13/06/2022 | Yazar: Ali Erol
AKP MKYK Üyesi, 20 yıldır 1 Mayıs’a katılan LGBTİ+’lara söylüyor: “Mahlukat bunlar. Kur'an'ın lanetledikleri, millet-vatan düşmanları”
Homofobik ve Transfobik Nefret Söyleminin Mayıs Ayı İnternet Seyrine sosyal medya ve internet ortamlarına yansımış ayrımcı nefret ifadeleri ile doğrudan üreten, yayan ve teşvik eden medya organlarından LGBTİ+’lara yönelik cinsiyetçi, transfobik ve homofobik nefret söylemlerini derledik.
Medya çalışmaları kapsamında sosyal medya mecrası ile internet medyasını izleyen Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların takibini yaparak kaydını tutuyor. Cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ (Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans, İnterseks) varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, nefret söylemi üreten, yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren ifadeler içeren haber ve yorumları aylık dosyalarla raporluyor.
İçişleri Bakanı: “LGBT dahil sapkınlıklar”
LGBTİ+ toplumunu sistematik olarak hedef alan İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, “LGBT”yi “uyuşturucu” ve “terör” ile birlikte telaffuz etmeyi mayıs ayında da ihmal etmedi!
Bakan Soylu, İstanbul Esenyurt Yeşilay Danışmanlık Merkezinin açılış töreninde “uyuşturucu, sanal kumar, sanal bahis, alkol ve sigara” üzerine konuşurken “sapkınlık” söylemiyle sarf ettiği sözlerini gene “LGBT”ye bağladı.
“Bazen silahlarıyla bazen uyuşturucusuyla koyuyor, bazen eline geçirdiği Doğu'nun zenginlikleriyle beraber koyuyor, bazen alkolle beraber... Bazen şimdi ortaya koyduğu gibi Doğu'yu müflis etmek, kötü alışkanlıklarını Doğu'ya bulaştırmak için LGBT dahil sapkınlıklarla beraber koyuyor. Bu kadar net. Eğer bu perspektiften bakarsak nasıl pozisyon alacağımız ve nasıl mücadele edeceğimiz ve dünyaya da nasıl katkı sağlayabileceğimiz apaçık ortadadır.”
İçişleri Bakanı Soylu’nun, “LGBT dahil sapkınlıklar” sözünü sarf ettiği konuşmasını, DHA, “uyuşturucu”yu öne çıkararak aktarırken; Anadolu Ajansı (AA) ise “gönüllü geri dönen sığınmacı”lar başlığı altında servis etti.
AKP MKYK Üyesine göre 1 Mayıs’a katılan LGBTİ+’lar: “Mahlukat bunlar. Kur'an'ın lanetledikleri, millet-vatan düşmanları”
“Peki Ya Eşcinsel İşçiler?” bildirileri, “zorunlu heteroseksüellik insanlık suçudur” dövizi ve gökkuşağı bayraklarıyla Kaos GL’nin ilk kez “eşcinsel” pankartıyla katıldığı 2001’in 1 Mayıs’ı (1, 2, 3, 4, 5) çok gerilerde kaldı, artık “eşcinsellerin 1 mayısta işi ne?” soru değil itirazlar geride kaldı sanıyorduk ama 2016’dan bu yana yükselerek toplumu kuşatan yasak ve baskıların yarattığı siyasal atmosferin sonucunda LGBTİ+’lar aynı soru değil itiraza yeniden maruz kaldılar.
1 Mayıs 2001’den 1 Mayıs 2015’e ‘LGBTİ hakları sendikal haklardır’ diyerek 1 Mayıs Emek ve Dayanışma Gününde LGBTİ+’ların alanlara çıktığı il ve ilçeler 25’i bulurken, gerisin geri en son 1 Mayıs’ta yeniden gündeme gelen “eşcinsellerin 1 mayısta işi ne?” soru değil homofoik itirazlar beraberinde ayrımcı dil ve nefret söylemlerini de getirdi.
İstanbul 1 Mayısına çağrı yapan hazırlık videosu ve “Rujunu da sürüştür, 1 Mayıs'a çık kırıştır lubunya!” paylaşımı altında, twitter hesaplarından “alay etme, komik bulma, karikatürize etme ve ciddiye almama” yaklaşımlarının yanı sıra doğrudan Emniyet, Cumhurbaşkanlığı, İçişleri Bakanlığı ile birlikte Savunma Bakanlığı’na ihbar etiketli “tepki”ler geldi.
Sıfır takipçisi olan bir twitter hesabı, İstanbul LGBTİ+ Onur Haftası hesabından yapılan 1 Mayıs çağrısına, “İşçilerin haklı bayramını çarpıtmanın hazırlıkları” karşılığı verirken, ifadesinin sonuna “gülümseme” emojisi eklemeyi de ihmal etmedi. Gene sıfır takipçili bir twitter hesabı da, Kaos GL’nin ““LGBTİ+'ların 1 Mayıs'ta işi ne” diye soranlara, LGBTİ+’lar alanlardan bildiriyor!” haber serisindeki “cevap”lardan anladığı, “Defolun giddin bu ülkeden” oldu.
“İşçi Bayramı’nın cinsiyetle ne alakası var?” sorusu soran, cevabı beklemeden, “her eylemi radikallikle kendi menfaatinize kullanmanız ruh hastası olduğunuzun göstergesidir” yargısına varan bir başka twitter hesabını, “lan siz ne alaka”, “Emekçiler gününün içine etmek için çalışmalar başlamış”, “Arkadas isci bayramini bari rahat birakin ya” paylaşımları takip ederken, nihayet bir twitter kullanıcısı, “Tamam da bunun 1 Mayısın teması ile ne bağlantısı var ki? Varsa da nasıl var?” sorusunu anlamak için soruyor. “LGBT olduğu için işe alınmamak, ayrımcılığa uğramak vb ile alakası var.” Cevabı geliyor ama öğretim görevlisi Aslı Tosuner, gelen cevabı beğenmiyor: “Bu çok doğru ama Lgbt derneklerine bu soruna dair slogan, video, pankart göremiyoruz. Neredeyse tüm hareket birkaç quir bireyin görünürlüğü ve beden performansına indirgenmiş durumda. Çok yazık” Çalışma hayatında ayrımcılığa dikkat çeken twitter kullanıcısı da zaten Aslı Tosuner’e katıldığını ekliyor: “Ha lgbt dernekleri bomboş zaten. Hepsi meclise/avrupa birliğine/homofobiklere vb yaranmaya çalışıyor”
İstanbul 1 Mayısında LGBTİ+ların alana girişinde polisten maruz kaldıkları hukuksuz ve ayrımcı yaklaşımı Ekşisözlük’e “polisin lgbti'lilere gülmesi” başlığı ile taşındı ve “haklı bir gülüştür. 1 mayıs işçi ve emekçi bayraminda lgbti slogani ne alaka amk? bu lgbtliler herhangi bir toplumsal olayda veya herhangi bir eylemde kendileriyle ilgisi olmasa bile orads olmazlarsa ölecekler, öyle bir hastalik..” entry’si ile karşılandı.
Ardından, Ekşisözlük’te “lgbti'nin her eylemde ne işi var diyen mal” başlığı altında şu cevap girildi: “twitter yine bugün bu mallarla doluydu. üstelik kendine muhalif diyen, güya insan hakları savunucusu tipler. zaten islamcısı direk öldürmek derdinde. yok sabote ediyorlarmış, yok haklıyken haksız duruma düşürtüyorlarmış, yok gezi'yi de mahveden lgbti'lermiş. tam anlamıyla, kusursuz bir kabullenilememiş homofobiklik. lgbti bir dernek kuruluş ismi değil sayın mal. bu insanlar seninle aynı hayatı yaşayan senden farkı olmayan insanlar. sadece "kendi seçimleri olmayan" cinsel yönelimleri farklı. bir insana ten rengi sebebiyle ırkçılık yapamayacağın gibi, cinsel yönelimi farklı bir bireye homofobiklik yapamazsın. ikisi de aynı suç. ayrıca eylem demek direniş demek zaten lgbti demek. bu insanlar her zaman her yerde ezilen tarafın yanında olmuşlardır. tüm dünyada öyle. işçi bayramında ne işi var diyorsun, ulan ülkenin istihdam konusunda en handikaplı kesimi lgbti bireyler, iş bulamıyorlar, işte mobbinge uğruyorlar, tacize uğruyorlar, işimden olurum diye cinsel yönelimini gizlemek zorunda kalıyorlar. sen partnerinle dilediğin gibi kimseden gizli saklı olmadan bir ilişki yaşayabiliyorsun. bu ülke lgbti vatandaşlarına koca bir hayat borçlu. bu gerçeği unutmayın homofobiklik yapmadan önce. yerden göğe kadar haklılar her eylemde, her yerde olmak konusunda.”
DHA’nın, “Maltepe'de 1 Mayıs miting alanı girişinde gerginlik… 1 Mayıs İşçi Bayramı'nın kutlanacağı Maltepe miting alanına girmek isteyen LGBTİ+ üyeleri ile polis arasında gerginlik yaşandı” servisini, Ensonhaber ve Sondakika internet siteleriyle birlikte Duvar da geldiği gibi geçti.
Yeni şafak, DHA’nın servisine, “LGBT sapkınları polise zor anlar yaşattı: Maltepe'de 1 Mayıs miting alanı girişinde gerginlik” başlığı eklerken, Ortadoğu Haber twitter hesabı “LGBTİ sapkınları polise zorluk çıkardı”, Haber7 ise “LGBT sapkınlarından polise hadsiz çıkış!” paylaşımlarıyla aktardı.
İstanbul 1 Mayısına katılan LGBTİ+’ların “Patronsuz Pezevenksiz Bir Dünya Mümkün!” pankartı, “kamu düzenini bozduğu” gerekçesiyle polis engellemeye çalışırken, “AK Parti MKYK Üyesi, Avukat” Mücahit Birinci, twitter hesabından, polisin 1 Mayıs alanında LGBTİ+’lara yönelik engelleme girişimlerini gösteren bir videoyu, “Emniyet güçlerimize Allah sabır versin. Bir bu cinsiyetsiz derneklerin sapkın tipleri ile uğraşmadıkları kalmıştı. Mahlukat bunlar. Kur'an'ın lanetledikleri, millet-vatan düşmanları...” söylemiyle paylaştı.
LGBTİ+’lara karşı homofobik nefret siyaseti
LGBTİ+’lara karşı homofobik nefret siyasetini sahiplenen hükümet yanlısı muhafazakâr medya homofobik nefret söyleminin hem aracısı hem yeniden ve doğrudan üreticisi olmayı mayıs ayında da sürdürdü. Kamu temsilcilerinin ayrımcılık yasağı ve eşitlik ilkesini gözetmeyip LGBTİ+ yurttaşlara yönelik ayrımcı bir dille sarf ettikleri nefret söylemi ile gongo’ların kurumsal ayrımcılık ve nefret suçlarına çağrıya varan eylem ve söylemleri hükümet yanlısı medya aracılığıyla yayılmaya devam etti.
LGBTİ+ toplumu ve kurumlarını düşmanlaştıran, manipülasyon, dezenformasyon ve provokasyonlarıyla hak savunucularına, LGBTİ+’lara ve örgütlerine saldıran, nefret söylemini doğrudan üreten, yayan, okurlarıyla takipçilerini teşvik eden hükümet yanlısı ve muhafazakâr medyanın homofobik nefret siyaseti mayıs ayı boyunca şöyle seyretti…
CHP’nin “cinsel yönelim yasayla dezavantaj olmaktan çıkarılacak” billboardları hükümet yanlısı medyanın homofobik nefret söylemiyle karalandığı kervana Mayıs ayında AKP MKYK Üyesi Metin Külünk de katıldı. Anayasal güvenceyle kurulmuş LGBTİ+ kurumlarına karşı “nefret kokteyli”ni “terör kokteyli”yle kararak servis eden siyaseti sürdüren AKP’li Külünk, sosyal medya hesaplarından CHP’ye yönelik muhalefet adı altında homofobik nefret söylemi üretti ve yaydı.
Millet İttifakı bileşenlerine karşı muhalefet adı altında homofobik nefret siyaseti üreten AKP’li Metin Külünk, “KÜRESEL ÖLÇEKTE LBGT ülkemizde kendine bileşen olarak CHP HDP PKK FETÖ adresleri seçilmiş görülüyor” karalaması altında “akıllı olun” ayarı çekti.
Sistematik homofobik nefret söylemi saçan ve kurumsal ayrımcılıkla nefret suçuna çağrı yapan Yeniden Refah Partisi Genel Başkanı Fatih Erbakan’ın geleneksel nefret nakaratlarını tekrar ettiği kampanyasına mikrofon tutup aracı olan yayın organı Mayıs ayında Haber Global kanalı ve Buket Aydın oldu. Erbakan’ın, “LGBTİ ahlaksızlıktır” nefret söylemine aracılık (1, 2, 3) eden Haber Global ve Buket Aydın, LGBTİ+’ların en temel anayasal ifade ve örgütlenme haklarına karşı kurumsal ayrımcılık ve nefret suçu çağrısında bulunan nefret siyasetine sessiz kaldı: “LGBT dernekleri olmalı mı denildiğinde ben olmamalı demiştim, bu bir ahlaksızlıktır. Bunun derneğinin kurulması, propagandasının yapılması uygun bir davranış değil. Toplumun önüne çıkartılıp normal gibi gösterilmesi bizim açımızdan uygun değil.”
“Fatih Erbakan LGBTİ+’ları hedef aldı” başlığı atan Tele1, devam etti: “Yeniden Refah Partisi Lideri Fatih Erbakan, LGBTİ+’ları hedef alarak, ‘ahlaksızlıkla’ suçladı. Erbakan, LGBTİ+’ların dernek kurmasına karşı çıktığını belirterek, “Toplumun önüne çıkartılıp normalmiş gibi lanse edilmesi doğru değil” dedi.”
Trabzon AKP Ortahisar İlçe Başkanı Selahaddin Çebi, “Teknofest gençliği”ne değinirken arada “LGBT+ bireyler hakkında” da açıklamalarda bulunmuş. Trabzon yerel basını, AKP İlçe Başkanı Çebi’nin homofobik nefret siyasetini, “AK Parti Ortahisar'dan LGBT Tepkisi!” (1, 2, 3, 4), “Gençlik Geleceğimizin Gerçek Sahibidir”, “Lût Kavminin çağdaşları, sapık dostu Freud’un torunları” (1, 2) ve “Çağdaş Lut kavmi sapkınlığına izin vermeyeceğiz” manşetleriyle servis etti.
Trabzon AKP Ortahisar İlçe Başkanı, “LGBT’li bireylerin Batı medeniyetin bir oyunu olduğunu” savunmuş, “Dinen, ahlaken, mantıken son derece zararlı bir tutumu hoş görmek mümkün değildir” buyurmuş.
Ortahisarlı gençlerin çay içerek dinlediği Çebi, nefret söylemlerini sallamak nasıl olsa bedava diye saydırdıkça saydırıyor: ““Lût Kavminin çağdaşları, sapık dostu Freud’un torunları, küresel ahlaksızların çocukları, sapkınlığın bayraktarlığını yapan LGBT+ ve benzeri ahlaksızlar… LGBT+ ve benzeri oluşumlar sapkınlık, ahlaksızlık, pervasızlık, her şeyden önce fıtrata aykırılık hareketi, yaratılmışların en şereflisi insan neslini yok etmeye adamış ölümcül parazit, hastalıklı ruh hali, Lût Kavminin devamı, Haçlı zihniyetinin hançeri, zehridir. Batı medeniyetinin yeni kontrol yöntemi, aynı zamanda yurdumuzu işgal altına alma girişimi… Namussuzluk vebası… en iğrenç, en şeni, en çok lânete lâyık olarak görülen durumlar… iğrenç günahlar… terbiyesizlik, ahlaksızlık…
CHP Gençlik Kolları Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu, “Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonu olarak ilk toplantımızı gerçekleştirdik. Gerçekleştirilen toplantıda yapacağımız çalışmalar için fikir alışverişinde bulunduk. Haklarımız ve yaşamlarımız için omuz omuza mücadeleye!” çıkışını, AHaber, “CHP’den Cinsiyet Eşitliği Komisyonu: LGBT’liler memnun oldu!” paylaşımıyla karşılarken, Abdurrahman Dilipak, Akit’in haberini twitter hesabından “Herkes kendine yakışana yapar. Hemen hemen her partide bunlar var. Ve özgül ağırlığı yüksek bir lobi bu.” ifadesiyle paylaştı. Yeni Şafak ile Ulusal Kanal haberleri ortaklaşırken, Takvim, CHP Gençlik Kolları Toplumsal Cinsiyet Eşitliği Komisyonunu “sapkınlığı meşrulaştırma” nefret nakaratıyla sundu.
Batman Petrol Spor'un şampiyonluğu vesilesiyle düzenlenen Hande Yener konseri HÜDAPAR’ın yayın organlarınca hedef gösterilirken Kaos GL Derneğine yönelik nefret de ihmal edilmedi: “Peki, kimdi bu şarkıcı? Hande Yener, "Kaos GL" isimli sapkın gurubun düzenlediği "Türkiye’nin gay ikonu" anketinin açık ara birincisi olmuştu. Yener de bu durumu, verdiği bir röportajda memnuniyetle kabullenmiş ve sahiplenmişti. "Kendimi çok iyi hissediyorum enerjim artıyor. Böyle bir kitlenin beni bu kadar özel hissettirmesi aramızdaki bağı güçlendiriyor." diyerek cinsel sapkınları sahiplenen bu şarkıcı, valilik ve belediye organizasyonuyla Batman'a getirilmişti. Hande Yener isimli şarkıcı, çok defa sapkın grupların etkinlikleri için de destek mesajları vermişti.”
“"Kaos GL" isimli sapkın gurup” söylemini tekrar eden İLKHA’nın nefret bülteni ayrıca DoğruHaber, Hür24, MidyatDoğuş ve Tesettür Seferberliği Platformu (TeSSeP) tarafından payaşıldı. HÜDA PAR Batman İl Başkanı Davut Şahin, devam ediyor: “Sapık yapılar… Sapık yapılardan eşcinsel örgütü Kaos GL… Mide bulandırıcı sapık yapılara destek olmuş bayan şarkıcı…”
Aydınlık, Ankara Tabip Odası (ATO) LGBTİQ+ Çalışma Grubunun, aralarında Kaos GL’nin de bulunduğu LGBTİ+ kurumlarıyla ortaklaşa yürüttüğü etkinlikler üzerinden homofobik nefret söylemine aracılık etmeye devam ediyor: “Batı’dan pompalanan eşcinsellik kültürü ve İstanbul Sözleşmesi tartışmalarıyla birleştirdiğinizde… toplumu çürütme projesi… mültecilerle eşcinsellerin birlikte ele alınması da etik değil…”
Kaos GL Derneği’nin Medya İzleme Raporu’na göre, sistematik karalama ve nefret kampanyalarıyla LGBTİ+’ları ve LGBTİ+ örgütlerini hedef haline getiren hükümet yanlısı muhafazakâr medya organlarından olan Milat isimli organın İstanbul’da faaliyet gösteren sivil toplum örgütlerinden Tarlabaşı Toplum Merkezi’ne yönelik 2021 Haziran ayında başlattığı nefret kampanyası Mayıs ayındaki “kapatma davası” sürecinde de devam etti.
Milat Gazetesi muhabiri Özlem Doğan'ın dava öncesi sosyal medyadaki nefret ve linç çağrısı sonuçsuz kaldığı gibi, salona da giremeyince “salon kapısında bağırarak kavga çıkardığı, güvenlik görevlilerinin üzerine yürüdüğü” kayda geçti. Kendisine Akittv ile İHA’nın mikrofon tuttuğu Milat muhabiri, manipülasyon ve dezenformasyonla harmanladığı nefret söylemlerini saçmaya devam etti: “bu çukur merkez lgbtye Hizmet etmektedir.”
“AK Parti MKYK Üyesi, Avukat” Mücahit Birinci, twitter hesabından, “Tarlabaşı Toplum Merkezi cinsiyetsizliği amaç edinmiş bir dernektir. Hukuka aykırı faaliyet gütmektedir. Kapatılması aziz milletimizin menfaatinedir. Dolayısıyla kapatma davasında kardeşlerimize destek veriyoruz.” paylaşımı yaptı.
Tarlabaşı Toplum Merkezi (TTM) Derneğini hedef gösteren Milat muhabirinin, dava esnasında twitter hesabından “Bizim birimiz, onların yüz kişisine bedel.”, “Bu beş inançlı dava insanının varlığı (fotoğrafta olmayan dört kişi dahil) barikatın öbür tarafındaki Tarlabaşı Toplum Merkezinin çer çöplerini tir tir titretti.”, “Alışın, her yerde karşınıza çıkacağız.” gibi paylaşımlar yaptığı görüldü.
Sendikal gongo her ay güller gibi açıyor, sistematik nefret söylemi saçıyor
Tek sendikal faaliyeti “sapkın” söylemiyle LGBTİ+ derneklerine karşı nefret kampanyası yürütmek olan sendikal gongolardan Mil-Diyanet Sen Genel Başkanı Celaleddin Gül, Mayıs ayında da nefretine bahane hedef bulmakta zorluk çekmedi: “LGBT etkinliklerini çağrıştıran ve neye hizmet ettiği belli olmayan "Color Fest" etkinliğine ev sahipliği yapan Fırat Üniversitesi yetkililerine sesleniyorum: Başınız göğe erdi mi? Oldu olacak bir de LGBT "Onur Yürüyüşü' düzenleyin...”
Sendikal gongo Mil-Diyanet Sen’in genel başkanının Mayıs ayında açtığı güllerle saçtığı homofobik nefret söylemleri şöyle devam etti: “LGBT derneklerini FONLAYAN Kavala hapiste; Peki FONLANAN dernekler???”, “LGBT'liden milli olmaz”, “Sendika olarak LGBT faaliyetlerinin yasaklanması için mücadelemize devam edeceğiz”, “LGBT'liler 1 Mayıs mitinginde polisimizi tartaklıyor”, “LGBT'lilerin Onur(suz) Yürüyüşünden rahatsız olmayıp, genç hafızlarımızın şerefli yürüyüşünden rahatsız olanlar tedaviye muhtaç ruh hastalarıdır.”, “Urfa'dan ses yükselttiler: LGBT dernekleri kapanana kadar mücadele edeceğiz!”, “LGBT dernekleri mutlaka kapatılmalı ve tüm faaliyetleri (1, 2, 3) yasaklanmalıdır”
Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Bilgin’in üye sayısı az olan sendikalara yönelik kullandığı “merdiven altı sendikalar” ifadesiyle sendikal gongo Mil Diyanet-Sen Genel Başkanı Celaleddin Gül’ü “üzdü”ğünü Akit’ten “haber” almıştık: “STK’ların ‘Merdiven Altı ve Merdiven Üstü’ şeklinde iki kategoriye ayrılması sendika üyelerini üzmüştür. Bu ifadelerle, aileyi ve gençliği ifsat eden LGBT derneklerine reva görülmeyen ‘Merdiven Altı’ ifadesinin ülkemize ve çalışanlarına en güzel hizmetleri sunmaya çalışan sendikalara reva görüldüğü gibi bir izlenim oluşuyor. Bu da üyelerimizi üzüyor. Birçok sendika adeta merdiven altında gayri resmi, illegal iş yapanlar ile bir tutulmuş oldu. Bu düşünceye göre eşcinsel LGBT dernekleri maalesef ‘Merdiven Üstü’ kategorisinde yer almıştır. Sayın Bakan ‘Merdiven Altı’ olarak görse de; LGBT derneklerine karşı en ciddi mücadeleyi veren ve bu derneklerin kapatılması için İçişleri Bakanlığı’na birçok dilekçe verdik.”
Mayıs ayının homofobik nefret “köşe”leri
Homofobik nefret söylemiyle bendini aşıp “köşe”lerine sığmayan, LGBTİ+’ları düşmanlaştırarak hedef gösteren gazete yazılarını okumaya devam ediyoruz…
LGBTİ+ toplumuna, kurumlarına ve kişilere karşı cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, doğrudan üreten, yayan ve teşvik eden muhafazakâr ve hükümet yanlısı medya organlarından köşe yazılarını Mayıs ayı boyunca Yeni Şafak, Diriliş Postası, Aydınlık, Star, Türkiye Gazetesi ve Yeni Akit yazarlarından derledik:
“Yeni Şafak yazarı esas oğlanın her zaman “Türk, Sünni, Müslüman ve Heteroseksüel” olduğunu güya bilmezden gelmenin rahatlığıyla saydırıyor”, “Diriliş Postası yazarı kadını koruyan kanun olmasın istiyor, gerekçesi de feminist ve LGBTİ+’ların o kanunları savunması”, “Aydınlık’ın kadın yazarı kadınların toplumsal cinsiyet eşitliğine karşı”, “Star yazarı homofobik nefret söylemine “inanç ve ahlak” serbestisi istiyor”, “Türkiye Gazetesi yazarının sosyal medyaya sansür bahanesi “LGBT””, “Akit köşelerinden saçılan seksist ve homofobik nefret nakaratlarının seçime kadar değişmeyeceği anlaşıldı”
Akit’in homofobik nefret siyasetinin Mayıs seyri
Akit, mayıs ayı boyunca yürüttüğü nefret siyasetiyle, LGBTİ+’ları ve toplumsal cinsiyet eşitliğini hedef alırken, “haber” adı altında kurumsal ayrımcılık ve nefret suçu çağrısı yapmakla yetinmedi, LGBTİ+’ların en temel haklarını doğrudan hedef alan “sapkınlar” söylemine aracılık etti.
Akit, cinsel yönelim ve cinsiyet kimliği ayrımcılığına bahane, LGBTİ+’ların varoluşunu ve eşit haklarını tanımayan nefret siyasetinin nakaratlarını, mayıs ayı boyunca, “haber” adı altında şöyle sıraladı: “LGBT’li sapkınlar”, “ibnelik”, “eşcinsel sapkınlık”, “eşcinsel sapkınlar”, “LGBT sapkınlığı”, “fahişe, travesti, gender”, “eşcinsel sapkın erkekler arasındaki cinsel ilişki”, “sapkın homolar”, “sapkın dernekler”, “sapkın LGBT dernekleri”, “eşcinsellik propagandası”, “sapkın yaşam tarzı”, “eşcinsel ilişkileri meşrulaştırma”, “eşcinsel yaşam tarzını kamuoyu önünde yaşamak”, “sapkınlığı meşrulaştıran medya”, “sapkın ilişkilerini kamuoyu önünde yaşayan”, “sapkınlara yönelik çalışmalar”, “‘Onursuz’ yürüyüş”, “sapkın LGBT onur yürüyüşü”, “sapkınlar tarafından düzenlenen yürüyüşler”, “LGBT gibi sapkınların ramazan ayında yürüyüş yapması”, “skandal LGBT hamlesi”, “LGBT seviciler”, “ahlaksızlık”, “sapkına nikâh önerisi”, “rezillik”, “Batı’nın dayattığı LGBT sapkınlığı”, “Batı kaynaklı LGBT sapkınlığı”, “LGBT ideolojisi”, “ahlak bozan sapkın propagandalar”, “travesti zırvaladı”, “eşcinselliği güzelledi”, “ahlak dışı yaşam tarzı”, “rezil çıkış: gay rolü”,”ahlak dışı rol model”, “eşcinsel rolü”, “fuhuş hastalığı”, “fıtrat düşmanlığı”, “seksomanyak”, “toplumsal cinsiyet rezaleti”
Cinsiyetçi ve homofobik dezenformasyona ortak olan, doğrudan üreten ve yayan Akit’in aylık nefret söylemi Mayıs listesi, “Akit, LGBTİ+ kişi ve kurumları doğrudan hedef gösteriyor”, “Akit’in homofobik nefret siyaseti Mayıs ayı seyri”, “Akit’in kültür-sanat ve medyada nefret siyaseti” ve son olarak “Akit yazarlarından Mayıs ayı homofobik nefret köşeleri” başlıklarından oluşuyor.
Kaos GL’den aylık nefret söylemi takibi
Kaos GL, sosyal medya ortamları ile internet yayıncılığında cinsel yönelim, cinsiyet kimliği ve cinsiyet ifadesi ile LGBTİ+ varoluşlara yönelik ayrımcı yaklaşım, homofobik ve transfobik söylem içeren haber ve gelişmeleri takibe alıyor.
Böylece Kaos GL, internet yayıncılığında dikkat çeken, sosyal medya ortamlarında öne çıkan Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) odaklı homofobik ve transfobik nefret söylemi üreten ve yayan haberler ile mesajların aylık takibini ve irdelemesel kaydını tutuyor.
Ayrımcı, ırkçı, homofobik, transfobik unsurlar taşıyan ifadelere nefret söylemi denilmektedir. Bir gruba ya da o gruba üyeliği nedeniyle bir kişiye yönelik düşmanlıktan kaynaklanan ve o gruba yönelik düşmanlığı gösteren veya cesaretlendiren ifade biçimleridir. Nefret söylemi, nefret suçuna teşvik ya da eşlik edebileceği için, bu iki kavram birbiriyle bağlantılıdır.
Nefret söylemi, Avrupa Konseyi Bakanlar Komitesi tavsiye kararında, “nefret biçimlerini yayan, teşvik eden, savunan ya da haklı gösteren her tür ifade biçimi” olarak tanımlanıyor.
Lezbiyen, Gey, Biseksüel, Trans ve İnterseks (LGBTİ+) terimleri ile tanımlarını, LGBTİ+’lara yönelik ayrımcılık ideolojileri ve anlamlarını, insan hakları ve ayrımcılıkla ilgili terimler ve tanımlarını ve daha fazlasını, Kaos GL Derneğince yayınlanmış “LGBTİ Hakkında Sıkça Sorulan Sorular ve Cevapları” kitapçığında bulabilirsiniz.
Not: Bu dizide, internet ortamı ile sosyal medyadan yapılan alıntıların yazım hatalarına dokunulmuyor; olduğu gibi alınıyor.
Etiketler: medya, nefret suçları
