimiyetsiz mesajlar paylaşarak ikiyüzlülük yaptı!..”

Akit’in, CHP İstanbul Milletvekili, Hukukçu Sezgin Tanrıkulu ile İzmir Büyükşehir Belediye Başkanı Tunç Soyer’i hedef alırken tekrarladığı homofobik nefret nakaratları şöyle sıralanıyor: “çürümüş LGBT zihniyeti”, “LGBT seviciler”, “skandal”, “annelik kavramını ayaklar altına alan LGBT”, “sapkınlara belediyede destek”

Akit’in nefret siyasetine “günah” yetmiyor, CHP'li Veli Ağbaba ile Halk Tv sunucusu Ayşenur Arslan’ı hedef alırken bütün homofobik nefret söylemlerini istiyor: “Bir cehl-i mürekkep daha! 'Eşcinsellik neredeyse günah ilan edildi'… eşcinsel sapkınlık… dinimiz İslam'ın lanetleyerek yasaklığı eşcinsel sapkınlar…”

Akit’in homofobik nefret siyasetine bahane bu kez de, CHP’li siyasetçilerin Boğaziçi Köprüsüne astıkları, “128 milyar dolar nerede?” pankartı oldu: “LGBTİ eyleminde TOMA'ya tırmanan Mahmut Tanal”

Akit’in, muhalefet karalama bahaneli homofobik nefret nakaratı İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu olmadan eksik kalır: “İBB’de LGBTİ eğitimi için ‘zorunlu’ ders zili çalıyor!”

LGBTİ+’ların varlığını ve kent hakkını inkâr eden ayrımcı muhafazakâr siyasetin temsilcisi AKP’li meclis üyelerinin cinsiyetçi, homofobik ve transfobik nefret söylemleriyle, toplumsal cinsiyet eşitliğine karşı CHP’li belediye meclislerinde sürdürdükleri muhalefete aracılık eden Akit, İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), Aile, Çalışma ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı’nın “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Ulusal Eylem Planı’na katkı” amacıyla düzenlediği eğitimleri cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemiyle dezenforme etmeye devam ediyor. Belediye personeline yönelik “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği” dersleriyle ilgili Zekeriya Say imzalı Akit yayını: “Ekrem’in LGBTİ aşkı yeniden depreşti… Sapkınlık peşinde… LGBTİ sapkınlığına kurumsal düzeyde resmiyet kazandırmak… LGBTİ sevicileri… Eşcinsel nikâh kıyabilir…”

Akit’in, İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’na yönelik bir diğer nefret siyaseti yayını gene Zekeriya Say imzasılı: “Ekrem: LGBTİ’lilerin arkasındayız…” İBB Başkanı’nın, “Kurum olarak her vatandaşın yanında olduğumuz gibi LGBTİ+’ların da yanındayız.” şeklindeki eşitlikçi sözlerini, “Seçimden önce türbe türbe dolaşarak takiyyenin dibine vuran CHP’li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu’nun, eşcinsel sapkınlara yönelik desteği sürüyor…” söylemiyle aktaran Akit, cinsiyetçi ve homofobik nefret nakaratlarını saydırmaya devam ediyor: “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği zırvası… İmamoğlu, İBB olarak LGBTİ’lerin yanında olduklarını itiraf etti… İmamoğlu’ndan, eşcinsel sapkınlara yönelik skandal bir itiraf… “sapkınların yanındayız”… sözde kadın örgütleri… LGBTİ sapkınların hakları… LGBTİ sevicisi İBB Sosyal Politikalar Koordinatörü…  Sapkınlığı meşrulaştırıyor… LGBTİ sapkınlığına resmiyet kazandırmak…”

Akit’in muhalefet bahaneli homofobik nefret siyaset yayını Yavuz Selim imzasıyla devam ediyor: “Sanki Bizans belediyeleri… Yerel seçimlerde İstanbul’un ilçe yönetimlerini ele geçiren CHP’li 9 belediye… İstanbul’da yerel yönetim koltuklarına çöreklenen CHP… Eşcinselleri unutmuyorlar… CHP’li belediyeler, eşcinsel sapkınların “Onur Haftası” adı altındaki etkinliklerini kutlama yarışı… Büyükşehir, il ve ilçe belediyeleri üzerinden sapkınlığı meşrulaştırma girişimi… LGBT’li sapkınların fotoğrafını paylaşıp destek mesajları…”

Akit’in kültür-sanat ve medyada nefret siyaseti

Akit, kültür-sanat ve medya alanında cinsiyetçi ve homofobik sansür savunuculuğuna devam ederken, ayrımcı uygulamalar ile homofobik nefret siyasetine de aracılık ediyor.

“RTÜK ceza kesti mahkeme bozdu: Eşcinsellik ahlaksızlık değildir! eşcinsel sahnesi… Eşcinsel rezalet… eşcinsel iki kadın arasındaki sapkın ilişki… eşcinsel ahlaksızlığın yer aldığı yayın… Sapkınlık Ankara İdare Mahkemesi'nden destek buldu!”

“LEGO’dan eşcinsel oyuncaklar… Daha önce ‘ilkokullara sızma kılavuzu’ ile eşcinsel sapkınlarca hedef alınan çocuklarımız, şimdi de LGBTİ temalı oyuncaklarla tehdit ediyor…”

Zekeriya Say imzalı Akit’in homofobik nefret yayını, “eşcinselliğin paçavrasını temsil eden gökkuşağı renkleri” ile “LGBTİ+ topluluğu için dayanışma sembolü olan gökkuşağı bayrağı” arasında dalgalanan nefret nakaratları şöyle sıralanıyor: “sapkın homoların Onur Ayı… Çocuklarımızı hedef alıyorlar… eşcinselliğin paçavrasını temsil eden gökkuşağı renkleri… masum çocuklara yönelik sinsi tuzağı… sapkınların normal insanlar olduğu düşüncesi… Sapkınlara verilmiş bir selam… LGBTQIA+ adlı sapkın oluşumun üyesi… “kapsayıcılık” zırvası… sapkın tasarımcı…”

Akit yazarlarından homofobik nefret “köşe”leri

Nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik etmede iktidarın “yaygın medya organı” halini almış olan Akit’in köşe yazarı, aynı zamanda Yeni Akit Gazetesi Yazı İşleri Müdürü Ali Karahasanoğlu, İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu karalamasına Mayıs ayında da devam ederken, bezdirici tekrarlarıyla sündürdükçe sündürdüğü köşe yazılarında muhalefet karalama bahaneli homofobik nefret nakarat sazını çalmalara doyamıyor.

Bir Akit klasiği olarak muhalefet karalama bahaneli homofobik nefret nakaratı: “Ekrem İmamoğlu, Türk toplumunu eşcinsel evliliğe hazırlarken.. Kemal Kılıçdaroğlu da, Türk toplumunu CHP+İP+HDP ittifakına hazırlıyor..”

İstanbul Sözleşmesi’ne karşı kadrolu dezenformasyon korosunun cinsiyetçi ve homofobik nefret nakaratçılarından Akit’in psikiyatr “köşe” yazarı Sefa Saygılı’ya, İstanbul Sözleşmesi’nin feshi yetmiyor.

Daha önce de, “insanlığın LGBT’lilere değil sağlıklı bireylere ihtiyacı vardır… bizlere ve bütün sağduyulu insanlara, kurum ve kuruluşlara düşen görev arızalı tiplerin değil sağlıklı insanların yaygınlaşmasını sağlamaktır” buyuran Akit yazarı saydırmaya devam ediyor: “kadın hakları, eşitlik gibi masum talepler… sınırsız cinsel özgürlük, eşcinsel hakları ve sonucunda erkek düşmanlığına varan istekler…” 

Akit’in Ankara temsilcisi ve yazarı Hacı Yakışıklı, 17 Mayıs Uluslararası Homofobi Karşıtı Gün tarihli köşe yazısında, “Mehmetçik’e karşılar, İsrail’e sessizler ve içimizdeler” başlığı altında gene “LGBT” ve “iç düşman”a bağlıyor: “Lezbiyen, gay, biseksüel, transeksüel ve daha birçok “aileyi ve toplumu ifsad eden” gruplar”

Her gün ama her gün “köşe” dolduran Akit yazarlarından Abdurrahman Dilipak, cinsiyetçi ve homofobik nefret söylemini komployla harmanlarken, hep aynı nakaratla araya LGBTİ+’ları da kattığı yazılarına Mayıs ayında da devam etti. Dilipak, Mayıs ayının açılışını, “Mayıs ayının rutin gündeminde birtakım uluslararası komik günleri” sayarak yapıyor: “17 Mayıs Uluslararası Homofobi Karşıtı, LGBTQI+’a saygı Günü…”

LGBTİ+ yurttaşların anayasal haklarını kullanmak istemelerinden ne anladığını, “Evet insanlar azar oldu, bu iş azar azar oldu! Bu işler olurken, azarlayan olmadı” sözleriyle anlatan Akit yazarı Dilipak, insan haklarını tanımayan, ayrımcı, cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret nakaratlarından komployla karışık köşelerini doldururken suçunu biliyor: “LGBT+’a karşı ayırımcılık yaparak toplumda nefrete sebeb olduğum için”

Cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret nakaratlarıyla “köşe”leri dolduran Akit yazarlarının Mayıs ayı manipülasyon muhabbetlerinin tamamına buradan bakılabilir.

Muhafazakâr iktidarın mainstream’i…

Nefret söylemi üretme, yayma ve teşvik etmede iktidarın “yaygın medya organı” halini almış olan Akit’in aylık nefret söylemi listesi, LGBTİ+’lara (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks) yönelik ayrımcı dil, cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemleri içeren “haber” ve “köşe” yazılarının takibi ve kaydından oluşuyor.

Nefret söylemini doğrudan üreten, yayan, okurlarıyla takipçilerini teşvik eden muhafazakâr medya organlarından Akit, iktidarın yaygın medya organı olmasından kaynaklı rahatlıkla ayrımcı dil ve nefrette sınır tanımıyor.

En son savcılığın, “ifade özgürlüğü” bahanesiyle, LGBTİ+’lara yönelik nefretini görmezden gelmesinin getirdiği güvence ve iktidara yakınlığın sağladığı ayrıcalık ile homofobik hoyratlığını iyice arttıran Akit, LGBTİ+’ların hak ve eşitlik mücadelesini hedef gösteren, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığını meşrulaştıran Devlet kaynaklı kurumsal homofobik nefret söyleminin de ayyuka çıkmasıyla “köşe” yazıları ve “haber” adı altında hazırladığı nefret bültenleriyle yayına devam ediyor.



Etiketler: insan hakları, medya
nefret